Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından tedbir nafakası yönünden; davalı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasi ile tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece davalı kadına yüklenen piyasaya borçlanarak müşterek haneye icra takiplerinin gelmesine sebep olması vakıasına davacı erkek tarafından dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında usulüne uygun olarak dayanılmadığından davalı kadına kusur olarak yüklenemeyeceğinin anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta yatırılmayan aşağıda yazılı onama harcının...

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05.11.2021 NUMARASI : 2019/898 ESAS, 2021/997 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalı ile Gaziosmanpaşa 2. Aile Mahkemesinin 2012/992 Esas 2014/550 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, lehine 100,00 TL nafakaya hükmedildiğini, nafakanın yetmediğini belirterek nafakanın 500,00 TL'ye artırılmasını talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " Davacının davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 100,00 TL'den 500,00 TL'ye çıkarılmasına, bu nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine " karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinafa konu hükmedilen nafakanın yıllık artış miktarı 5.880,00 TL’yi geçmemektedir....

    itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 4- Davacı kadının, maddi tazminat miktarına yönelik istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE, 5- Davacı kadının, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile ; Mersin 1.Aile Mahkemesi'nin 16/10/2018 tarih 2017/752 Esas 2018/743 Karar sayılı ilamının , infazda tereddüt yaratmaması amacıyla, tedbir- iştirak ve yoksulluk nafakasına ilişkin, ''Dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere velayeti anneye verilen müşterek çocuk YİĞİT ALİ KURU için aylık 200,00- TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacı anneye verilmesine, kararın kesinleşmesinden itibaren aynı miktar nafakanın İŞTİRAK NAFAKASI olarak devamına, Dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere davacı T1 için aylık 200,00- TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesinden itibaren aynı miktar nafakanın YOKSULLUK NAFAKASI olarak...

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/06/2021 NUMARASI : 2020/166 ESAS, 2021/417 KARAR DAVA KONUSU : YOKSULLUK NAFAKASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulduğundan; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların, davalının açtığı, Çerkezköy 1....

    Çocuk için iştirak nafakası verilmesi açısından: Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre çocuk lehine iştirak nafakası verilmesinin yerinde olduğu, hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları göz önüne alınarak, müşterek çocuk lehine aylık 1.000,00TL iştirak nafakasına hükmetmek gerekmiş ve davalı-davacı kadının iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kadın için tedbir- yoksulluk nafakası verilmesi açısından: Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

    Yerel mahkemece, tarafların düzenli gelirlerinin bulunmadığı, iş bulduklarında çalıştıkları, birbirlerine yakın gelirleri olduğu gerekçesi ile davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiş, tarafların istinaf kanun yoluna başvurusu üzerine, bölge adliye mahkemesince sabit gelirinin ve malvarlığının olmadığı gerekçesi ile davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakasına ilişkin itirazları kabul edilerek tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, davacı kadının diğer davalı erkeğin ise tüm istinaf talepleri esastan reddedilmiş ise de; davacı kadının malvarlığı sorgulamasında üzerine kayıtlı bir mesken, bir dükkan ve bir araç olduğu görülmektedir. Ayrıca ilk derece mahkemesince verilen kararın gerekçesinde tarafların birbirine yakın gelirlerinin olduğu belirtilmesine rağmen bölge adliye mahkemesince, davacı kadının sabit gelirinin ve malvarlığının olmadığı gerekçesi ile kadın lehine tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....

    BOŞANMAMANEVİ TAZMİNATYOKSULLUK NAFAKASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 174 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 175 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 253 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kadının açtığı boşanma davasında, davalı kocanın kesin mehil sonucu tanıklarının dinlenmemesine karar verilmiş olması kocanın daha sonra açtığı ve bu dava ile birleşen boşanma davasında delil göstermesine ve tanıklarının dinlenmesine engel değildir....

      Boşanma davası sırasında annenin, velayeti altında bulunan küçüğün menfaatine aykırı olarak ve henüz tahakkuk etmemiş (doğmamış bir alacaktan) iştirak nafakasından feragati geçersizdir. Feragate ilişkin beyanı, küçüğün ergin olacağı tarihe kadar sürecek olan nafakayı kapsamaz. İştirak nafakası her an doğup işleyen haklardandır. O halde mahkemece, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile küçüklerin ihtiyaçları nazara alınarak uygun miktarda iştirak nafakasına karar verilmesi gerekirken, yazılı ve yanılgılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 13.09.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Buna göre ilk derece mahkemesince davacının talebinden daha fazla miktarda tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru bulunmadığından davalının istinaf başvurusunun bu yönde kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

        Mahkemece; "Açılan dava; davacı ve müşterek çocuk Altay için Gaziosmanpaşa 2. Aile Mahkemesinin 2014/323 Esas ve 2014/654 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması ve evlilik dışı doğan müşterek çocuk Nazmi için iştirak nafakası istemine ilişkindir. Davacı ve müşterek çocuk Altay Yardımcı yönünden açılan nafakanın artırılması davası yönünden yapılan değerlendirmede; davacı ve davalının Gaziosmanpaşa 2. Aile Mahkemesinin 2014/323 Esas ve 2014/654 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları, müşterek çocuk Altay'ın velayetinin annesine verildiği, davacı kadın lehine 500,00.-TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk Altay lehine 250,00.-TL iştirak nafakasına hükmedildiği, bu kararın 14/10/2014 tarihinde kesinleştiği, davacı kadının eldeki dava ile nafakaların artırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır. Tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırma sonuçlarına göre; davacının ev hanımı olduğu, çalışmadığı, 350,00....

        UYAP Entegrasyonu