Davacı; davalı ile...2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/467 Esas- 2009/510 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, aynı mahkemenin 2010/635 Esas-2010/659 Karar sayılı ilamıyla davalı lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının çalıştığını, işyeri sahibi olduğunu, sosyal ve ekonomik durumunun gayet iyi olduğunu, bu nedenlerle yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, olmadığı taktirde 100 TL'ye .indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı duruşmadaki beyanında; açılan davayı kabul etmediğini, her ne kadar Medikal şirketi var ise de, şirketinin iflas aşamasında olduğunu, almış olduğu nafaka dışında herhangi bir gelirinin bulunmadığını, 2 çocuğunun olduğunu beyan etmiştir. Mahkeme; davalı lehine takdir edilen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500,00 TL'ye düşürülmesine, fazlaya ilişkin talebin reddi cihetine gitmiştir....
Davalı tarafın yoksulluk nafakasının indirilmesine ilişkin istinaf başvurusu ile ilgili olarak; Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık miktarı değerlendirilir. İlk derece mahkemesince davalı kadın için 1.500,00TL yoksulluk nafakasının 1.250,00TL'ye indirilmesi yönünde kabul edilen nafakanın yıllık fark miktarı 250,00x12= 3.000,00TL'dir. Dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 5.880,00TL olan kesinlik sınırının altındadır ve karar istinaf talebinde bulunan davalı taraf yönünden HMK'nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir. Bu nedenle davalı tarafın, yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf kanun yoluna başvurma talebinin kesin karara ilişkin olması dikkate alınarak, HMK.'nun 341/4 ve 352- (1)-b maddeleri gereğince reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl dava yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; tarafına bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye, müşterek çocuğa bağlanan aylık 250,00 TL iştirak nafakasının da artırılarak aylık 750,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
O halde mahkemece yapılacak iş; tarafların ekonomik durumlarını değerlendirerek, uyarlamayı gerektirecek nitelikte bir durumun varlığı halinde yoksulluk nafakasının indirilmesi yönünde karar vermek olmalıdır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davalının temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davada; nafaka alacaklısının yoksulluğunun ortadan kalktığı gerekçesi ile nafakanın kaldırılması, ıslah dilekçesinde ise nafaka miktarının indirilmesi talep edilmiş, mahkemece; babasının ölümü neticesinde davalıya yetim maaşı bağlandığı, kayısı bahçesinin miras kaldığı, mahkeme kararı ile davacı adına olan tapu kaydının iptal edilerek davalı adına tescil edildiği, tüm bu olaylar neticesinde davalının zenginleştiği, yoksulluğunun ortadan kalktığı kanaati ile nafakanın kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması, bu talep kabul görmez ise indirilmesi istemine ilişkindir....
K.. aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi- yoksulluk nafakasının artırılması davasına dair Büyükçekmece 1. Aile Mahkemesinden verilen 17/06/2014 günlü ve 2013/278 E. -2014/670 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 26/03/2015 günlü ve 2014/18710 E. - 2015/4991 K. sayılı ilama karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 12.690 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Bozma ilamına uyan mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı ... lehine hükmedilmiş olan yoksulluk nafakasının aylık 500 TL ye indirilmesine karar verilmiş, hükmün taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 21.01.2014 günlü ve 2014/636 E.- 2014/690 K.sayılı ilamıyla “...Ancak, dosyanın incelenmesinden, davalı eş lehine 700 TL yoksulluk nafakasının ödendiği, Yargıtay bozma kararında da, bu ödenen nafaka tutarından indirim yapılmasının belirtildiği, mahkemece 500 TL indirilmek suretiyle, aylık 500 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, ödenen 700 TL nafakadan 500 TL'nin indirilmesi durumunda, 500 TL bedelin bulunamayacağı, bu durumda hükmolunan miktarda tutarsızlık bulunduğu, bu şekilde de infaz sırasında tereddüt oluşacağı anlaşılmıştır. ...” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, davalı vekili bu defa karar düzeltme talebinde bulunmuştur....
Mahkemece; davanın kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir....
İlk derece mahkemesince davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik talebinin kısmen kabulü ile davalı kadın lehine anlaşmalı boşanma davasında yıllık %5 oranında arttırılmak kaydıyla hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle aylık 1.000,00.-TL olarak ödenmesine karar verilmiş, istinaf üzerine bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Davalı lehine ilk derece mahkemesince dava tarihinden itibaren hükmedilen ve yıllık %5 oranında arttırılmasına karar verilen yoksulluk nafakasının yıllık toplam miktarı bölge adliye mahkemesi karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 78.630,00.- TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında olup, bölge adliye mahkemesince verilen karar kesindir....
Bu haliyle davalı kadının istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 2,3,4,5 nolu bentlerinin kaldırılmasına, davacının yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....