Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kesin hükme bağlayacağı, itfa iddiasının yasa maddesinde aranan belgelerle ispat olunamadığından davacının istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itfa itirazına ilişkin uyuşmazlıktan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulmak suretiyle, şikayetin kısmen kabulü ile itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      in temyiz talebi üzerine yapılan incelemede; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın yaralama, tehdit ve konut dokunulmazlğığını ihlal suçlarının sübutunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmamış ise de; Dairemizin 14.06.2006 gün ve 2005/1966 Esas, 2006/2576 Karar sayılı ilamı ile bozulan ve sanık ... hakkında mahkemece verilen 18.09.2004 tarih ve 127/204 sayılı mahkumiyet hükmünün tarihi de dikkate alındığında, 765 sayılı TCK.nun 102/4 maddesine göre belirlenen ve 5 yıl olan asli dava zamanaşımı süresinin, bozmadan sonra verilen 10.12.2009 tarihli mahkumiyet hükmünden önce dolduğu anlaşılmakla, sanığın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hükümlerin CMUK.nun 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), ancak bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye istinaden, 765 sayılı TCK.nun 102/4 maddesi uyarınca sanık hakkında yaralama, tehdit ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından açılan kamu davasının ZAMANAŞIMI NEDENİYLE ORTADAN...

        (HGK.nun 20.1.1996 gün ve 1996/12-654 E. - 1996/805 K.) Somut olayda, yukarıda anılan nitelikte ve genel mahkemede açılmış bir dava bulunmamaktadır. Açılma koşulu ve inceleme yöntemleri llK.nunda düzenlenen ve İcra Mahkemesine sunulan itiraz ise maddede öngörülen niteliği içermeyip zamanaşımı kesmez. O halde, istemin kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetsizdir. Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle IİK. 366 ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.01.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece davanın tamamının kabulüne karar verilmesi gerektiğini, faiz, vekalet ücreti yargılama gideri vb. alacakların asıl alacağa bağlı olarak hesaplandıklarını, asıl alacağa ilişkin ödemeler düşülmeden takip yapılmasının yasaya aykırı olduğunu ve takibin iptalini gerektirdiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, kararın eksik inceleme ile verildiğini, takibin tüm alacak üzerinden devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 33/1. maddesi uyarınca icra emrinin tebliğinden önceki döneme ilişkin itfa nedeniyle icranın geri bırakılması isteğidir....

          Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin 15/04/2019 tarihinde tebliği üzerine borçlunun 14/07/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, dilekçe ekinde sunduğu 12/05/2019 tarihli ibra belgesi ile borcu ödendiği ve alacaklı tarafından ibra edildiği ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa itirazıdır. İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir....

          in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun sübutunun kabulünde ve suç niteliğinin tayininde bir isabetsizlik bulunmamış ise de; suç tarihi olan 13.03.2003 tarihi de dikkate alındığında, 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddesine göre belirlenen 7 yıl 6 ay olan genel dava zamanaşımı süresinin temyiz incelemesinden önce dolduğu anlaşıldığından, sanık müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye istinaden, sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen ZAMANAŞIMI NEDENİYLE 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2 ile 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE 23.11.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı idare tarafından bankaya yatırılan kamulaştırma bedellerinin davalılar tarafından alınıp alınmadığı, alınmış ise tarihleri ve itirazi kayıt konulmuş olup olmadığı hususları ilgili idare ve banka şubesinden sorulup, ilgili belgelerde dosyaya getirtildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iade edilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 3.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme HÜKÜM : Erteli cezanın aynen infazına KARAR Yerel Mahkemece verilen karar temyiz edilmekle, kararın niteliğine göre dosya görüşüldü: Erteli cezaların infazına ilişkin karar 5275 sayılı Yasanın 98 ve 101. maddeleri uyarınca itirazi tabi olup temyiz olanağı bulunmadığından hükümlünün temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, CMK'nın 264. maddesine göre kanun yolunun belirlenmesinde yanılma, başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağından gereğinin mahallinde takdir ve ifası için dosyanın incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE, 12/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                BONONUN UNSURLARIGENEL HACİZ YOLUKAMBİYO SENETLERİNDE ZAMANAŞIMI 6762 S. TÜRK TİCARET KANUNU [ Madde 661 ] 6762 S. TÜRK TİCARET KANUNU [ Madde 688 ] 6762 S. TÜRK TİCARET KANUNU [ Madde 690 ] "İçtihat Metni" Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Takip dayanağı bono TTK'nun 688. maddesindeki unsurları taşıyan kambiyo senedi niteliğindedir. Bu senette 31.12.2004 vade tarihi nazara alındığında, 22.05.2008 tarihinde TTK'nın 661. maddesinde öngörülen üç yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra takip başlatıldığı görülmüştür. Alacaklının kambiyo senedi vasfındaki bu bono ile ilgili genel haciz yolu ile takip yapması TTK'nın 690. maddesi göndermesiyle bonolarda da uygulanması gereken aynı Kanun'un 661. maddesini bertaraf edemez....

                  UYAP Entegrasyonu