İrat biçiminde ödemesi kararlaştırılan iştirak nafakasının bir süre ile sınırlandırılması kanunda düzenlenmemiştir. Ancak, kanunda belirilen koşulların gerçekleşmesi halinde yoksulluk nafakası kendiliğinden kalkabileceği gibi, yine kanunda belirtilen koşullarla yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektiren sebepler ortaya çıkarsa yoksulluk nafakasının kaldırılması davası açılabilir (TMK m. 176). Eldeki davada bozmaya uyulduğu halde bozmanın gereklerine uygun olarak süre sınırlandırılması yapılmadan yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekirken, süre sınırlandırılması yaparak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 07.06.2017(Çrş.)...
Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır. Buna göre; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davacı/karşı davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, ancak davalının aldığı nafakanın cüz'i bir miktar olduğu, bu nafaka ile gelirinin toplamının ise davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı göz önünde bulundurularak karşı davadaki yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu bu talebin kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bendde açıklanan nedenle davacı/karşı davalı ...'...
kaldırılması talebi kabul görmez ise davalı için hükmedilen yoksulluk nafakasının 50,00- TL indirilmesini ,yine müşterek çocuk Esra için hükmedilen iştirak nafakasının da 50,00- TL indirilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - İştirak Nafakasının Kaldırılması ve Geriye Dönük İade Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakasının kaldırılması ve geçmiş dönemde ödenen iştirak nafakalarının iadesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılması talepleri kabul edilmiş olup, geçmişe dönük yapılan ödemelerin iadesine yönelik talebin ise reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından anılan hükme karşı yalnızca geçmişe dönük ödemelerin iade talebinin reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
için ödenen iştirak nafakasının aylık 2.000,00 TL çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile ...... Aile Mahkemesi'nin 2011/546 Esas 2012/369 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını ve kendisi için aylık 150 TL yoksulluk nafakasına, velayeti kendisine verilen 17/04/1997 tarihli müşterek ......ları ...... Karataş için ise aylık 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müşterek çocuğun 17 yaşında olup lise son sınıf öğrencisi olduğunu, kendisinin çalışmadığını, çocuğun giyim, gıda ...... ve zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamadığını beyan ederek nafakalarının artırılarak 300'er TL olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
etmesi gerektiği gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirimi taleplerinin reddiyle yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 09.10.2010 tarihinden geçerli olmak üzere 1623,85 TL olarak tespitine, iştirak nafakasının dava tarihi olan 09.10.2010 tarihi itibariyle 941 TL olarak belirlenmesine ve müktarlar üzerinden devamına gelecek yıllardaki ekim ayından itibaren nafakaların ÜFE oranında artırılmasına, boşanma ilamı ve protokolünde belirtilen ayrıca 200 TL artış oranının iptaline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre iştirak nafakasına dair kurulan hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olup, iştirak nafakası yönünden kurulan hükmün ONANMASINA,Yoksulluk nafakası üzerinden temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;176/4. maddesinde, tarafların mali durumlarının değişmesi ve hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azalatılmasına karar verilebilir hükmü getirilmiştir....
sürerek, ödeyemediği ve ödeyemeyeceği nafakaların kaldırılmasına, ve geriye dönük biriken tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakalarının ödeyemediği bölümlerinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
Dosyadaki bilgi ve belgelerden; tarafların boşanma davasındaki ekonomik ve sosyal durumları ile yoksulluk nafakasının kaldırılması davasındaki durumlarının aynı olduğu, davalının yurt dışından yardım aldığına dair bilgi ve belge olmadığı, davalının meslek sahibi olmasına rağmen gelirinin olmadığı, davalının babasından yardım almasının davacının nafaka yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı, bu nedenlerle davalının yoksulluk nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini gerektirecek nitelikte sosyal ve ekonomik durumunda değişiklik olmadığı anlaşılmaktadır. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve tüm dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacının ekonomik durumunda herhangi bir kötüleşme bulunmadığı, davalının da ekonomik durumunda herhangi bir artış ve iyileşme bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucunda davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....
DAVA Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2013 yılında boşandıklarını, boşanma kararı ile davacı kadın yararına 450,00 TL yoksulluk nafakası, çocuklar yararına ayrı ayrı 390,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacı tarafından 2018 yılında ikame edilen nafaka arttırım davasında yoksulluk nafakasının 788,00 TL`ye, iştirak nafakasının ise her bir çocuk için ayrı ayrı 450,00 TL`ye yükseltildiğini, davalının ekonomik durumundaki düzelme, ağır ekonomik koşullar ve yüksek enflasyon karşısında paranın alım gücündeki düşüşün davacı ve çocuklar yararına takdir edilen nafakanın yetersiz kalmasına neden olduğunu iddia ederek yoksulluk nafakasının aylık 1.500,00 TL`ye, çocuklar için takdir edilen nafakanın ayrı ayrı 850,00 TL`ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. II....