Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik vaki el atmanın önlenmesi ve kal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: kal isteminin reddine, el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik vaki el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece kal isteminin reddine, el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....

    El atmanın önlenmesi davası açabilmek için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu dava bir eda davası olup taşınmaza haklı bir sebep olmadan kişi el atmış ya da tecavüz etmiş olmalıdır. Davacı olan mutlaka malın maliki ya da zilyeti konumunda olmalıdır. Müdahalenin men’i davası hukukumuzda geniş bir yere sahiptir. Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür....

    DAVA Davacı vekili; Hazineye ait olan dava konusu taşınmaz üzerine davacı tarafından 7 daireli binanın yapıldığını, bodrum ve dükkan katının haricen davalıya satıldığını ancak satış bedelinin yalnız 5.000,00 TL’sini ödediğini, harici satışın geçersiz olduğunu, davalıya ecrimisil ödemesi ve tahliye etmesi için ihtarname gönderildiğini ancak tahliye etmediğini belirterek el atmanın önlenmesini ve ecrimisil talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili; harici satışın geçersizliğini ileri sürmenin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, satış bedeli iade edilmedikçe el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istenemeyeceğini, satış bedelinden kalan 11.000,00 TL’yi ödemeye hazır olduğunu, ecrimisilin 5 yıllık zamanaşımına tâbi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. III....

      Gerçekten de, davacının mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak el atmanın önlenmesine ve ihtarname ile davalının çekişmeli bağımsız bölümde oturmasına yönelik muvafakatin sona erdiği benimsenerek ecrimisile karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının öteki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ne var ki, davalının iyiniyetli zilyet olarak taşınmaza masraf yaptığı yolundaki savunması üzerinde durulmamıştır. Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(TMK) 994. maddesi; "İyiniyetli zilyet, geri vermeyi isteyen kimseden şey için yapmış olduğu zorunlu ve yararlı giderleri tazmin etmesini isteyebilir ve bu tazminat ödeninceye kadar şeyi geri vermekten kaçınabilir. İyiniyetli zilyet, diğer giderler için tazminat isteyemez. Ancak, şeyin geri verilmesinden önce kendisine bu giderler için bir tazminat önerilmezse, kendisi tarafından o şeyle birleştirilen ve zararsızca ayrılması mümkün bulunan eklemeleri o şeyi geri vermeden önce ayırıp alabilir....

        Taraflar arasındaki zilyet olunan taşınmaza el atmanın önlenmesi ve Hazineye ecrimisil ödendiğinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanunun 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanunun 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asiye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 19.06.2012 günü temyiz eden davacı vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden aleyhine temyiz olunan davalı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

            KARAR : Davanın kısmen kabulü Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili, müvekkiline ait taşınmazın davalı tarafından işgal edildiğini belirterek el atmanın önlenmesini ve ecrimisil talep etmiştir. II....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki dava konusu taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve maddi zararların tazmini davasının, Mahkemece el atmanın önlenmesi talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil ve maddi zararların tahsiline ilişkin davanın da reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 25.01.2011 günü temyiz eden davacı vekili Av. ... ile aleyhine temyiz olunan davalı idare vekilinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve maddi zararların tazmini istemine ilişkindir....

                Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyizinde, istinafı yalnızca el atmanın önlenmesi talebine ilişkin olduğu halde istinaf başvurusunun ecrimisil değeri üzerinden nispi olarak harçlandırılmasının yanlış olduğunu, ayrıca bölge adliye mahkemesinin el atmanın önlenmesi talebi yönünden davalı lehine nispi vekalet ücreti verilmeyeceği yönündeki açıklamasına hak verdiğini, ancak davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedildiğine ilişkin açıklamanın hatalı olduğunu, davalı lehine maktu vekalet ücretine de hükmedilmediğini ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 2....

                  Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden, dava konusu taşınmaza 743 sayılı TMK'nun yürürlükte olduğu 01.01.2002 tarihinden önce el atılarak trafo binası yapıldığı anlaşılmıştır. El atma gününde yürürlükte bulunan 743 sayılı TMK'nun 653/son maddesi gereğince el atmanın önlenmesi ve kal istenemeyip, sadece yer bedeli istenebilir. Bu nedenle el atmanın önlenmesi ve kal davasının reddi yerine, süre yönünden reddine karar verilmesi sonucu itibariyle doğrudur. Davacı vekilinin temyiz itirazı yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA, peşin alının temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 17.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu