Somut olayda yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, nafakanın kaldırıldığı tarihin açıkca yazılmaması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün B bölümünün 1 fıkrasının 2. bendinde yer alan "aylık 100 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına" cümlesinin "aylık 100 TL yoksulluk nafakasının karşı dava tarihinden itibaren kaldırılmasına" sözleri yazılmak sureti ile hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.75'er TL bakiye temyiz harcının temyiz taraflara yükletilmesine, 29.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
GEREKÇE : Davanın konusu, yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yerel mahkemenin 2015/549 E.- 2017/528 K. sayılı ilamı ile davacı lehine hükmedilen 400 TL yoksulluk nafakasının, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 300 TL artırılarak aylık 700 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş, mahkemenin 19/03/2021 tarihli ek kararı ile istinafa konu kararın kesin olması sebebiyle istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, bu ek karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. 6763 sayılı yasanın 41.maddesi ile değişik HMK'nun 341/2. maddesi gereğince; miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....
Mahkemece davanın kabulüne, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Mahkemece oluşturulan hükümde yoksulluk nafakasının hangi tarihten itibaren kaldırılacağı belirtilmemiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; yoksulluk nafakasının kaldırıldığı tarihin belirtilmemiş olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
Aile Mahkemesi'nin 2008/1027 Esas sayılı dosyası ile belirlenen aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasına” ifadesinin ve “ ÜFE+TEFE oranında” ifadesinin hükümden çıkartılarak yerlerine sırasıyla “ aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren” ve “ ÜFE” ifadelerinin yazılması suretiyle hükmün 2 maddesinin “davacı için aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, belirlenen yoksulluk nafakasının her yıl kararın kesinleşme tarihi itibariyle ÜFE oranında artırılmasına, fazlaya ilişkin reddine” şeklinde düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 28.10.2015 günü oybirliğiyle karar verildi...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkememizce yapılan yargılama ile dosyada mevcut tüm delil ve belgelerin incelenmesi sonucunda; Amasya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/854 Esas sayılı dosyası ile müşterek çocuk için aylık iştirak nafakasının 300,00.-TL'ye çıkartıldığı, iştirak nafakası arttırımı kararı ile huzurdaki dava arasında yaklaşık dört yıllık süre geçtiği, bu zaman zarfı içerisinde müşterek çocuğun büyüdüğü, ihtiyaçlarının arttığı, öğrenci olduğu anlaşılmış olup tarafların ekonomik durumları, hakkaniyet ilkesi ve yıllık enflasyon oranları da göz önünde bulundurularak aylık 300,00.-TL iştirak nafakasının 75,00.-TL daha artırılarak aylık 375,00.-TL'ye çıkartılmasına" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....
Taraflar arasındaki asıl davada yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması, karşı davada ise yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı asıl davada; taraflar arasında görülen . Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2007/108 esas 2009/59 karar sayılı artırım ilamı ile davacı kadın lehine hükmedilen 250,00 TL yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk. için hükmedilen 150,00 TL iştirak nafakasının yetersiz kaldığını, işsiz olduğunu, çocuğun okul masrafları ve ihtiyaçlarının arttığını belirterek yoksulluk nafakasının aylık 900,00 TL'ye, iştirak nafakasının aylık 600,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık tutarı üzerinden hesaplanacak nispi harç alınmadan (Harçlar Kanunu m. 30-32) davaya devam edilmesi doğru olmamıştır. O halde, mahkemece, temyiz sınırlaması da dikkate alınarak, davacıya "Yoksulluk nafakanın kaldırılması" yönündeki talebiyle ilgili nispi harcın tamamlattırılması ve sonucu itibariyle karar verilmesi gerekirken, eksik harçla yargılamaya devam olunarak münhasıran yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi hakkında yazılı olduğu şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2017(Salı)...
Mahkemece, davalı lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesinden sonra,davalının emekli maaşı almaya başladığı, adına kayıtlı taşınmazının bulunduğu, yoksulluk durumunun ortadan kalktığı gerekçesiyle dava tarihinden itibaren nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir.Taraflar arasındaki boşanma davası 11.06.2010 tarihinde kesinleşmesine rağmen, yoksulluk nafakası, iş bu davanın açıldığı tarih itibariyle kesinleşmemiştir. Yoksulluk nafakası, yoksulluk nafakasının kesinleştiği tarih itibariyle hüküm ifade eder. Kaldırılması talebi de ancak yoksulluk nafakası kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren istenebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl davada nafakanın arttırılması, karşı davada yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, karşı davada yoksulluk nafakasının kaldırılması, asıl davada iştirak nafakasının artırımı ve yardım nafakasına hükmedilmesine yönelik olarak verilen hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Asıl dava aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasının 200,00 TL’ye, müşterek çocuklar için 200,00’er TL ödenen iştirak nafakalarının ise çocuk ... için aylık 400,00 TL‘ye dava tarihinde reşit olan ... için 400,00 TL’ye artırılarak yardım nafakası olarak ödenmesi istemlerine ilişkin iken; karşı dava ise, yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması veya Azaltılması-İstirdat/Yoksulluk Nafakasının Artırımı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından yoksulluk nafakasının kaldırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kaldırılmasına karar verilen yoksulluk nafakasının yıllık toplam miktarı 4.800 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı 78.630 TL'yi aşmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi gereğince temyiz sınırının altında kaldığı için kesindir. Açıklanan nedenle davalı-karşı davacı kadının yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....