İlk derece mahkemesinin davacı-davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması aksi takdirde indirilmesi davasının reddi yönündeki karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu olduğu kanaatine varılmakla davacı-davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması aksi halde indirilmesinin reddine dair verilmiş karara yönelik istinaf talebinin reddine, kadının yoksulluk nafakasının artırılması davasına yönelik istinaf talebinin ise mahkemece hükmedilen artış miktarı nazara alınarak artış miktarının karar tarihi itibariyle kesin karar olması nedeniyle yoksulluk nafakasının artırılması davası yönünden istinaf dilekçesinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı il...2....
Mahkemece; davacının yoksulluk nafakasının azaltılması ve kaldırılması davasının reddine, davacının iştirak nafakasının azaltılması davasının kısmen kabulü ile; daha önceden müşterek çocuk için takdir edilen 450,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 250,00 TL’ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....
GEREKÇE : Dava, davalı lehine takdir edilen yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuklar lehine takdir edilen iştirak nafakalarının kaldırılması / indirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı vekilinin süresi içerisinde kararı istinaf ederek, müşterek çocuklar yönünden iştirak nafakalarının kaldırılması veya azaltılması talebinin reddine karar verilmesinin doğru ve yerinde bir karar olduğunu, davacı tarafın talebinin reddedilmesine rağmen kendi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür....
nın dava tarihi itibariyle ergin olması ile iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden, davacının, kanun gereği kendiliğinden sona eren iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebi ile dava açmasında hukuken korunmaya değer menfaati, diğer bir ifade ile bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Diğer taraftan, kanun gereği müşterek çocuğun ergin olması ile kendiliğinden sona eren iştirak nafakası nedeniyle davacı hakkında takipte bulunması halinde dahi, davacının 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca şikayet yoluna başvurma imkanının bulunduğu, diğer bir ifade ile bir hakkın, mahkeme kararına gerek olmaksızın, başka bir yolla ve aynı ölçüde güvenli olarak elde edilebilmesinin mümkün olduğu, bu durumda o hakla ilgili olarak dava açılmasında hukuki yararın bulunmadığı açıktır....
Aile Mahkemesinin 2018/683 esas 2018/630 karar sayılı ilamı ile karar verilen 1.000 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere kaldırılmasına, müşterek çocuk Cansu için karar verilen iştirak nafakasının kaldırılması yönünden davacının davasının reddine, müşterek çocuk Cansu için karar verilen 2.000 TL iştirak nafakasının indirilmesi yönünden davacının davasının reddine karar verilmiştir. Davacı vekili; iştirak nafakasının kaldırılması aksi halde indirilmesi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinafa cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesinin davacının iştirak nafakasının kaldırılması ya da azaltılması davasının reddine dair karar ve gerekçesinin dosya kapsamı ile uyumlu, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davada; yoksulluk nafakasının indirilmesi talep edilmiş; mahkemece; yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektiren delillerin dosyaya sunulmadığı,davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü temyiz eden davacı; nafakanın indirilmesini talep etmesine rağmen mahkemece talebinin nafakanın kaldırılması olarak değerlendirildiğini, eksik inceleme ile talebinin yersiz reddedildiğini iddia ederek hükmün bozulmasını talep etmiştir. Dava; protokol ile belirlenen yoksulluk nafakasının indirilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/... hükmü uyarınca; tarafların mali durumunun değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde yoksulluk nafakasının artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
K:3 D:5 A Blok Bayraklı / İZMİR DAVANIN KONUSU : Nafanın Kaldırılması / İndirilmesi İSTİNAF KARAR TARİHİ : 07.10.2021 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİHİ : 07.10.2021 Taraflar arasındaki davada verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan incelenmesi uygun görülerek dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde özetle; "...tarafların İzmir 14. Aile Mah.nin 2014/796 E-2014/756 K. sayılı boşanma ilamı ile boşandıklarını, velayeti davalı anneye verilen müşterek çocuk ve davalı için aylık 500'er TL. iştirak ve yoksulluk nafakalarına hükmedildiğini, aradan geçen süre, artan masraf ve ihtiyaçlar sebebiyle bu miktarların yetersiz kaldığını, yoksulluk nafakasının aylık 750TL'ye, iştirak nafakasının aylık 1.000 TL'ye çıkarılmasını" talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesine davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yoksulluk nafakası yönünden kabulüne, iştirak nafakası yönünden reddine yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; daha evvel boşanma davası ile hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının aylık 200TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının 100 TL'ye indirilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece; yoksulluk nafakasının 200 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakasının indirilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080TL'ye çıkarılmıştır. Kabul edilen ve reddedilen miktarlar dikkate alındığında hüküm, temyiz eden taraflar yönünden kesin niteliktedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2015 NUMARASI : 2014/210-2015/83 Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması - yoksulluk-iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 20.10.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....