Çünkü, TMK'nin 1024. maddesi uyarınca bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmişse bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişilerin yolsuz olan bu tescile dayanma olanakları yoktur ve yasa ve uygulamadaki deyimiyle bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan ve hukuki sebepten yoksun bulunan tesciller yolsuz tescil sayılacağından, hakkı zedelenen üçüncü kişinin iyiniyetli olmayan malike karşı doğrudan doğruya şahsi hakkına dayanması mümkündür. Somut olayda; davacı, davalı yüklenici şirket ile imzaladığı adi yazılı satış sözleşmesi ile kura çekimi sonucu 5 numaralı bağımsız bölümü satın aldığını, 2004 yılından bu yana da zilyedi olduğunu belirterek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Ne var ki dava konusu bağımsız bölümün davalı şirket tarafından 31.12.2008 tarihinde davalı ...'a satılarak tapudan devredildiği anlaşılmaktadır. Davacı, muvazaa nedeniyle davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir....
Çünkü, TMK'nin 1024. maddesi uyarınca bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmişse bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişilerin yolsuz olan bu tescile dayanma olanakları yoktur ve yasa ve uygulamadaki deyimiyle bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan ve hukuki sebepten yoksun bulunan tesciller yolsuz tescil sayılacağından, hakkı zedelenen üçüncü kişinin iyiniyetli olmayan malike karşı doğrudan doğruya şahsi hakkına dayanması mümkündür. Somut olayda; davacı, davalı yüklenici şirket ile imzaladığı adi yazılı satış sözleşmesi ile kura çekimi sonucu 5 numaralı bağımsız bölümü satın aldığını, 2004 yılından bu yana da zilyedi olduğunu belirterek tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Ne var ki dava konusu bağımsız bölümün davalı şirket tarafından 31.12.2008 tarihinde davalı ...'a satılarak tapudan devredildiği anlaşılmaktadır. Davacı, muvazaa nedeniyle davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan ... ...’in çekişme konusu 408 ada 5 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını ve 352 parsel sayılı taşınmazını mirastan mal kaçırmak amacıyla eşi olan davalıya satış göstermek suretiyle devrettiğini, mirasbırakanın okuma yazması olmamasına rağmen devir işlemlerindeki resmi senette tanık bulunmadığını, bu nedenle resmi işlemlerin usulüne uygun olmayıp gerekli şartları taşımadığını ileri sürüp öncelikle yolsuz tescil nedeniyle, olmadığı takdirde muvazaa nedeniyle davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir....
na satıldığı, ancak davacı tarafından ibraz edilen yine ......Sulh Hukuk Mahkemesinin 31.07.2009 tarih ve 2009/294 – 529 sayılı veraset ilamında ise ......'ın ölümüyle geride mirasçı olarak ..., ...... ve ...... (......)'ın kaldığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca somut olayda davacının davası, yolsuz tescil (ketmi verese) hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Bu nedenle mahkemece bu yönde araştırma ve inceleme yapılması gerekirken davanın muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davası olarak kabul edilip davalılar arasındaki satış işleminde muvazaa bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
üzerine Tahir Ünlü'nün 26.04.2017 tarihinde ilgili taşınmazı davalılara tapuda bedelsiz olarak devrettiğini ve taşınmazın davalılar adına tescil edildiğini belirterek hile ile dava konusu taşınmazı kendi adlarına almaları nedeniyle tapu kaydının yolsuz tescil nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/05/2017 karar tarih 2012/739 Esas, 2017/293 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davacı tarafından yolsuz tescil sebebi ile açılan tapu iptali ve tescil davasında davanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması, terditli açılan alacak davasında da zamanaşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle reddine, muvazaa sebebi ile açılan tapu iptali ve tescil davasında ve terditli açılan alacak davasında da davacıların mirasçı olmamaları ve taraf sıfatlarının bulunmaması sebebi ile HMK 50. ve devamı 115/2. maddeleri uyarınca davanın taraf sıfatı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TENKİS Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı taraf, miras bırakanın 94 parsel sayılı taşınmazın satışı konusunda davalının eşi olan dava dışı kızı ...’ye 29.3.2004 tarihinde vekaletname verdiğini,...’nin de 25.4.2004 tarihinde taşınmazı satış suretiyle davalıya devrettiğini,ancak yapılan işlemin muvazaalı olduğunu ve böylece saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürüp; tapu iptali ve mirasçılar adına tescil, olmazsa tenkisen saklı payları oranında iptal ve tescil isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, çekişme konusu taşınmazı 100,000,000 TL ödemek suretiyle satın aldığını, iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur....
bu tescil işleminden sonra davalıların babası Halit TOSUN'un yolsuz tescil neticesinde adına tescil edilen hisseleri davalı T5 devrettiğini, yolsuz tescil işleminde, komisyonun inceleme için köye gelmediğini, tanık dinlemediğini, yalnızca itiraz edenlerin tek taraflı beyanları ile usulsüz tescil işlemi yapılmış olduğundan davacı müvekkilinin babası muris Süleyman BALABAN'ın yolsuz tescil işleminden haberdar olamadığını, müvekkili ile kardeşlerinin miras paylarına düşen taşınmazların ne şekilde başkaca kimseler adına tescil edildiğini öğrenebilmek adına defalarca tapu müdürlüğüne giderek araştırma yapmışlarsa da tapu arşivlerinde yaptıkları araştırmaların neticesiz kaldığını, işbu sebeplerle eldeki davanın bugüne dek ikame edilemediğini belirterek muvazaa/yolsuz tescilden kaynaklı tapu iptali ile müvekkilinin payı oranında devir ve tescilini, aksi takdirde fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik 70.000,00- TL’nin denkleştirici adalet ilkesine uygun olarak tespit edilecek...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yolsuz tescil ve muvazaa iddialarına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 04.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı ve kayıt maliki olan ... ise yurt dışında yaşadığını, dava konusu taşınmazı yatırım amaçlı ve tapuya güvenerek satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılardan ... ve ... temyiz etmiştir. Dava, tapu tahsis belgesi hile ve muvazaa iddiasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacıların tescil isteğinin dayanağı olan 16.01.1987 tarihinde düzenlenen tapu tahsis belgesi mülkiyeti Hazine adına kayıtlı olan 510 parsel numaralı taşınmazda bulunan mesken ve eklentilerine ait olup tapuya şerh edilmiştir. Ne var ki dava konusu 2164 ada 1 parsel numaralı taşınmaz kaydına bu şerh aktarılmamıştır. Söz konusu parsel, ... adına vekaleten hareket eden ...’in Kadıköy Belediye Başkanlığına yaptığı başvuru sonucu, encümenin 23.05.2000 tarihli kararı ile yapılan ihale ile 31.05.2000 tarihinde ... adına tescil edilmiş ve aynı gün ...’na satılmıştır....