WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" bu itibarla asgari ücret düzeyinde gelir sahibi olmanın yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir. Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Mahkemece, davalının babasından kalan maaşının ve taşınmazlarının bulunduğu, belirtilerek davacı tarafından davalıya ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş ancak davalıya miras kalan taşınmazların değeri tespit edilmemiştir....

    nafakası isteminin kısmen kabulü ile davacı kadın lehine aylık 200 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş, Dairemizce bu yöne ilişkin davalı erkeğin temyiz talebinin reddi ile hükmün yoksulluk nafakası yönünden onanmasına karar verilmiştir....

      Türk Medeni Kanunu'nun 176. maddesi gereğince "Nafaka alacaklısının evlenme olmaksızın, fiilen evliymiş gibi yaşaması" yoksulluk nafakasının kaldırılması sebebidir. Ortada yoksulluk nafakasının kaldırılması koşulları varken yoksulluk nafakasına hükmetmek yasanın amacına uygun olamaz. Bu durumda davacı kadın yararına yoksulluk nafakası verilmesi koşulları oluşmamıştır. Bu sebeple mahkemenin davacı kadının ağır kusurlu olduğuna yönelik belirleme ve yoksulluk nafakasının reddi yönündeki gerekçesi yerinde değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, sonuç itibariyle doğru olan hükmün kusur belirlemesine ilişkin gerekçesinin ve yoksulluk nafakasının reddine ilişkin gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK m. 438/son)....

        Davacı, davalıdan 2010 yılının Kasım ayında boşandığını, boşanma davasında yoksulluk nafakası istediği halde talebi ile ilgili karar verilmediğini, temyiz süresi geçtikten sonra durumu fark ettiğini beyan ederek, aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasının hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.Davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı halde duruşmalara gelmemiş, açılan davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, davacı kadının boşanma davasında yoksulluk nafakası hakkında olumlu karar verilmediği halde hükmü temyiz etmeyerek kesinleştirdiğini, bu şekilde yoksulluk nafakası talebinden zımnen feragat ettiği gerekçesiyle davanın feragat nedeniyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacının davalı aleyhine boşanma davası açtığı bu davada eşinden aylık 600 TL yoksulluk nafakası da istediği, mahkemece tarafların boşanmalarına, boşanmada davalı kocanın kusurlu olduğu anlaşıldığından 8.000 TL maddi 4.000 TL manevi tazminatın davacı kocadan alınarak davacıya verilmesine...

          O halde davalı-karşı davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki; ilk incelemede bu yön gözden kaçtığından davalı-karşı davacının bu kısma ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulüne, dairemiz ilamının yoksulluk nafakasının bozulmasına ilişkin bölümünün kaldırılmasına hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle yoksulluk nafakası yönünden de onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

            Yine asgari ücret seviyesinde gelire sahip olunması yoksulluk nafakası bağlanmasına engel olmadığı belirtilmiştir.Bu durumda, davalı kadının aldığı maaş ile birlikte yoksulluk nafakası toplamının dava tarihi itibariyle ekonomik şartlara göre onu yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmadığı sabittir. Ancak, davacının gelir durumu dikkate alındığında ve davalının devamlılığı belli olmayan bir işten asgari ücret alması ödenecek yoksulluk nafakasının miktarının tayininde etkisi olmalıdır. Mahkemece, yoksulluk nafakasından TMK.nun 4.maddesi gereğince bir miktar indirim yapılması gerekirken, tamamen kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir....

              Davalı taraf hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası miktarının yüksek olduğunu, birleşen dosyadaki yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin ve fazladan ödenen yoksulluk nafakasının iadesi talebinin reddinin de hatalı bildirerek kararı istinaf etmiştir....

              Önemle belirtilmelidir ki, asgari ücretle çalışılıyor olması, yoksulluk nafakası bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu değildir. Aldığı ücret kendisini yoksulluktan kurtarmayacak ve insanca yaşayıp geçinme olanağı sağlayamayacak düzeyde olan eş de, diğer koşulları varsa yoksulluk nafakası isteyebilir. O halde, yerel mahkemenin karşı davacı kadın lehine yoksulluk nafakası hükmedilmesi gerektiğine ilişkin direnme kararı yerindedir. Ne var ki, mahkemece hükmedilen yoksulluk nafakası miktarına yönelik diğer temyiz itirazları Özel Dairece incelenmemiştir. Dosyadaki tüm deliller incelenerek bu konuda bir karar verilmek üzere dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, yoksulluk nafakası hükmedilmesi gerektiğine ilişkin direnme uygun olup, nafaka miktarına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 2.HUKUK DAİRESİNE gönderilmesine, 7.7.2010 tarihinde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi....

                olduğunu, davalının Antalya merkezde iki adet arsası bulunduğunu, yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmayan davalıya yıllardır yoksulluk nafakası ödediğini, davacının ise aylık 800,00 TL emekli maaşı aldığını belirterek, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl yoksulluk nafakasının arttırılması/karşı yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı/karşı davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile boşandıklarını, bu boşanma ile kendisine aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, ancak halen çalışmadığını, gelir getiren herhangi bir menkul ve gayrimenkulünün de bulunmadığını, davalının ise polis memuru olarak görev yaptığını ve yurt dışı görevleri nedeni ile oldukça yüksek bir gelire sahip olduğunu, nafakanın hükmedilmesinin üzerinden beş yıl geçtiğini belirterek, dava tarihinden itibaren aylık 800,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, takdir edilecek...

                    UYAP Entegrasyonu