Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.10.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteminin kabulüne dair verilen 10.7.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yüklenicinin temliki suretiyle kazanılan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istek ise satış bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil isteminin reddine, satış bedeli olan 43.082.00 YTL nin davalı yükleniciden tahsiline karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaz davalılardan ......

    Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 6.2.2. TMK’nın 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.”, 1024. maddenin birinci fıkrasında; “Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.” ikinci fıkrasında; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” üçüncü fıkrasında ise “Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir. 6.2.3....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları .... ve başka mirasçılar tarafından davalı ... aleyhine muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davada, 2529 parsel sayılı taşınmaz yönünden miras payları oranında tapu iptal ve tescile karar verildiğini, tapuda bulunan şerhe rağmen davalı ...'nin taşınmazın 430/ 2400 payını diğer davalıya devrettiğini, davalıların kötüniyetli olduklarını ileri sürerek, temlik edilen 430/ 2400 payın miras payları oranında iptal ve tesciline, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, zamanaşımı süresinin geçtiğini, iyiniyetli iktisabın korunması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, çekişme konusu payın satışının yolsuz olup, davalı ...'in tapudaki şerhe rağmen mal edindiği ve ......

        H.D.' nin 04/04/2013 gün 2013/1444 esas 2013/4957 karar) Yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı davalar işin aynına (mülkiyet hakkı) dayalı davalardan olduğundan, hak düşürücü süre ya da zamanaşımı söz konusu değildir." (Yargıtay 1. H.D.' nin 01/07/2010 gün 2010/5673 esas 2010/7828 karar) İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibari ile, çekişme konusu taşınmazdaki tescilin illetten yoksun olduğu, bu nedenle yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup mülkiyet değişikliğine neden olacak tapu iptal ve tescil istekli davaların kural olarak kayıt malikine yada maliklerine karşı açılması gerekeceği kuşkusuzdur. Aksi bir durum kayıt malikinin taraf olmadığı bir davada kendisinin taşınmaz mülkiyetini yitirmesi sonucunu doğurur. Bu hem Anayasa' nın 35. maddesine, hem de TMK'nın 683. ve devamı maddelerinde düzenlenen mülkiyet hakkına aykırı düşer....

        Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.01.2003 ve 05.06.2003 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali, tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil, birleştirilen dava muvazaalı temlik nedeniyle tapu iptal ve tescil istemlerine ilişkindir. Davalı ..., taşınmazı diğer davalı ...'...

            kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile iptal tescile karar verilmiş, alınması gereken harç düzeltilmiştir....

              Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Davacının talebi tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece öncelikle terditli taleplerden olan tapu iptal ve tescile karar verilmiştir. Terditli davalarda dava konusu tek olup terditli taleplerden birinin kabul edilmesi halinde diğerinin reddidildiği sonucu çıkarılamayacağı gibi terditli isteklerden ilki kabul edildiğine ve davada reddedilen bir istek de olmadığına göre davalı Hazine yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken aksi yönde karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan bu yanılgı yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığından, hüküm fıkrasının 5. bendinde yer alan “Keza 1.800 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalı Maliye Hazinesine verilmesine,” dair ibarenin hükümden çıkarılmasına; davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı H.M.K.'...

                Yolsuz tescil nedeniyle tapu iptal ve tescil davasında; Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişinin bu tescile dayanamayacağı (TMK 1024/1), böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimsenin, tescilin yolsuz olduğunu iyi niyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebileceği (TMK 1024/3), tapu kütüğündeki tescile iyi niyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımının korunacağı (TMK 1023/1) ve iyi niyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları ayni hakların ve her türlü tazminat isteminin saklı olduğu (TMK 1025/2) düzenlemeleri de gözetilecek ve böylece tapuya itimat prensibinin sonuçları da değerlendirilerek bir karar verilecektir. Bu hükümlerin değerlendirilebileceği yolsuz tescile dayalı bir davadan söz edebilmek için tescilin yolsuz hâle geldiğini gösteren illiyetin ortadan kalkmış olmasını gerektiren bir neden bulunması gerekir....

                  Somut olayda; vekaleten satışı yapılan pay oranı ½ olup bu pay üzerinden iptal tescile karar verilmesi gerekirken 15/40 (3/8) pay üzerinden iptal tescile karar verilmesi isabetli değildir. Öte yandan, ölü kişi adına tescil hükmü kurulamayacağı göz ardı edilerek mirasbırakan adına tescile karar verilmesi doğru olmadığı gibi iptal tescil kararı verilirken kalan payın davalı üzerinde bırakılması ile yetinilmesi gerekirken kalan payın davalı adına tesciline karar verilmesi de doğru değildir. Davacı yanın değinilen yönlerden yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu