WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakaların niteliğine, çocuğun yaşına, eğitim durumuna ve ihtiyaç durumuna göre, mahkemece çocuk lehine takdir edilen aylık 125,00 TL iştirak nafakası miktarı düşüktür. Bu nedenle mahkemece, müşterek çocuğun ihtiyaçlarındaki değişim ve davalının gelir durumu gözetilerek Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine uygun bir iştirak nafakası takdir edilmesi gerekirdi. Ayrıca, davacı-karşı davalı kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakasındaki artış miktarının da TÜİK tarafından yayınlanan ÜFE oranının altında kaldığı gözlemlenmekte olup, tarafların gelir durumuna göre TÜİK tarafından yayınlanan ÜFE oranından takdiri uygundur. Bu nedenlerle yazılı şekilde düşük miktarda yoksulluk ve iştirak nafakası takdiri doğru görülmemiş,” gerekçesiyle bozulmuştur....

    Mahkemece; taraflar anlaşmalı olarak boşanmış olup, davacı taraf yoksulluk nafakası istemediğini bildirdiğinden davacı tarafın yoksulluk nafası isteminin reddine, müşterek çocuk ... ... Yılmaz için 1.000-TL olan iştirak nafakasının aylık 1.500-TL'ye çıkarılarak dava tarihinden baba ile kalmaya başladığı 01/06/2013 tarihine kadar davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması ve yoksulluk nafakası talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Somut uyuşmazlıkta dosya içeriğinden; ... 17. Aile Mahkemesinin 28.08.2014 tarih, 2013/895 Esas, 2014/545 Karar sayılı ilamıyla müşterek çocuk ... ...'...

      boşandıktan sonra sigortalı bir işte çalışmaya başladığını, davalının yoksulluk durumunun ortadan kalktığını ileri sürerek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasını veya aylık 100,00'er TL'ye indirilmesini talep etmiştir....

        ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2015 NUMARASI : 2014/645-2015/88 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların 2008 yılında boşandıklarını, boşanma neticesinde müşterek çocuklar İlayda ve Aslı'nın velayetinin davacı anneye verildiğini, davacı için aylık 200 TL yoksulluk ve müşterek çocuklar için aylık 150'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak nafakalarının nafaka artırım davası neticesinde aylık 200'er TL'ye yükseltildiğini, hükmedilen yoksulluk nafakası ile iştirak nafakalarının günün ekonomik koşulları ile çocukların ihtiyaçlarının artması neticesinde yetersiz kaldığını, davacının aylık 300 TL kira ödemesi...

          Aile Mah. nin 2011/216-1078 EK sayı ve 17/11/2011 tarihli ilamıyla boşandıklarını, müşterek çocuklar ... ve ...’in velayetlerinin davacı babaya verildiğini, ancak boşanma kararında nafakaya hükmedilmediğini, müşterek çocukların büyüdüğünü ve masraflarının arttığını, davalının 2011 yılından itibaren sigortalı işte çalıştığını, bugüne kadar çocuklara hiçbir maddi yardımda bulunmadığını, belirterek müşterek çocuklar ... ve ... için ayrı ayrı aylık 300,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini, iştirak nafakasının gelecek yıllarda TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artış yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            , yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılmasını, aksi halde indirim yapılmasını talep etmiştir....

              Davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; tarafların ekonomik ve sosyal durumları, gelir seviyeleri ve yaşantıları, kadın için takdir edilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Enes için takdir edilen iştirak nafakasının, takdir edildiği tarih, günün ekonomik koşulları, kadının sabit işinin ve gelirinin olmaması, müşterek çocuk Enes'in yaşı ve giderlerinin artması, kadının yoksulluk durumunun devam etmesi birlikte değerlendirildiğinde; kadının yoksulluk nafakası artırım talebinin reddi, müşterek çocuk Enes için takdir edilen iştirak nafakası artış miktarının toplanan delillere, usul ve yasaya uygun düşmediği, müşterek çocuk Enes için takdir edilen aylık nafaka artış miktarının yetersiz olduğu, ayrıca dava dilekçesinde usulüne uygun talep edilmesine rağmen müşterek çocuk için takdir edilen iştirak nafakası artış miktarına gelecek yıllar için talep gereği olumlu ve olumsuz karar verilmemesinin de hatalı olduğu anlaşıldığından; davacı kadının İlk Derece Mahkemesince verilen...

              Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, davacı lehine takdir edilen yoksulluk nafakası ile müşterek çocuklar lehine takdir edilen iştirak nafakası miktarları azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle, davacının bu iştirak ve yoksulluk nafakasına yönelik istinaf itirazlarının kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının iştirak ve yoksulluk nafakasına ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, müşterek çocuklar için aylık 250,00'şer TL iştirak nafakasına, kadın için aylık 500,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka attırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Hatice'nin velayetinin kendisine verildiğini, boşanma kararı ile kendisine 200,00 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak ve yoksulluk nafakasının günün ekonomik koşullarına göre yetersiz kaldığından, yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL’ ye, müşterek çocuğun iştirak nafakasının aylık 250,00 TL ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....

                için aylık 140 TL iştirak nafakasının, 250 TL'ye yükseltilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu