R.. aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi; iştirak nafakasının indirilmesi davasına dair Bakırköy 12. Aile Mahkemesinden verilen 18.03.2014 günlü ve 2013/311 E.- 2014/200 K. sayılı hükmün Onanması hakkında dairece verilen 13.01.2015 günlü ve 2014/12368 E.- 2015/537 K. sayılı ilama karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 12.690 TL'ye çıkartılmıştır....
Davalının çalıştığı işin sabit ve güvenceli bir iş olmaması, davacının ise özel bir hastanede kardiyolog olarak çalıştığı, maddi durumu itibariyle davalıya nazaran çok daha iyi bir durumda olması nedeniyle, yoksulluk nafakasının kaldırılması şartlarının gerçekleştiğinden söz edilmesi olanaklı bulunmamaktadır. Ne var ki, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi içinde indirme talebinin de olduğu kabul edilerek (çoğun içinde azında bulunduğu gözetildiğinde) yoksulluk nafakası tümüyle kaldırılmayıp hakkaniyet ölçüsünde indirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı vekili dava dilekçesinde, boşanma kararı ile davalı kadına 300 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklara 150'şer TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, boşanma kararından sonra davacının asgari ücretle çalışmaya başladığını, gelirinin azaldığını, yeniden evlendiğini belirterek yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasını, bu olmadığı taktirde yoksulluk nafakasının 300 TL'den 100 TL'ye, iştirak nafakasının 150'şer TL den 75'er TL'ye indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacının ekonomik durumunun boşanma davası sırasında nasılsa şimdide aynı olduğunu, çocukların giderlerinin arttığını beyan etmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 300 TL'den 100 TL'ye, iştirak nafakasının 150'şer TL den 100'er TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Davada, davacının gelirinin azalması nedeniyle, boşanma kararı ile hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığında indirilmesi talep edilmektedir....
Somut olayda, boşanma davası ve yoksulluk nafakasının artırımı davası sırasında davacının çalıştığı, davalının ise çalışmadığı, davalının yoksulluk nafakasının artırımı davası sonrasında 26.04.2014-04.08.2014 tarihleri arasında 1.200 TL ücret ile bir özel güvenlik şirketinde çalıştığı, dava tarihi itibariyle herhangi bir işte çalışmadığı anlaşılmaktadır. Davalının dava öncesinde çalışmış olması yoksulluğunu ortadan kaldırmadığı, kaldı ki davalının dava tarihi itibariyle çalışmadığı anlaşılmaktadır. Davacının yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Davacı erkeğin yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılması istemine yönelik davanın yapılan yargılaması sırasında toplanan delillerden, kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğinin anlaşıldığı, bu hususun İlk Derece Mahkemesince de kabul edildiği, İlk Derece Mahkemesince dava tarihi itibariyle davalı kadının başka biriyle fiili birliktelik yaşamak olgusunun bulunmadığı gerekçesine dayalı olarak yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, bu gerekçenin ve değerlendirmenin hatalı olduğu, zira yoksulluk nafakasının kaldırılması için kadının başka biriyle evli gibi yaşaması olgusunun dava tarihi itibariyle de aranması gerektiğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı gibi Yargıtay 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalının semt pazarlarında çalıştığını, yoksulluk nafakasına ihtiyacı olmadığını ileri sürerek aylık 300.00. - TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir . Davalı , davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davalının ekonomik durumunun davacıya göre daha iyi olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
K.. aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi- yoksulluk nafakasının artırılması davasına dair Büyükçekmece 1. Aile Mahkemesinden verilen 17/06/2014 günlü ve 2013/278 E. -2014/670 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 26/03/2015 günlü ve 2014/18710 E. - 2015/4991 K. sayılı ilama karşı davacı tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK.nun 440.maddesinde öngörülen karar düzeltme sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 12.690 TL'ye çıkarılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3–169 E-235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır....
Dava konusu uyuşmazlık, yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. Tarafların, ...1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/42 E.-2013/78 K.sayılı ilamı ile 07/05/2013 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, 26.02.2013 tarihinde yaptıkları boşanma protokolü ile, "...davacı kocanın, davalı eşe 15.03.2013 tarihinden itibaren başlamak üzere 40 ay süre ile 1000 TL tutarında (toplamda 40.000 TL) nafaka ödemesi yapacağı, davalının yeniden evlense bile bu ödemeleri yapmaya devam edeceğinin..." kararlaştırıldığı, eldeki davanın ise, 09.09.2014 tarihinde açıldığı dosya kapsamı ile sabittir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde nafakanın indirilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece , davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine karar verilmiş, karara ilişkin davacı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. 6100 Sayılı HMK'nın 297/2 maddesine göre, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi, infaza elverişli biçimde hüküm kurulması zorunludur. Somut olayda; davacı vekili müvekkilinin ödediği yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, olmadığı takdirde ise azaltılması istemiyle eldeki davayı açmıştır.Ancak mahkemece davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması istemi gerekçede değerlendirilerek davanın reddine karar verilmiş, terditli istemi olan ilk talebi kabul edilmediği takdirde 2....
Aile Mahkemesi'nin 2012/833 E 2012/961 K sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, kadın lehine aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği, yoksulluk nafakasının boşanma ilamından bu yana arttırılmadığı, geçen zaman içerisinde tarafların sosyal ekonomik durumlarında değişiklik olmadığı, aylık 5.000,00 TL yoksulluk nafakasının kadının ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceği" gerekçesiyle, davanın kabulü ile, İzmir 5. Aile Mahkemesi'nin 2012/833 E 2012/961 K sayılı kararı ile davacı kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 10.000,00 TL'ye yükseltilmesine, yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesinden bir yıl sonra başlamak üzere ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir....