Aile Mahkemesinin 2018/835- 2019/111 E - K kararı ile davacı lehine daha önce hükmedilen aylık 500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle aylık 650 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, her yıl yoksulluk nafakasının resmi ÜFE artış oranları ortalamasına göre resen arttırıma tabi tutulmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece takdir edilen yoksulluk nafakası miktarının az olması yönünden yerel mahkeme kararının kaldırılması istemi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; yoksulluk nafakasının arttırılması talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; "davanın kabulü ile Eskişehir 4....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL olan yoksulluk nafakasının 700,00 TL'ye yükseltilmesine ve nafaka miktarının her yıl . oranında artırılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalıdır....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 25/09/2013 NUMARASI : 2012/385-2013/708 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların 27.03.2012 tarihinde boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte davalı lehine aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının babasının ölümü ile maaş almaya başladığını, davalının yoksulluk durumunun ortadan kalktığını ileri sürerek, davalı lehine hükmedilen aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile birlikte davalı lehine hükmedilen aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"Taraflar arasındaki asıl davada yoksulluk nafakasının artırılması ve birleşen davada iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, davacı lehine 100 TL yoksulluk nafakasına ve velayeti davacıya bırakılan müşterek çocuk için 100 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müşterek çocuğun masraflarının arttığını, nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, asıl davada yoksulluk nafakasının 300 TL’ye ve birleşen davada iştirak nafakasının 300 TL’ye çıkarılmasını talep etmiştir....
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihtiyaçları ve harcamaları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının maaş gelirinin bulunması hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir. Bu nedenle davalı kadın hakkında yoksulluk nafakasının kaldırılması hakkaniyete uygun bulunmamıştır. O halde, mahkemece yapılacak işin; tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilip, nafaka takdir edilirken taraflar arasında mevcut olan denge durumu da dikkate alınarak, TMK'nun 4.maddesinde vurgulan hakkaniyet ilkesi gereğince nafaka miktarının makul bir oranda indirilmesi olması gerekirken, delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yoksulluk nafakasının kaldırılması hatalı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
Zira yoksulluk durumu, günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yaşam tarzları değerlendirilerek takdir edilmelidir. Yoksulluk nafakası ahlaki ve sosyal düşüncelere dayanır. Buna göre; mahkemece, dava tarihindeki şartlara göre davacı/karşı davalının yoksulluğunun ortadan kalkmadığı, asgari ücret sınırındaki gelirinin varlığının yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına neden olmayıp indirmeye karar verilebileceği, ancak davalının aldığı nafakanın cüz'i bir miktar olduğu, bu nafaka ile gelirinin toplamının ise davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı göz önünde bulundurularak karşı davadaki yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu bu talebin kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının kaldırılması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bendde açıklanan nedenle davacı/karşı davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, dava dilekçesinde; davalı ile 2009 yılında boşandıklarını, lehine aylık 200TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen sürede hükmedilen nafakanın yetersiz kaldığını, davalının yüksek miktar gelire sahip olduğunu belirterek, nafakanın, artırılarak aylık 1.000 TL' ye çıkartılmasına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde; konfeksiyon işleri yaptığı atolyesini borçları nedeniyle kapatmak zorunda kalabileceğini, ödeme gücü bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının Sosyal Güvenlik Kurumundan yaşlılık aylığı aldığı bir işyerinde çalıştığı ve kira geliri bulunduğu iddia edilmekte ise de dava tarihi itibari ile bunların hiçbirinin doğru olmadığını, davalının geçimini davacının ödediği yoksulluk nafakası ile sağladığını, nafakanın kaldırılmasının davalıyı zor durumda bırakacağı için nafakanın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ... .... Aile Mahkemesinin 2011/529 E 2012/402 K nolu kararı ile davalı lehine hükmedilen aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınmış olan aylık 250 TL yoksulluk nafakasının aradan geçen süre sonrası yetersiz kaldığını ileri sürerek; nafakanın aylık 700 TL'ye artırılmasını ve yıllık artış oranına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının yeniden evlendiğini, çocuğunu olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, önceki nafaka arttırım davası ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının aylık 150,00 TL'ye yükseltildiğini, kira ödediği, müşterek çocuğun büyüdüğü ve ihtiyaçlarnın artması nedeniyle nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 600,00 TL'ye ve müşterek çocuk için de iştirak nafakasının aylık 600,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, maddi durumunun iyi olmadığını, yeniden evlendiğini, çocuğu olduğunu, davacının çalıştığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....