Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/653 Esas KARAR NO : 2021/723 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 09/10/2019 KARAR TARİHİ : 29/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; %66,25 paya sahip şirket ortağı ...'nın 22.09.2015 tarihinde aksi kararlaştırılıncaya kadar müdür olarak atandığını, şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olduğunu, şirketin 5 ortak tarafından kurulmasına rağmen 3 ortağın paylarını devretmesi nedeniyle halen davacı ile ...'...

    Davacı vekili, davalı şirketin kamu borçlarından dolayı müvekkilinin taşınmazına haciz uygulandığını, genel kurul toplantısının yapılmadığını ve şirketin faaliyetinin devam etmediğini ileri sürmüş ise de davacının da müdür sıfatına sahip olup ortaklıktan çıkma için gösterdiği nedenlerde kendisinin de sorumluluğu bulunmaktadır. Bu itibarla davacının ortaklıktan çıkmasını gerektirecek haklı nedenler somut olayda gerçekleşmediğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca yapılan istinaf incelemesi sonucunda, hükümde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir....

      DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, ortaklıktan haklı sebeple çıkma istemine ilişkindir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu md. 638/f.2 hükmü; “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir.” şeklindedir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından ortaklıktan çıkma davasını şirket aleyhine açabileceği, buna göre davalının husumet ehliyetinin bulunduğu, davacının davalı şirket aleyhine açmış olduğu ortaklıktan çıkma davası yönünden davacının şirket ortağı olduğu halde diğer ortakla hiçbir şekilde iletişim sağlayamadığı, eski ortağın payını .........

        Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davalıların istifasının ortaklıktan çıkma anlamına geldiği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerektiği sonucuna varılarak davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 22.05.2012 tarih, 2012/765 E. 3524 K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

          DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, şirket fesih ve tasfiyesine, olmadığı takdirde ortaklıktan çıkma talebine ilişkindir. Davacı tarafın iddiaları, ticaret sicil gazetesi örnekleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından ortağı olduğu ... Gıda İç ve Dış Tic Sn Ltd Şti'nin fesih ve tasfiyesine, olmadığı takdirde ortaklıktan çıkma hususunda şirketin diğer ortağı olan ... aleyhine dava açılmıştır. TTKnun 636-640.maddelerinde limited şirketin feshi ve ortaklıktan çıkma halleri düzenlenmiş olup, ortaklığın feshi ve ortaklıktan çıkma davalarında husumetin feshi istenen yada çıkma istenen şirkete karşı yönetilmesi gerekmektedir. Şirketin ortaklarına karşı fesih ve çıkma davası açılmamaz. Bu nedenle davalı ...'...

            Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, kooperatifçe öngörülen giderlerin talep edildiği dönemde dava konusu konuttan davalının yararlandığı, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geldiği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceği sonucuna varılarak, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 19.04.2012 tarih, 2012/221 E. 2985 K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

              Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, kooperatifçe öngörülen giderlerin talep edildiği dönemde dava konusu konuttan davalının yararlandığı, istifanın ortaklıktan çıkma anlamına geldiği, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesinin gerekeceği sonucuna varılarak, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 19.04.2012 tarih, 2012/268 E. 2986 K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

                Limited şirketlerde ortakların ortaklıktan doğan şahsi ve mali hakları söz konusudur. Ortakların pay hakkı, şirket kârına katılma hakkı gibi mali haklarının yanı sıra, oy kullanma hakkı, ortaklığı yönetim ve idare hakkı gibi şahsi hakları mevcuttur. Limited şirketlerde ortağın şahsi haklarından biri de 6102 sayılı TTK’nın 638. maddesinde düzenlenen, ortağın ortaklıktan çıkma hakkıdır. Çıkma hakkı, ortağın özgür iradesi ile ortaklıktan çıkma istemini içerir. Çıkma hakkını kullanarak ortaklıktan ayrılan ortağın, ortaklığa ait bütün hak ve mükellefiyetleri sona ererek şirketle arasındaki bütün ilişkisi kesilmiş olacaktır. Limited şirketlerde ortakların tek yanlı iradeleriyle şirketten ayrılmaları kural olarak mümkün değildir. Bunun için ortağın çıkma iradesinin bir hukuki temele dayanması gereklidir. Bu temel 6102 sayılı TTK’nin 638. maddesi gereğince ya esas sözleşmesel ya da kanuni olabilir....

                  Şirketi zarara uğrattığından bahisle yöneticinin sorumluluğuna gidilebilmesi için yöneticinin kanun ve ana sözleşme ile kendisine yüklenilen görevlerini kusuru ile ihlal etmesi, bunun sonucu olarak bir zararın doğması gerekmekte olup, kusur ve zararı bunu iddia eden davacının ispatlaması gerektiği, davacının yöneticilikten ayrıldığı tarihten sonra--------- mali yapısında anormal bir değişiklik olmadığı, yine ----------- üstlendiği görevi ve işi belirli bir özen ölçüsünde yerine getirmeyi borçlandığı ancak belirli bir sonucun sağlanmasının borçlanılmadığı, -------- tarihli bilirkişi heyet raporuyla da sabit olduğu üzere somut olayda davacı tarafça ileri sürülen hususlarda dava dışı şirketin zarara uğratıldığına ilişkin bir tespit yapılamadığı, davacı iddialarının ispata muhtaç olup davalıların sorumluluğu kapsamında bulunan bir zarar oluşmadığından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                    Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 26.09.2022 NUMARASI: 2022/618 DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) Taraflar arasındaki davanın ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ... Ltd....

                      UYAP Entegrasyonu