AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/05/2022 NUMARASI : 2021/470 E 2022/480 K DAVA KONUSU : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması veya İndirilmesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalıya boşanma ilamı ve yoksulluk nafakasının arttırılması davası sonucu aylık 236 TL yoksulluk nafakası ödediğini, yoksulluk nafakası alacaklısı davalının babasından dolayı maaş almaya başladığını, sigortasız olarak çalıştığını, yoksulluğun kalktığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını veya indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları ayrıntılı olarak araştırılıp, Sosyal Güvenlik Kurumuna ve davalının çalıştığı kuruma yazılacak müzekkereler ile tarafların aylık gelirleri belirlendikten sonra; davalının elde ettiği gelir ile aylık nafaka toplamının davalıyı yoksulluktan kurtarıp kurtarmadığı ve bu suretle yoksulluk nafakasının kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı; yine, çoğun için de az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının elde ettiği gelire göre yoksulluk nafakasının hakkaniyete uygun bir miktara indirilmesi gerekip gerekmediği hususları değerlendirilerek, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davalının ve müşterek çocukların ihtiyaçları, davacının ödeme gücü gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı eş yönünden yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, müşterek çocuklar Ceren ile Ceyda adına hükmedilen ayrı ayrı 200,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık ayrı ayrı 100,00 TL ye düşürülmesine karar verilmiş, hüküm iştirak nafakasının indirilmesi nedeniyle davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Yoksulluk nafakasının 500.TL.ye yükseltilmesine, öte yandan davalı karşı davacı tarafından açılan nafakanın kaldırılması ya da indirilmesi davasının ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.TMK'nun 176/3. maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır.Davacı enflasyon nedeniyle paranın alım gücünü kaybettiğini ileri sürerek yoksulluk nafakasının artırılmasını istemiştir....
Oysa davalı kadının mali durumunda, çalışmaya başlaması ile yoksulluk nafakasının hükmedildiği duruma göre yoksulluğu azaltacak oranda iyileşme olmuştur.Bu durumda mahkemece yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin azaltılması istemini de içermesi nedeniyle değişen duruma göre miktarın ileride yeniden değerlendirilebileceği de düşünülerek, hakkaniyet oranında indirilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf isteminin incelenmesinde; Dava konusunun davalı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması, müşterek çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının ise azaltılması talebine ilişkin olduğu; Mahkemece, "Davacının yoksulluk nafakasına ilişkin davasının KISMEN KABULÜ ile mahkememizin 2018/1031 Esas ve 2018/935 Karar sayılı 25/01/2019 kesinleşme tarihli ilamı ile davalı kadın için hükmedilen ve ÜFE oranında artışına karar verilen yoksulluk nafakasının iş bu dava tarihi olan 07/02/2022 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 750,00 TL'ye indirilmesine, nafakanın kesinleşmesinden itibaren her yıl ÜFE oranında artırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davacının iştirak nafakasının indirilmesi davasının REDDİNE, " karar verildiği ve anılan hükme karşı davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 6763 sayılı yasa ile değişik HMK. 341. maddesinin 2...
Maddelerindeki yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi şartlarının gerçekleşmediği,karşı davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin isabetli bulunmadığı,dairemizce karşı davanın reddi şeklinde yeniden hüküm kurulmasının uygun olacağı,davacı-davalı kadının karşı davaya yönelik istinaf başvurusunun yerinde olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır....
Aile Mahkemesi'nin 29/06/2007 Tarih ve 2007/349 Esas 2007/334 sayılı kararı ile hükmedilen yoksulluk nafakasının yıllık 100.000 Dolar, (aylık 8.333,3 dolarının) takdiren dava tarihindeki kur değeri dikkate alınarak dava tarihinden itibaren aylık 6.333 Dolar karşılığı 18.000 TL’ye indirilmesine ve her ay 18.000 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak kadına verilmesine şeklinde hüküm kurulmuştur....
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, davalı için bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuklar için ayrı ayrı bağlanan aylık 200,00'er TL iştirak nafakasının indirilmesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılmaması gerektiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık konusu, davalının asgari ücretle çalışması nedeniyle davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması gerekip gerekmediği konusundadır. TMK’nun 176/3.maddesi uyarınca; irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır....