Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2017/1659 KARAR NO : 2017/1906 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GİRESUN İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/04/2017 NUMARASI : 2016/436 ESAS, 2017/119 KARAR DAVA KONUSU : İş (Yurt Dışı Hizmetlerin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Davacının yurtdışında çalışmış olduğu sürelerden 3600 günlük süreyi Türkiye'de borçlanarak ödemek için yurtdışı hizmet borçlanması yaptığını, tahakkuk ettirilen prim borcunu ödeyerek tahsis talebinde bulunduğunu, tahsis talebine istinaden kendisine yaşlılık aylığı bağlandığını, davalı kurumun daha sonra davacıya bağlanan maaş miktarının fazla olduğunu belirterek bu nedenle yeniden tahakkuk cetveli düzenlendiğini ve bu zamana kadar davacıya fazladan ödenen maaş farkının iadesi için davacıya bildirim ve talepte bulunduğunu, davacıya bağlanan maaş miktarının ilk işe giri tarihi olan 06/02/1973 tarihi olduğu ve borçlanılan süre dikkate...

İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2022 NUMARASI : 2021/204E - 2022/461K DAVA KONUSU : İş (Yurt Dışı Hizmetlerin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili T1 Almanya Federal Cumhuriyeti Rant Sigortası kayıtlarından anlaşılacağı üzere 01.09.1995 tarihinde sigortalı olarak çalışmaya başladığını, ilerleyen süreçte Türkiye'ye taşındığı ve yurt dışı çalışmalarının Türkiye Cumhuriyeti'nden alacağı emekli maaşına yansıması maksadıyla Denizli T3 10 senelik yurt dışı hizmet borçlanması yapma talebiyle başvurduğu, başvuru evrakında ''10 sene'' ibaresine yer verdiği ve daha eski hizmetleri varken sonraki çalışma tarihlerini, borçlanması aleyhine olacağından ve kişinin kendi aleyhine bir talepte bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olacağından borçlandırmanın 01.09.1995-...

Şu halde yapılması gereken iş; 14.03.2008 günlü ...süresine ilişkin belge de dikkate alınmak suretiyle ...na giriş tarihini de kapsayan yurt dışı hizmetlerin, tasfiye edilip edilmediği davalı Kurumdan sorularak usulünce yapılacak araştırmayla saptanmalıdır.Bu araştırma yapılırken,11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun ile 3201 sayılı Kanunda yapılan değişikliklerin ardından davalı Kurum tarafından çıkarılan 29.09.2014 tarih ve 2014/27 sayılı Genelge'de Almanya'dan prim iadesi alınan sürelerdeki çalışmaya başlanılan tarihin ülkemizde sigorta başlangıcı olarak kabul edileceği belirtilmiş olduğundan; davacıya, anılan Genelge kapsamında Kuruma başvurması için süre verilerek, uyuşmazlığın devam edip etmediği belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir....

    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aksi Kurum işleminin iptali, yurtdışı borçlanması sonucu elde edilen sigortalı hizmetlerin ilgili geçmiş dönemine mal edilmesi ve aylığın belirlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 3201 sayılı Yasa kapsamında yapılan 3200 günlük yurt dışı hizmet borçlanmasının, 01.04.1979 tarihinden ileriye doğru maledilmesi istemiyle açılan davada, davanın kabulüne karar verilmiş ise de; söz konusu hüküm eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aksi Kurum işleminin iptali, yurtdışı borçlanması sonucu elde edilen sigortalı hizmetlerin ilgili geçmiş dönemine mal edilmesi ve aylığın belirlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 3201 sayılı Yasa kapsamında yapılan 7200 günlük yurt dışı hizmet borçlanmasının, 1983/Aralık döneminden ileriye doğru maledilmesi istemiyle açılan davada, davanın kabulüne karar verilmiş ise de; söz konusu hüküm eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır....

        nin Mahkememize sunmuş oldukları 16/08/2021 tarihli bilirkişi raporlarında özetle; taraflar arasındaki devri senedinde devredilen mali hakların fonogramlara ilişkin yurt dışı hakları olduğu, yurt içi kullanım haklarının davalıda kalmaya devam etmesi nedeniyle davalının yurt için kullanımlarının tecavüz doğurmayacağı görüş ve kanaatine varıldığını bildirmişlerdir. SOMUT OLAYDA; Davaya konu uyuşmazlık da taraflar arasındaki 26.7.1976 tarihli devir senedinin içeriğinin incelenmesi, ..., ... ve ...'un fonogramlarını ve fonogramlar üzerindeki yurt dışı mali haklarını mi yoksa yurt içi mali hakları mı kapsadığının tartışılması, bir ihlal varsa davacının hak ettiği maddi tazminatın belirlenmesi gereklidir. Her ne kadar taraflar arasındaki devir senedinin içeriğinde tam ruhsat(tam lisans) ibaresi geçmekte ise de devir senedi bir bütün olarak incelendiğinde bu senedin fonogramların yurt dışı haklarının, mali haklarının devri sözleşmesi olduğu anlaşılmaktadır....

          aldıkları paraların oluşturduğu, katma değer vergisi uygulamasında, mal ve hizmetlerin yurt dışından veya yurt içinden elde edilmesi hallerinde, bu işlemler arasında istisna uygulaması bakımından bir farklılık bulunmadığı aksi halde aynı mahiyetteki işlemler karşısında farklı uygulamalara gidilmesinin vergilemede eşitlik ilkesine aykırı olacağı, Türkiye'de banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi tutulmamış olan yurt dışı kredi işlemlerinin mahiyet itibariyle banka ve sigorta muameleleri vergisine tabi olan yurt içi bankacılık hizmetlerinden bir farkı bulunmadığı, bu nedenlerle, yurt dışı kredi işlemlerinin Kanunun 17/4-e maddesi hükmü kapsamında değerlendirilmesi gerekli olup, bu kapsamda ödenen faizlerin katma değer vergisinden istisna edilmesi gerektiği, nitekim Maliye Bakanlığınca 17 Mart 1995 gün ve 22230 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 46 Seri Nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde de yurtdışından temin edilen...

            İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2021 NUMARASI : 2020/310 ESAS - 2021/419 KARAR DAVA KONUSU : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; Davacının 30.07.2019 tarihli dilekçesi ile yurt dışı borçlanma talebinde bulunduğunu, SGK nın borçlanma talebinine kabul ettiğini, 7200 gün karşılığı 196.488,00- TL borç tahakkuk cetveli çıkarıldığını, davacının 13.02.2020 tarihinde bu borçlanma bedelini ödediğini, daha sonra SGK nın tarafından yapılan işlemle davacının tarım sigortalısı olduğu gerekçesiyle yurt dışı borçlanmasının iptal edildiğini, davacının 1995 yılından bu yana yurt dışında ikamet ettiğini, yurt içine ziyaret amaçlı geldiğini, yurt içinde çiftçilik yapmadığını, yurt dışına çıktığı tarih itibariyle yurt içi tarım sigortalılığının sona erdiğini, hizmetlerin...

            Prim iadesi suretiyle tasfiye edilen yurt dışı hizmetlerindeki anılan tasfiye edilme hali, söz konusu yurt dışı sürelerinin, 3201 sayılı Kanun uyarınca borçlandırılarak, sigortalının sosyal güvenliği bakımından değerlendirilmesinde, aksine bir düzenleme bulunmadığından engel değildir. Ancak tasfiye edilen yurt dışı hizmetlerin, sigortalılık başlangıcında esas alınabilmesi mümkün de bulunmamaktadır. Zira, Türkiye Cumhuriyeti ile .....Cumhuriyeti arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü, bir kimsenin Türk sigortasına girmeden önce,.......Sigortasına girmiş bulunması halinde,....Sigortasına giriş tarihinin, Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabul edileceğini belirtmekle birlikte, anılan hükmün uygulanabilirliği, her iki ülke mevzuatına göre dikkate alınabilecek bir sigortalılık süresinin bulunması halinde mümkündür....

              Prim iadesi suretiyle tasfiye edilen yurt dışı hizmetlerindeki anılan tasfiye edilme hali, söz konusu yurt dışı sürelerinin, 3201 sayılı Kanun uyarınca borçlandırılarak, sigortalının sosyal güvenliği bakımından değerlendirilmesinde, aksine bir düzenleme bulunmadığından engel değildir. Sigortalı hizmetlerin tasfiye edilmesi halinde, tasfiyeye uğramış hizmetlerin sosyal sigorta hukuku açısından geçerliliğini yitirmiş sayılması ve artık her iki ülke mevzuatına göre nazara alınabilecek bir sigortalılık süresi kalmayacağından, ... Cumhuriyeti ile ... Federal Cumhuriyeti arasında aktedilen Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin, konuya ilişkin 29’uncu maddesinin 4’üncü bent hükmü uyarınca, rant sigortasına giriş tarihinin, Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak sayılması mümkün olmayacaktır....

                UYAP Entegrasyonu