Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.”, 1022/1. maddesinde; “ Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.”, 1023. maddesinde; “ Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024. maddesinde; “Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz. Bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur. Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir. 6.3....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, tarafların paydaş olduğu dava konusu 28 parsel sayılı taşınmazın, davalı tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilip kesinleşmesi üzerine yapılan icra ihalesiyle davalı adına tescil edildiği, ortaklığın giderilmesi davası yönünden usûlsüz tebligat iddiasının yargılamanın yenilenmesi talebine konu olabileceği, ancak, somut olayda, cebri satış işlemleri sırasında usûlsüz tebligatlar sonucu davacının, taşınmazdaki payının davalıya geçtiği, bu şekilde davalı adına oluşan tescilin yolsuz olduğu belirlenmek suretiyle, davanın kabulüne karar verilmiş olması kural olarak doğrudur. Davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine....
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-BEDEL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kardeşi olan davalının çekişme konusu 159 ada 4 (eski 252) parsel sayılı taşınmazdaki iştirak payını 26.07.1996 tarihinde satın alıp, o tarihten itibaren malik olarak kullandığını, Osmaniye Tapu Müdürlüğü'nün 2015 yılında taşınmazdaki payını idari yoldan ortadan kaldırarak davalı adına kaydettiğini, durumu araştırdığında tescile dayanak resmi senedin sehven gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğini, davalı ile isimlerinin benzer olması nedeniyle yanlışlıkla alıcı ve satıcı adlarının yer değiştirdiğini, ancak tapu kütüğünde kendisinin alıcı olarak göründüğünü öğrendiğini, davalının yanlışlığın düzeltilmesine yanaşmadığını ileri sürerek tapu iptali ve tescile, mümkün olmadığı takdirde taşınmazın dava tarihindeki değerinin, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * batıl ve geçerli olmayan intikale ve yolsuz tescile ve muvazaaya dayanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay *1. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay * 1.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.17.03.2008 (Pzt.)...
Hukuk Dairesinin 21/11/2019 tarih 2016/17118 E. 2019/7599 K. sayılı kararıyla, Mahkemece davanın yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil istemine yönelik olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, davanın nitelendirilmesinde yanılgıya düşüldüğü, yolsuz tescilin varlığından söz edilebilmesi için tapu kaydının yolsuz olarak, kadastro tespit tutanağına aykırı biçimde oluşturulmasının gerektiği, somut olayda, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin 1979 yılında kesinleştiği davacıların kadastro sırasında çekişmeli taşınmaza yanlış kaydın revizyon gördüğü iddiası ile açıkça kadastro tespitinden önceki sebebe dayalı olarak dava açtıkları, hal böyle olunca; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının oluştuğu 1979 yılından, davanın açıldığı 31/07/2013 tarihine kadar, 3402 sayılı Yasa'nın 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, davacılar vekilinin karar düzeltme talebi aynı Dairenin 11/06/2020 tarih...
Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise bu yüzden ayni hakkı zedelenen kimse, TMK'nın 1025. maddesine göre tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. (Bknz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/1- 1208 Esas, 2020/294 Karar sayılı ilamı) Somut olayda; davacı tarafça yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasının açıldığı, yargılama aşamasında mahkemece davanın kabulüne kararın verildiği, davalılar vekili tarafından kararın istinafa taşındığı görülmektedir....
Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2. TMK’nın 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/1. maddesinde; “ Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.” 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” 1024/3. maddesinde; “Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir. 6.3....
Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.2. TMK’nın 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/1. maddesinde; “ Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.” 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.” 1024/3. maddesinde; “Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir. 6.3....
binası vardır.” şerhinin bulunduğu ve bedelsiz devir işleminin yolsuz tescil niteliğinde olduğu, davalı TOKİ' nirm işbu yeri diğer davalı şirkete satış göstermek suretiyle devrettiği ve bu devir işleminin de yolsuz tescile dayalı ve mutvazaalı olduğu ve kayıt maliki davalı şirketin, diğer davalı 'TOKİ'nin iştiraki olduğu, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde ıslah imar planı yapıldığı ve müstakil parsellerin oluşturulduğu, dava konusu yerin kamu hizmetine ayrılmadığı ve konut alanında bulunduğunu beyan ve iddia ederek, dava konusu taşınmazın ahara devrinin önlenmesi için dava sonuna kadar tapu kaydına tedbir konulması veya davalıdır şerhi verilmesi, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına hükmen tesciline, tapu iptali mümkün olmadığı takdirtle taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedelinin tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
a temlik edildiğini, bu temlikin hileye dayalı ve yolsuz olduğunu iddia ederek tapu iptali ve tescil istemiştir. Açıklanan bu durum karşısında, davacı kooperatifin üzerinde mülkiyet hakkı bulunmadığından dava, şahşi hakkından kaynaklanan yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, temyiz bu dava sırasında verilen ihtiyati tedbir kararı yönündedir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.6.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....