Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Tüm bu bilgiler ışığında somut olay irdelendiğinde; artırımı talep edilen yoksulluk nafakasının 20.04.2021 tarihinde kesinleşen boşanma ilamı ile belirlendiği, İlk derece mahkemesince davacının yoksulluk nafakasının artırım talebinin kadının çalışıyor olması ve gelir elde talebin reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizliğin bulunmadığı anlaşılmıştır....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 176. maddesinin birinci fıkrasında, yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından iştirak nafakasının miktarı ile yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının iştirak nafakasının miktarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece davacı kadının çalışıyor olması gerekçesiyle kadının yoksulluk nafakası (TMK m. 175) talebinin reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı kadının asgari ücretin de altında bir geliri olduğu anlaşılmaktadır....

      Aile mahkemesinin 2015/957 Esas-2017/289 Karar sayılı ilamı ile belirlenen aylık 2.400,00- TL iştirak nafakasının iş bu dava tarihinden itibaren aylık 2.100,00- TL arttırılarak toplam aylık 4.500,00- TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine , Karşı davada yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın kabulüne, davacı kadın eş lehine Bakırköy 1.Aile Mahkemesinin 2010/979 Esas - 2012/322 Karar sayılı ilamı ile belirlenen 1.000,00- TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının işbu dava tarihinden itibaren kaldırılmasına, karar verilmiştir. Davacı vekili, iştirak nafakasının artırım miktarının az olması, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi, yoksulluk ve iştirak nafakası davaları arasında bağlantı olmamasına rağmen ayırma talebi reddedilerek davaların birlikte görülmesinin yasaya uygun olmadığı yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

      Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; tarafların ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/307 E-2007/431 K.sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma sonucunda mahkemece tasdik edilen protokol ve kurulan hüküm gereği davalı için aylık 6.000 TL yoksulluk nafakası ödenmesine ve bu nafakanın her yıl TÜFE oranında artırılmasına, velayeti anneye bırakılan müşterek çocuklar için yıllık 12.500’er TL den toplam 25.000 TL’nin her yıl Temmuz ayında ödenmesine ve her yıl TÜFE oranında artırılacağının hüküm altına alındığı, aradan geçen zaman içinde yoksulluk nafakasının 7.021,80 TL, iştirak nafakasının da yıllık toplam 29.750 TL’ye ulaştığını, kendisinin ve sahibi olduğu şirketin ekonomik kriz nedeniyle gelirinin azaldığını, davalının ise kira gelirlerinin olduğu, boşanmadan sonra emekli maaşı bağlandığı ve sabit maaşlı bir işte çalıştığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını...

        Mahkemece; asıl davada, karşı davacının 01/02/2016 tarihinde evlenmesi nedeniyle yoksulluk nafakasının azaltılması talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına , iştirak nafakasının azaltılması talebinin reddine; karşı davada, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, iştirak nafakasının aylık 350.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar- karşı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir . 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Türk Medeni Kanunu'nun 327/1. maddesinde; Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1. maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, 2002 yılında hükmolunan 70 TL yoksulluk nafakasının 600.TL'ye çıkarılmasını talep etmiştir....

            Davalı-karşı davacı (erkek) vekili istinaf dilekçesinde, Esin'in de velayetinin babaya verilmesi gerektiğini, davacı kadının yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmadığını belirterek kararın kaldırılmasına, karşı davanın tümden kabul edilmesine, Esin'in velayetinin babaya verilmesine aksi takdirde Esin için ödenen iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye indirilmesine, davacı-karşı davalı kadın için ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava, iştirak nafakasının arttırılması, karşı dava; iştirak nafakasının azaltılması, yoksulluk nafakasının kaldırılması, velayetin değiştirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince asıl davada iştirak nafakalarının ayrı ayrı aylık 200,00'er TL artış talebi reddedilmiştir....

            Aile Mahkemesinin 2020/619- 2021/429 E-K sayılı kararı ile davacı kadın yararına takdir edilen aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak üzere aylık 250,00 TL artırılarak toplam 750,00 TL yoksulluk nafakasının, müşterek çocuk yararına hükmedilen aylık 400,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden başlamak üzere aylık 400,00 TL artırılarak toplam 800,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, hükmedilen nafakaların yüksek olduğunu, kararın lehine kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; Yoksulluk ve İştirak nafakasının arttırılması talebine ilişkin olup, İlk derece mahkemesince verilen karara karşı; davalı taraf; hükmedilen miktar hükmün tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/787 Esas 2016/129 Karar sayılı ilamı ile hükmolunan aylık 270,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 215,00 TL arttırılmak suretiyle 485,00 TL yoksulluk nafakasının her ay davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı Emin Kumru'nun davasının REDDİNE, karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılardan T2 vekili kararı, reddedilen yardım nafakası yönünden istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk nafakasının artırımı ve yardım nafakası isteminden ibarettir. İlk Derece Mahkemesince davacı kadının yoksulluk nafakası artırım talebi kısmen kabul edilmiş, cari aylık 270,00 TL olan nafaka 215,00 TL artırılarak aylık 485,00 TL'ye yükseltilmiştir. Yoksulluk nafakasının artırım kararına karşı taraflar istinaf yoluna başvurmamışlardır. Bu itibarla yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....

            UYAP Entegrasyonu