O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile talebin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi hukuk dairesinin kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesinin kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 28.06.2021 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, davalıya aylık 200 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının bir işe girip çalıştığını belirterek; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, kaldırılmadığı takdirde 50 TL ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4.maddesi gereğince; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ...’in yayınladığı..oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasındaki önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların, 1....
Davacı dava dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan aylık 100 TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek, 600 TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini dilemiş, karşı davasında ise davacının boşanma sonrasında zenginleştiğini, kendisinin maddi durumunun kötüleştiğini belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; nafakanın arttırılması davasının kısmen kabulü ile, davacı kadının halen almakta olduğu 100 TL yoksulluk nafakasının 350 TL'ye yükseltilmesine, öte yandan nafakanın kaldırılmasına ilişkin karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; ... Aile Mahkemesinin 2009/145 Esas ve 2009/365 Karar sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 325,00 TL’ye çıkarıldığını, geçen süreçte davalının ekonomik durumunun iyileştiğini, nafakanın yetersiz kaldığını belirterek yoksulluk nafakasının 650,00 TL’ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; yeniden evlendiğini, bir çocuğu olduğunu, geçim sıkıntıları yaşadığını, mevcut nafakayı dahi ödemede zorluk çektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde davacının ekonomik krize girdiğini, borç batağında olduğunu belirterek aylık 500.00.-TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının ekonomik darlıkta bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir . Mahkemece davanın kısmen kabulüne, yoksulluk nafakasının aylık 400.00.-TL ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir ....
Mahkemece; 400,00 TL yoksulluk nafakasının 200,00 TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İBK.'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, karşı dava ise yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması isteklerine ilişkindir. Karşı dava bakımından verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiştir. İlk derece mahkemesince iştirak nafakası alacaklısının velayet hakkı sahibi olduğu, çocuklara dava yöneltilmesinin HMK 'nın 114/1- d maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle davacı-davalı erkeğin iştirak nafakasının kaldırılmasına ilişkin talebi usulden reddedilmiş ise de dava dilekçesinde davanın çocuklara velayeten davalı-davacı anneye karşı açıldığı gözetildiğinde davanın çocuklara karşı açıldığını kabul eden ilk derece mahkemesinin görüşüne katılmak mümkün değildir....
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ihtiyaçları ve harcamaları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı-karşı davacı kadının maaş gelirinin bulunması, hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez ise de; bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir....
Mahkemece; davacı-davalı kadının davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, davalı-davacı erkeğin karşı davasının reddine, karar verilmiştir. İSTİNAF : Karar, davalı-davacı erkek vekili tarafından, karar ile gerekçe arasında çelişki bulunduğu, gerekçede dosya kapsamına uygun olmayan gerekçeler yazıldığı, kadının nafakaya ihtiyacı bulunmadığı gibi erkeğin de nafaka ödeme gücü olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesi, talepli olarak istinaf edilmiştir. Davacı-davalı kadın tarafından istinaf başvurusuna cevap verilmemiştir. GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise yoksulluk nafakasının artırılması davasıdır. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....