Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada Kaynarca Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,hazineye ait taşınmaz üzerinde zilyetliğin tespiti istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce, davacı tarafın Hazine arazisi üzerindeki talebinin sadece zilyetliğin korunması kapsamında değerlendirilemeyeceği, davanın bir hak davası niteliğinde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    HGK. nun ........1983 gün 3351/679 ve ........1987 gün 394/876 sayılı kararlarında da aynı görüş benimsenmiştir. Mahkemece, zilyetliğin korunması davası reddedilirken dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde bulunduğu gerekçesine dayanılmıştır. Hazinenin taraf olmadığı herhangi bir iddiasının bulunmadığı, bu tür uyuşmazlıklarda taraflar arasındaki zilyetliğin korunması davasının incelenmesine engel teşkil edecek herhangi bir hukuki düzenleme bulunmamaktadır. Aksi görüşün kabulü halinde sonraki mütecavizin önceki zilyede karşı himayesi yolu benimsenmiş olur ki; böyle bir uygulama ve kabul zilyetlik müessesesiyle sağlanmak istenen huzur ve güven ortamını tahammül edemeyecek şekilde bozar ve özellikle kıyıların korunmasına değil aksine yok edilmesine yol açar....

      Kargı Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; Kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabilir ancak, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur....

      Bunun üzerine icra memuru bir tahliye emri tebliği suretiyle taşınmazın on beş gün içinde tahliye ve teslimini emreder. Tahliye emrinde: Kiralayanın ve kiracının ve varsa mümessillerinin isim, şöhret ve yerleşim yerleri ve mukavele tarihi ve kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair bir itirazı varsa yedi gün içinde daireye müracaatla beyan etmez ve itirazda bulunmaz veya kendiliğinden tahliye etmezse zorla çıkarılacağı yazılır'' düzenlemesi yer almaktadır. Yine İİK'nun 274. maddesinde ''İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle yapılan itiraz tahliye takibini durdurur. 63, 64 ve 65 inci maddeler hükmü tahliye takiplerinde de caridir" düzenlemesi bulunmaktadır. İİK'nun 275. maddesinde ise "İtiraz vukuunda kiralayan icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Terme Asliye ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının satınalma nedeniyle nedeniyle zilyet olduğu taşınmaza, davalının el atmalarının önlenilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğu belirtilerek, zilyetliğin korunması davasının sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi de; dava dilekçesindeki dava değeri miktarının Asliye Hukuk Mahkemesi görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davacı kişisel hakka dayandığına göre uyuşmazlık, yalnızca HUMK’nun 8/11-3. maddesindeki zilyetliğin korunması olarak düşünülemez....

        yönelik tahliye işlemleri başlatıldığını, ihalenin feshi davasında tahliyenin durdurulması imkanı olmadığından icra emrinin iptaline yönelik açacakları davalara esas olmak üzere ve açacakları davalara fırsat verilmesi amacıyla bu davanın sonuna dek tahliye yönünden takibin durdurulmasını talep ettiklerini, şikayetlerinin süresiz olduğunu beyan etmiştir....

        Sayılı dosyası ile dava açıldığını ve derdest olduğunu, bu süreç devam ederken T3 20/07/2017 tarihli yazısı ile taşınmazın 15 gün içerisinde tahliyesinin ihtar edildiğini, müvekkilinin dava konusu taşınmazı 1977 yılından beri fiilen kullandığını ve içerisinde iki ev ve çok sayıda ağaçlardan oluşan muhtesatının bulunduğu, tahliye ve yıkımın gerçekleşmesi durumunda muhtesat ve bedellerin tespitinin mümkün olamayacağı iddiasıyla taşınmazda bulunan muhtesatların ve değerlerinin tespit edilerek belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, TMK'nin 981 ve devamı maddeleri uyarınca salt zilyetliğin korunması hükümlerinden kaynaklı olmayıp tapu tahsis belgesine dayalı bir başka deyişle arkasındaki ayni hak iddiasına dayalı tedbir ve tazminat istemine ilişkindir. Yapılan inceleme sonucunda, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2021 Tarihinde yürürlüğe giren 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı Daireler arası İş Bölümü kararında 1....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık İİK.nun 135/2.maddesinden kaynaklanan tahliye emrinin iptali istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, İİK. 135/2 maddesi uyarınca tahliye emrinin iptali istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 17.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, İİK'nun 135/2.maddesi uyarınca tahliye emrinin iptali istemine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu