Taraflar arasındaki yoksulluk - iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile 2014 yılında boşandıklarını,müşterek çocuk olan 2008 doğumlu . velayetinin tarafına verildiğini ve boşanma neticesinde kendisi lehine aylık 100,00 TL yoksulluk,müşterek çocuk için ise aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini,aradan geçen sürede müşterek çocuk ve kendisinin ihtiyaçlarının arttığını,hükmedilen nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek,aylık 100,00 TL’lik yoksulluk nafakasının 200,00 TL’ye;aylık 150,00 TL’lik iştirak nafakasının ise 300,00 TL’ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesinin 2010/155 E. 2010/165 K. sayılı kararında hüküm altına alınan 500 TL iştirak nafakasının, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere takdiren aylık 300,00 TL'ye indirilmesine, davalı için İzmir 8. Aile Mahkemesinin 2010/155 E. 2010/165 K. sayılı kararında hüküm altına alınan 250 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere takdiren aylık 200,00 TL'ye indirilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. Diğer taraftan TMK.nun 176/4.maddesinde; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi icap eder....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması-İştirak Nafakasının Azaltılması-Anlaşmalı Protokol Hükmünün Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından protokol hükmünün kaldırılması talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 218.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 10.09.2019 (Salı)...
takdir yetkisi kapsamında...” kalmayan ve hükmün 1.fıkrasında yer alan; “...500 TL yoksulluk nafakasının aylık 200 TL azaltılarak aylık 300 TL yoksulluk nafakasının...” ifadelerinin çıkarılarak yerine “...500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 200 TL azaltılarak aylık 300 TL yoksulluk nafakasının...” ifadelerinin yazılması sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 05.11.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
yaşadığını, kadının ekonomik imkanlarının yerinde olduğunu belirterek ödemekte olduğu yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasına, bunun mümkün olmaması halinde nafakanın azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nafaka ödemesinin hakkaniyete uygun olmadığını, müşterek çocuk adına hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılması talebin kabul görmemesi halinde ise azaltılması gerektiğini, davalı taraf adına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması bu talebimizin kabul görmemesi halinde nafakanın azaltılması gerektiğini, haklı davalarının kabulüne, davalı taraf adına ödemekle yükümlü olunan yoksulluk nafakasının kaldırılması, mahkeme aksi kanaatte ise indirilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
verdiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yargıtay kararlarında da açıklandığı üzere anlaşmalı boşanmanın yoksulluk durumunun ortadan kalkması halinde yoksulluk nafakasına ilişkin ödemelerin de kaldırılması gerektiğini, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde hükmedilen yoksulluk nafakasının indirilmesi gerektiğini, buna ilişkin de Yargıtay kararlarının mevcut olduğunu, yerel mahkemece; bu hususlar hiç göz önünde bulundurulmadan, iddialarının neden kabul edilmediği yeterince gerekçelendirilmeden, iddialarına dayanak olan delillerden hiç bahsedilmeden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi gerekçeli karar hakkının da ihlali niteliğinde olduğunu, yoksulluk nafakasının ve yerel mahkeme kararının anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının aylık 700 TL artırılarak 1000 TL ye yükseltilmesine, müşterek çocuk Bahar reşit olduğundan iştirak nafakasının artırım talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı davalı vekili tarafından asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının kaldırılması karşı dava ise iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması talebinden ibarettir. İlk derece mahkemesince davacı davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi reddedilmiş, karar davacı davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, boşanma ilamıyla müşterek çocuk için hükmolunan aylık 75 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye; 150 TL yoksulluk nafakasının aylık 250 TL'ye çıkarılması talep ve dava edilmiştir.Davalı vekili cevabında; boşanma ilamıyla davacı lehine yoksulluk nafakası hükmolunmadığını ancak müvekkilinin kendisini borçlu zannederek yoksulluk nafakası ödediğini, müvekkilinin maddi durumunun kötü olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, müşterek çocuk için hükmolunan 75 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye artırılmasına karar verilmiş; davacıya kesinleşen boşanma ilamında yoksulluk nafakası hükmedilmediği gerekçesiyle davacının yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin davasının reddi yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl davada yoksulluk nafakasının arttırılması ve birleşen davada yoksulluk nafakasının kaldırılması davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı- birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı- birleşen davalı vekili; davalı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile davacı lehine aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 600,00 TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....