Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması(fekki) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline ait dükkanın sahte vekaletname ile dava dışı ...’ya satıldığını, bu kişinin de davalıdan aldığı krediye karşılık olarak söz konusu taşınmaz üzerinde banka lehine ipotek tesis ettiğini, dava dışı ...’ya karşı müvekkilinin açtığı tapu iptal davasını kazandığını, bu nedenle tesis edilen ipoteğin de dayanıksız hale geldiğini belirterek ipoteğin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin iyiniyetli 3.kişi olarak tapu kaydına güvenerek ayni hak iktisap ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ipotek davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davadışı şahıstan ipotekli bir taşınmaz satın aldığını, taşınmaz üzerinde davacı bankadan alınan konut kredisi nedeniyle ipotek tesis edildiğini, taşınmazı satın aldıktan sonra kredi borcunu kapattığını ancak buna rağmen ipoteğin davacı tarafından kaldırılmadığından bahisle ipoteğin fekkini istemiştir. Davalı, ipoteğin terkin edildiğinden bahisle davanın reddini dilemiştir....

      Taşınmaz paydaşının payı 2981 sayıl Yasa'nın 10/c maddesi açıklandığı biçimde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu göre bedeli ödenerek veya pay bedeli karşılığı ipotek tesis edilerek tapu sicilinden terkin edilmediği sürece payın yeni oluşan parsellere aktarılması gerekir. Bilindiği üzere ipotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan, sınırlı bir ayni haktır. Taraflar mevcut ipoteği iradeleriyle tapuda yapacakları işlem sonucu kaldırabilecekleri gibi, bir tarafın terkine rıza göstermemesi halinde ipotek bedelinin ödenmesi koşulu ile kaldırılmasını mahkemeden de isteyebilir. Bu gibi davalarda, davanın değerini lehlerine kanuni ipotek tesis edilen kişilerden alınan taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri belirler. Zira, tarafların iradesi dışında yapılan imar uygulaması sonucu tesis edilen ipoteğin kaldırılması ancak belirlenecek bu rayiç değerin ödenmesi halinde mümkündür....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/16 Esas KARAR NO : 2022/242 DAVA : Şirketin İhyası DAVA TARİHİ : 05/01/2022 KARAR TARİHİ : 31/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacılar vekili, müvekkili --- --- müvekkilinin ise ipotek borçlusu ------ lehine ipotek bulunduğunu; söz konusu --- dosyası üzerinden fekki için takip açtıklarını; fakat icra takibi esnasında ipotek alacaklısı olan şirketin --- -- resen terkin edildiğini öğrendiklerini belirterek; müvekkillerinin taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasında hukuki menfaatlerinin bulunduğunu, icra takibinin devam edebilmesi -- ---ihya yoluyla yeniden -- tescili gerektiğini belirterek şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Şöyle ki; her ne kadar taşınmaz satışına dair resmi senette taşınmaz bedeli 30.000 TL olarak gösterilmişse de, mahallinde yapılan keşif sonrası alınan 30/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda taşınmazın değerinin 950.000 TL olarak hesaplandığı, davacı tarafın taşınmazı 1.000.000 TL ye satın aldığını belirttiği ve taşınmazın değerini ödediğine dair ödeme belgeleri sunduğu, ancak bu ödeme belgelerinin taşınmaz için yapılıp yapılmadığının dosya kapsamından anlaşılamadığı, mahkemece bu yönde bir araştırma yapılmadığı, taşınmazın bedelinin bir kısmının daha önce davalı İbrahim'den satın alınan ancak davacı adına tescili yapılmayan taşınmazların bedeli mahsup edilerek ödeme olarak sayıldığının iddia edildiği ancak buna dair ödeme belgelerinin dosyaya getirtilmediği ve ödemelerin dava konusu taşınmaz için yapılıp yapılmadığı araştırılmadığı gibi, taşınmaz üzerinde dava dışı T9 lehine ipotek bulunduğu görülmekle bu ipoteğin kurulduğuna dair resmi senet ilgili tapu müdürlüğünden getirtilip ipoteğin...

        İpoteğin çerçevesini resmi senet çizeceğinden, resmi senette kararlaştırılan vadeden sonra ipotek bedelinin artırılabileceği yazılmadığından ipotek alacaklısı sözleşme hilafına bu bedelin artırılmasını isteyemez. İsteyebileceği sadece ipoteğin tesis edildiği tarihten 4 yıl sonrası için ana para ve faiz alacağından ibarettir. Her ne kadar 2981 sayılı Yasanın 9/c maddesi uyarınca kamulaştırılarak bedeli karşılığı davacıya satılan taşınmazın önceki malik tarafından açılan bedel artırımı davası sonucu fark bedelinin ortaya çıkması durumunda bu fark bedelde, davalı tarafından davacıdan istenebilir ise de, davalı idare mevcut ipoteğin fark bedelinden kaynaklanan alacağına uyarlanmasını talep edemez. Bunun için ya ek ipotek akdinin tesisi veya yeni bir ipotek akdi kurulması gerekir. Alacağın ipotek ile teminat altına alınmaması iradi olarak ödenmesine engel teşkil etmeyeceği gibi ayrı bir dava açılarak hükmen tahsiline de engel değildir....

          İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Somut olaya gelince; 05.05.1998 tarihli Encümen Kararı ile davalı yararına 1.000.000 TL. için 4 yıl süreli kanuni ipotek konulduğu görülmektedir. İpoteğin çerçevesini resmi senet çizeceğinden, resmi senette kararlaştırılan vadeden sonra ipotek bedelinin artırılabileceği yazılmadığından ipotek alacaklısı sözleşme hilafına bu bedelin artırılmasını isteyemez....

            İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Somut olaya gelince; 19.02.1998 tarihli Encümen Kararı ile davalı yararına 1.000.000 TL. için 4 yıl süreli kanuni ipotek konulduğu görülmektedir. İpoteğin çerçevesini resmi senet çizeceğinden, resmi senette kararlaştırılan vadeden sonra ipotek bedelinin artırılabileceği yazılmadığından ipotek alacaklısı sözleşme hilafına bu bedelin artırılmasını isteyemez....

              İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Somut olaya gelince; 19.02.1998 tarihli Encümen Kararı ile davalı yararına 1.000.000 TL. için 4 yıl süreli kanuni ipotek konulduğu görülmektedir. İpoteğin çerçevesini resmi senet çizeceğinden, resmi senette kararlaştırılan vadeden sonra ipotek bedelinin artırılabileceği yazılmadığından ipotek alacaklısı sözleşme hilafına bu bedelin artırılmasını isteyemez....

                İpotek, kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Somut olaya gelince; 19.02.1998 tarihli Encümen Kararı ile davalı yararına 1.000.000 TL. için 4 yıl süreli kanuni ipotek konulduğu görülmektedir. İpoteğin çerçevesini resmi senet çizeceğinden, resmi senette kararlaştırılan vadeden sonra ipotek bedelinin artırılabileceği yazılmadığından ipotek alacaklısı sözleşme hilafına bu bedelin artırılmasını isteyemez....

                  UYAP Entegrasyonu