Aile Mahkemesinin 02/03/2022 tarih, 2020/453 esas ve 2022/167 karar sayılı kararının HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve yerine aşağıdaki şekilde YENİ HÜKÜM TESİSİNE; "1- Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi talebinin ayrı ayrı REDDİNE, 2- Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının azaltılmasına ilişkin talebinin KISMEN KABULÜ ile, Antalya 4....
Dosya kapsamından; tarafların 01.09.2010 tarihinde kesinleşen kararla boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı/karşı davalı lehine 300 TL yoksulluk nafakasına karar verildiği, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan yaklaşık beş yıllık süre geçtiği, davacı/karşı davalının çalışmadığı; davalı/karşı davacının ise polis memuru olup 2.869 TL aylık aldığı, yeniden evlendiği, bu evlilikten bir çocuğu olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu iddia ve ispat edilmemiştir. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içinde artırılması talep edilen yoksulluk nafakasının hükmedildiği .... Aile Mahkemesi'nin 2010/71 E. - 2011/202 K. sayılı boşanma dosyasına rastlanılamamıştır. Sözü geçen dosyanın dosyasına konulması ve ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi...
Mahkemece; nafakaların bağlandığı tarihten sonra davacının iş değişikliği olduğu ve şu anda aylık net 958 TL gelir elde ettiği, davacının ekonomik ve sosyal durumunun değiştiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren yoksulluk nafakasının aylık 250 TL ye, iştirak nafakalarının aylık 200' er TL ye indirilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, mümkün olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. ./.. -2- TMK.nun 176/4.maddesinde; Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir. Yasanın bu hükmü gözetildiğinde; nafaka miktarının değiştirilmesi yada kaldırılması isteklerinin, gelişip değişen şartlar ve hakkaniyet çerçevesinde değerlendirilmesi icap eder....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre, olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Dosya kapsamından, Siirt Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2010/601 Esas, 2010/1206 Karar sayılı ilamı ile davacı lehine aylık 130,00 TL yoksulluk nafakası takdir edildiği ve yoksulluk nafakasının her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Somut olayda; davacı dava dilekçesinde; Siirt Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2010/601 Esas, 2010/1206 Karar sayılı ilamı ile kendisi lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının artırılmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, masrafların arttığını, paranın alım gücünün azaldığını ileri sürerek aylık 100 TL olan yoksulluk nafakasının 300 TL'sına, aylık 200 TL olan iştirak nafakasının 500 TL'sına yükseltilmesine ve nafakaların her yıl artması için oran belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir ....
Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek, iştirak nafakasının 200TL'ye yoksulluk nafakasının ise aylık 400,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK'nun 175.maddesine göre; "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. 176/4.maddesinde ise; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." denilmektedir....
Mahkemece; davacı için aylık bağlanan 150,00 TL yoksulluk nafakasının takdiren 150,00 TL artırılması ile, yoksulluk nafakasının aylık 300,00 TL olarak devamına, müşterek çocuk Eda için, aylık bağlanan 125,00 TL iştirak nafakasının, takdiren 100,00 TL artırılması ile, aylık 225,00 TL iştirak nafakası olarak nafakanın devamına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK. nun 176/4.maddesine göre de; tarafların, mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 01/04/2014 NUMARASI : 2012/515-2014/213 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve artırılması davasının yapılan yargılama sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davacı-birleşen dosya davalısı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının 175.00 TL yoksulluk nafakası ödediğini, davalının ise çalıştığını belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile davanın reddini istemiş, davalının açmış olduğu yoksulluk nafakasının 500.00 TL ye yükseltilmesi talebini içeren dava ise bağlantı nedeni ile bu dava ile birleştirilmiş ve yargılama birlikte sürdürülmüştür....
olarak ileri sürülen mal rejimi ile ilgili davanın henüz devam etmesi karşısında sonucu ne olacağı bilinmeyen bir davanın salt görülüyor olmasının yoksulluk nafakasının kaldırılmasını yada indirilmesini gerektirmeyeceği, Diğer reşit çocuk için yardım nafakası olarak hükmedildiği belirlenen miktarın davalının yoksulluk nafakasının esasını ve miktarı etkileyecek nitelikte olmadığı, Böylece gerçekleşen durum, mevcut malvarlığı, Takbis raporu, ihtiyaç ve gelirler, TMK.4 ncü maddesi birlikte değerlendirildiğinde mahkemece yeterli-denetime açık-hükme elverişli-dosya kapsamına uygun şekilde davanın reddedilmesinde usul ve yasaya aykırılıktan bahsedilemeyeceği, davacı başvurusunun yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....