Davacı dava dilekçesinde; boşanma davasında hüküm altına alınan aylık 100 TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığını ileri sürerek, 600 TL'ye artırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesi ile; davanın reddini dilemiş, karşı davasında ise davacının boşanma sonrasında zenginleştiğini, kendisinin maddi durumunun kötüleştiğini belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece; nafakanın arttırılması davasının kısmen kabulü ile, davacı kadının halen almakta olduğu 100 TL yoksulluk nafakasının 350 TL'ye yükseltilmesine, öte yandan nafakanın kaldırılmasına ilişkin karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı (karşı davacı) vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....
-TL yoksulluk nafakasının dava tarihindin itibaren geçerli olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine, müşterek çocuk için takdir edilen 500,00.-TL iştirak nafakasının 1.000,00.-TL arttırılması suretiyle 1.500,00.-TL iştirak nafakasının dava tarihinden müşterek çocuğun reşit olduğu 08/10/2019 tarihine kadar geçerli olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davanın kabulü ile; Bor Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/54 Esas 2021/48 Karar sayılı kararı ile müşterek çocuklar için hüküm altına alınan aylık 100,00 er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 200,00 er TL artırılmak suretiyle aylık 300,00 er TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Bor Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/54 Esas 2021/48 Karar sayılı kararı ile davacı için hüküm altına alınan aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 550,00 TL artırılmak suretiyle aylık 900,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece davacı lehine hükmedilen nafakaların yüksek olduğunu, müvekkilinin ekonomik durumunun iyi olmadığını bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; sözkonusu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Uyuşmazlık yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir . TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkeme davacının yoksulluk nafakasının arttırılmasına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile, Kayseri 5.Aile Mahkemesinin 2017/442 Esas 2017/706 Karar sayılı ve 04/10/2017 tarihli kararı ile, davacı için aylık 400,00 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) dava tarihinden itibaren aylık 600,00 TL arttırılmasına, toplamda davacı kadın için aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen yoksulluk nafakasının her yıl TÜİK tarafından açıklanan TÜFE oranında arttırılmasına, davacının iştirak nafakasının arttırılmasına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile, Kayseri 5.Aile Mahkemesinin 2019/2 Esas 2019/160 Karar sayılı ve 26/02/2019 tarihli kararı ile, tarafların müşterek çocukları Altuğ ve Nisa'nın her biri için ayrı ayrı aylık 400,00'er TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile), dava tarihinden...
Mahkemece; yapılması gereken aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 20/11/2008 tarihinden itibaren davacı kadına ... tarafından maaş bağlanan tarih olan 01/09/2009 tarihine kadar yoksulluk nafakasının TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılması ve böylece tarafların arasındaki önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunması gerekirken, 250,00 TL'lik yoksulluk nafakasının TUİK tarafından her yıl yayınlanan ÜFE oranında arttırılmasına, dava tarihinden geçerli olmak üzere davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde hüküm tesisi hem infaza elverişli bir miktarın belirlenip karar altına alınmaması aynı zamanda da lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hakkı ihlal eder şeklinde (davacı kadına ... tarafından maaş bağlanan tarih olan 01/09/2009 tarihine kadar) hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk Yunus için hükmedilen aylık 100 TL iştirak nafakasının 150 TL daha artırılarak aylık 250 TL'ye çıkartılmasına; davacı için hükmedilen aylık 125 TL yoksulluk nafakasının, 125 TL artırılarak aylık 250 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiştir. Mahkemece; kısa kararda; davacı için daha önce hükmedilen 125 TL yoksulluk nafakasının aylık 125 TL artırılarak 250 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk için daha önce hükmedilen 100 TL iştirak nafakasının aylık 150 TL artırılarak 250 TL'ye yükseltilmesine, iştirak ve yoksulluk nafakalarının bundan sonra her yıl üretici fiyat endeksi oranında artırılmasına karar verilmiş; gerekçeli kararda ise, her yıl üretici fiyat endeksi oranında artırılmasına ilişkin bir karar verilmemiştir....
ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2014 NUMARASI : 2013/609-2014/239 Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ile davalı vasisi tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili ile davalının 27.02.2009 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, boşanma kararı ile müvekkili lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, ancak aradan geçen sürede paranın satım alım gücünün düştüğünü, müvekkilinin ise geçimini zorlukla sağladığını ileri sürerek; yoksulluk nafakasının 2.000 TL ye yükseltilmesini talep etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE : Dava, TMK'nın 176/4. maddesi gereğince yoksulluk nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. TMK'nın 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına veya azaltılmasına karar verilebilir. Dosya incelendiğinde; Batman Aile Mahkemesi'nin 25.12.2018 kesinleşme tarihli 2016/474 E. ve 2017/614 K. sayılı kararı ile tarafların boşanmalarına karar verilerek kadın lehine aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İZMİR 3.AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/03/2014 NUMARASI : 2013/756-2014/221 Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; aylık 150.00'şer TL olan iştirak ve yoksulluk nafakasının yetersiz olduğunu belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 750 TL'ye, iştirak nafakasının ise 500 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; 150'şer TL olan yoksulluk ve iştirak nafakası 175 TL artırılarak ayrı ayrı 325 TL'ye yükseltilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....