WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı kadının boşanmaya sebep olan olaylarda kusuru bulunmadığı, aylık düzenli geliri ve mal varlığı olmadığı, boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından TMK 175.madde gereğince kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesi doğrudur. İştirak nafakası ve yoksulluk nafakası miktarları da tarafların dosyaya yansıyan sosyal ekonomik durumu ve hakkaniyete uygundur. Davacı kadın, dava dilekçesinde nafakalar yönünden ÜFE/TEFE oranında yıllık artış talep etmiş olup, mahkemece talebi aşar şekilde ÜFE artışına hükmedilmiştir. Bu haliyle davalı erkeğin iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası verilmesi ve miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine, yıllık artış oranına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 7 ve 8.bentlerindeki "her yıl ÜFE oranında artırılmak kaydıyla" ibaresinin kaldırılmasına, iştirak ve yoksulluk nafakalarının her yıl ÜFE/TEFE ortalaması oranında artırılmasına karar verilmiştir....

Aile Mahkemesi'nin 2018/1031 Esas sayılı dosyası ile iştirak nafakasının artırımı davası açıldığı, mahkemenin 17/09/2019 tarih, 2019/688 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının aylık 350,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, davacı tarafından davalı kadın için bağlanan yoksulluk nafakasının kaldırılmasının ve fazla ödenen nafaka miktarının istirdatının talep edilidği, ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden hukuki yarar yokluğundan reddine, yoksulluk istirdatına ilişkin davasının ise reddine karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararının usulüne uygun olarak taraflara tebliğ edildiği, davacı tarafça verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf kanun yoluna başvurulduğu, tüm dosya kapsamına göre davacı kadın tarafından Adana 5....

Davalı vekili katılma yoluyla istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakası talebinin tamamen reddedilmiş olmasına rağmen lehlerine vekalet ücreti verilmemiş olmasının doğru olmadığını belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakası talebi ile müşterek çocuklar lehine iştirak nafakasının artırılması talebi niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının velayet talebinin reddine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Velayet ve iştirak nafakası yönüyle ret kararını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Açılan dava, velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....

Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; tarafların boşanması sonucu davalı Nagehan lehine yoksulluk nafakasına, diğer davalı müşterek çocuk Ahmet için iştirak nafakasına hükmedildiği, nafakaların kaldırılmasına ilişkin eldeki davanın 07/12/2021 tarihinde açıldığı, dava açılmadan önce davalı Nagehan'ın 29/04/2021 tarihinde resmi evlilik yaptığı, evlilik tarihi itibariyle TMK'nun 176/3.maddesi uyarınca yoksulluk nafakasının kendiliğinden sona erdiği, yine müşterek çocuk Ahmet 02/02/2002 doğumlu olup, dava tarihi itibariyle reşit bulunduğu ve velayet kararıyla birlikte hükmedilen iştirak nafakasının da reşit olduğu tarih itibariyle kendiliğinden sona erdiği, eldeki davanın sadece kadının evlenmesine bağlı yoksulluk nafakasının, çocuğun reşit olmasına bağlı iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkin olduğu, bu nafakaların kendiliğinden sona ermesinden sonra nafaka ödenmeye devam edildiği şeklindeki istinaf başvurusunun davanın konusu dikkate alındığında...

nın her biri için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen zamanda davalının çalışmaya başladığını, müvekkilinin ise işsiz olduğunu, bu nedenle davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ile müşterek çocuklar lehine bağlanan nafakaların her bir çocuk için 200 TL 'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı-birleşen dava davacısı; açılan davayı kabul etmediğini, davanın reddi ile ... 1.Aile Mahkemesi'nin 2011/116 Esas ve 2013/286 karar sayılı ilamı ile davalı için 300.00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk ile 2006 doğumlu ..., 2010 doğumlu ....'nın herbiri için 250 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, bu nedenle yoksulluk nafakasının 1.500 TL'ye, iştirak nafakasının müşterek çocuk ... için 1.250 TL, .... için 1.000 TL 'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....

    Anılan bu karar ile boşanma kararı ile birlikte 1.000 TL olarak belirlenen iştirak nafakalarının 750'şer TL'ye, boşanma kararı ile birlikte 1.000 TL olarak belirlenen yoksulluk nafakasının 1.000 TL'ye indirildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece yoksulluk nafakasının indirilmesi talebi kısmen kabul edildiğinden; yoksulluk nafakasının 1.000 TL'den 1.000 TL'ye indirilmesine karar verilmesinin maddi hata içerip içermediği anlaşılamamış; bu talep kabul edildiğinden yeni yoksulluk nafakasının 1.000 TL'den az takdir edilmesi gerektiği, aksi takdirde bu talep reddedilecek ise mahkeme kararındaki gerekçe ile hüküm fıkrasının çelişeceği, bu karışıklığın çözülmesi gerektiği anlaşılmıştır. İlk takdir edilen yoksulluk nafakası miktarı ile bu dava ile indirilen yoksulluk nafakası miktarı aynı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir.Mahkemece; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/546 Esas ve 2015/86 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 150,00- TL. yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 350,00- TL. artırılarak aylık 500,00- TL. yoksulluk nafakasının davalı-karşı davacı T2 alınarak davacı-karşı davalı T1 verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı dava yönünden müşterek çocuk Seval Serçe'nin reşit olduğu 17/09/2021 tarihinde iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden iştirak nafakasının kaldırılması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı-karşı davalı T1 lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....

      Davada, boşanma kararı ile davalı kadın lehine bağlanan 200 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının davacının işten çıkarılması nedeniyle indirilmesine karar verilmesi istenilmiş, son celsede nafakanın kaldırılması istenilmiştir. Davalı hem kendi, hem de müşterek çocuk için tayin edilen nafakanın, davacının tazminat ödeyeceği bu nedenle ödeme gücü kalmayacağı için kaldırılmasını kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davalı için tayin edilen aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Tuğrul için tayin edilen aylık 100 TL iştirak nafakasının tarafların sulhleri doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 17.11.2009 tarihli celsede davacı, davalı ile anlaştığını ileri sürerek çocuğu ve davalının nafakasının kaldırılmasını istemiştir....

        150 TL ve yoksulluk nafakasının ise 100 TL'ye yükseltildiğini, müşterek çocuğun 17 yaşına girdiğini, liseye gittiğini, masraflarının arttığını, sınava hazırlandığını, pandeminin etkisiyle pahalılık ve enflasyon ile paranın satın alma gücünün düştüğünü, müvekkilinin ve oğlunun maddi olarak zor zamanlar geçirdiğini beyanla iştirak nafakasının aylık 1.500,00 TL'ye, yoksulluk nafakasının aylık 1.250,00 TL'ye yükseltilmesini talep ederek dava açmıştır....

        UYAP Entegrasyonu