Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1989 yılında yapılan ve 13/04/1999 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmış, 1978 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

    ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet kazandırmayacağı ve T.M.Y.nın 1026 (E.M.Y.nın 934. İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihsari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

      Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1989 yılında yapılan ve 13/04/1999 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmış, 1978 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

        Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmazlar orman sınırları içinde bırakılmış, 1989 yılında yapılan ve 13/ 04/ 1999 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmış, 1978 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazların, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....

          Belediyesi adına tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı Hazine ve dava dışı ... Belediyesinin davacılar aleyhine sebepsiz zenginleştiği tartışmasızdır. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

            Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı alacak istemine ilişkindir. ... 51. Asliye Ticaret Mahkemesi, geminin yabancı bayraklı olup uyuşmazlığın taraflar arasındaki hizmet ilişkisinden kaynaklandığı ve genel görevli mahkemelerim görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın çözümünde öncelikle gemi adamının alacağı kapsamında olup olmadığının saptanması gerektiği, bu hususun deniz hukukunu ilgilendirdiğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6102 sayılı TTK.’nun görev hususunu düzenleyen 5/2. fıkrasında “Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar ......

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2022 NUMARASI : 2016/78 ESAS, 2022/113 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil Olmadı Sebepsiz Zenginleşmeye Dayalı Tazminat (İnançlı işlem hukuksal nedenine dayalı) KARAR : Ünye 1....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davası hakkında caret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın konusunun bonoya dayalı sebepsiz zenginleşme davası olduğu, TTK.nin 4. ve 5. maddeleri gereğince davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak davası niteliğinde olduğu, taraflar arasında hiçbir ticari ilişki bulunmayıp davalının kendisini borçlu zannederek bonoya dayalı ödeme yaptığı, kambiyo hukukuna dayalı bir uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, TOKİ tarafından kullanılan yasal önalım hakkı nedeniyle davacının hesabına yatırılan önalım bedelinin az olduğu belirtilerek sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak isteğine ilişkin olup önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istenmemektir. Mahkemece verilen karar Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından onanmış, yetkili mahkemede yapılan yargılama sonucu davanın reddine dair verilen karar temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

                  Asıl ve birleştirilen davada davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı bir taleplerinin olmadığını, taşınmazın bir kısım makineler dışta bırakılarak daha düşük değerden satışa çıkarılması sebebiyle uğradıkları zararın tazmininin istenildiğini, sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak hüküm tesis edilmesinin açık bir şekilde usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yerel Mahkeme hükmüne konu alacağın hukukî dayanağının haksız fiil mi yoksa sebepsiz zenginleşme mi olduğunun net bir şekilde anlaşılamadığını, bir kısım makinelerin ihalenin dışında tutulmasından Bankanın sebepsiz zenginleşmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını, zamanaşımı süresinin geçtiğini, satışa dayanak işlemler ve satış işlemlerinin İcra Müdürlüğünce ve İcra Mahkemesince gerçekleştirilmiş olması nedeni ile taraflarına yüklenebilecek hiçbir kusur bulunmadığını, davacı yanın şüpheye yer bırakmayan iradesinin, tüm makinelerin ipotekle birlikte satılması olmayıp, makinelerin tamamının satış...

                    UYAP Entegrasyonu