WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu vekilince, zaman aşımı süresinin 3 yıl olduğu, 28.08.2013 tarihinden 02.08.2017 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmadığı, 3 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiği, takip kesinleştikten sonra zaman aşımı söz konusu olup icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği, takip konusu senette düzenleme yeri bulunmadığından kambiyo senedi vasfına haiz olmadığı, kanunda yazılı olan 5 günlük süre geçmiş olsa da icra müdürünün takip talebini kabul işleminin yasaya aykırılık teşkil ettiği, genel hüküm olan süresiz şikayete tabi olduğu bildirilerek, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir. C....

    Kabul edilmiş karar tümden ortadan kaldırılmış, davacının usulsüz tebliğ şikayeti ile takip öncesi zaman aşımı gerçekleştiği yönündeki itirazının reddi ile sadece İİK 71. maddeye dayalı zaman aşımı itirazlarının kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalının istinaf talebinin HMK 353/1/b/3 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 12....

    tarihinde kesinlen zaman aşımının yeniden işlemeye başladığını ve 22/02/2022 tarihine kadar devam ettiğini, bu süreçte şirket yada şahıs adına herhangi bir icrai işlem yapılmadığını üç yıllık zaman aşımı dolduğundan zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Yasal 5 günlük süreden sonra yapılan itirazın süre yönünden reddine dair mahkeme kararı doğru olmuştur. 3- Zaman aşımı defi yönünden Dairemizce yapılan incelemede, icra dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu T1 aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlandığı, örnek 10 ödeme emri tebligatının davacı borçluya 11/03/2013 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleşmesinden önce zaman aşımı itirazı İİK'nun 168/3. maddesine göre 5 günlük süreye tâbi olup süresinde itirazda bulunulmadığından zaman aşımı itirazının reddi gerekir. Kaldı ki, takip dayanağı senet incelendiğinde, vade tarihinin 15/02/2013 olduğu, 3 yıllık zaman aşımı süresi içinde takibi 05/03/2013 tarihinde başlatıldığı da görülmektedir....

    Davalı vekili, dava konusu senetlerin vade tarihlerinin 1999 ve 1998 tarihli olduğu bu nedenle 6762 sayılı TTK'nın 661/. maddesi gereğince 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğunu savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu senetlerin düzenleme tarihi itibariyle 3 yıllık zaman aşımı süresinin dolduğu, dava konusu senetlerin adli emanette bulunmasının da BK'nın 132/6 da belirtilen zaman aşımını durduran hallerden olmadığı gerekçesiyle, davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

      üzerine 2011/1235 Esas sayılı dosyasında zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, kararın temyiz üzerine Yargıtay’a gönderildiğini, takip kapsamında davalı tarafından 20.01.2009 tarihinde 15.000,00 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından yapılan ödemenin borcun ikrarı niteliğinde olup, 10 yıllık zaman aşımı süresinin ödeme tarihinde kesildiğini beyanla ödenmeyen bakiye çek bedellerinin davalıdan vade tarihlerinden başlayarak değişen oranlarda avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....

        İcra takibine konu alacak hangi zaman aşımı süresine tabi ise, icra takibinin kesinleşmesinden sonraki dönemde de aynı zaman aşımı süresi uygulanır. Bu durumda, kambiyo senedi niteliği taşımayan dayanak belgeler, bono niteliğinde olmayıp, adi havale hükmünde olduğundan takip, dayanak senetlerin tanzim tarihleri itibariyle uygulanması gereken 6098 sayılı TBK’nın 146. maddesinde düzenlenen on yıllık zaman aşımına tabidir. Takipte bu sürenin dolmadığı ve dolayısıyla zaman aşımının gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. O halde, mahkemece, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zaman aşımı şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve İlk Derece Mahkemesi kararın bozulması gerekmiştir....

          Somut olayda; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte zaman aşımı itirazında bulunduğu, Mahkemece; usulsüz tebliğ şikayeti ile ilgili olarak değerlendirmede bulunulmasına rağmen bu konuda herhangi bir hükme yer verilmediği, zaman aşımı itirazının ise süreden reddedildiği görülmektedir. Oysa ki, yukarıda yer verilen hükümler doğrultusunda Mahkemece, şikayet/itiraz dilekçesindeki nedenler tartışılarak her bir talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir....

            Davacı, vekaletten kaynaklanan alacak isteminin davalı adına takip edilen birden fazla dosyadan kaynaklandığını, dosyaların bir kısmından hiç istifa edilmediğini, bir tanesinde 2007 yılında istifa edildiğini, diğerinden ise 2008 yılında istifa edildiğini, icra takip tarihi dikkate alındığında zaman aşımı süresinin dolmadığını ileri sürerek verilen kararı istinaf etmiştir. İlk derece mahkemesince, vekalet ilişkisinden kaynaklanan alacak istemlerinin 6098 sayılı TBK nun 147.maddesi gereğince 5 yıllık zaman aşımı süresine dahil olduğunu, davacının istifa tarihinin 09/04/2007 tarihi olması nedeniyle 5 yıllık zaman aşımı süresinin 09/04/2012 tarihinde sona erdiği, icra takip tarihinin bu tarihten sonra olması nedeniyle zaman aşımı süresinin dolduğu gerekçe gösterilerek açılan dava reddedilmiştir. Dosya kapsamı incelendiğinde, CBS'na yapılan şikayet üzerine iddianame ile dava açılan 1....

            Aracın davacıya teslim edildiği 27/09/2012 tarihine göre iki yıllık zaman aşımı süresi 27/09/2014 tarihinde dolmuş, eldeki dava ise bu tarihten sonra 14/07/2015 tarihinde açılmıştır. Davaya konu araçtaki ayıbın satıcı davalının ağır kusuru veya hilesi ile davacıdan gizlendiği de ispatlanamadığı’ gerekçesiyle zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmiştir. 27/09/2012 tarihinde satın alınan aracın dosya arasında bulunan servis kayıtlarına göre; 15/10/2012 tarihinde hiç çalışmıyor şikayeti ile, 02/09/2013 tarihinde sağa çektiği, titreme olduğu şikayeti ile, 24/09/2014 tarihinde lastik yeme probleminin bulunduğu şikayeti ile, 02/02/2015 tarihinde yol bilgisayar ekranının çalışmadığı ve frene basınca ses geldiği şikayeti ile, 26/03/2015 tarihinde ön soldan ses geldiği şikayeti ile, 8/4/2015 tarihinde frene basınca ses geldiği şikayeti ile, 25/5/2015 tarihinde frene basınca sürtme sesi geldiği şikayeti ile yetkili servise götürüldüğü anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu