Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacının annesi ile birlikte ikamet ettiğini, çalışıp para kazanmak yerine aldığı nafakalarla geçinmeye çalıştığını, davacı ile 23 ay evli kaldıklarını buna karşılık 5 yıldır nafaka ödediğini, maddi durumunun kötü olduğunu, çocuğa her ay peşin ödenen nafakanın çocuk için harcanıp harcanmadığını bilinmediğini ve çocuğun büyümekte olduğu bakım masrafının sürekli değiştiği için bakım masraflarının faturalandırılarak fatura karşılığı ödenmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 200 TL yoksulluk nafakasının 275 TL'ye, 100 TL iştirak nafakasının, 250 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava iştirak ve yoksulluk nafakası arttırımı istemine ilişkindir....
Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ispatlanamamıştır. Davacı boşanma davacı sürecinde de, temyiz istemine konu iş bu davanın yargılama sürecindede çalışmamaktadır. Davalı boşanma davası sürecinde de temyiz istemine konu iş bu yargılama sürecinde de; otomotiv sektöründe çalışmaktadır. O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafakanın arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile ...Aile Mahkemesi'nin 2010/85 Esas ve 2012/1111 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, söz konusu karar ile davacı lehine aylık 175,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk 2008 doğumlu ....için 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; aradan geçen zamanda takdir edilen nafakaların ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle, yoksulluk nafakasının 500,00 TL'ye; iştirak nafakasının 500 TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırımı /yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; Mersin 3.Aile Mahkemesi'nin 21/01/2014 tarih ve 2013/865E-2014/29K sayılı ilamı ile davalı ile boşanmalarına karar verildiğini, müşterek çocukları Hüseyin'in velayetinin kendisine verildiğini, müşterek çocuk yararına aylık 200,00 TL iştirak nafakasına ve kendisi yararına aylık 200,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, nafakanın şu an yetersiz kaldığını, müşterek çocuk yararına hükmedilen nafakanın aylık 300,00 TL arttırılarak aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasını, kendisi yararına hükmedilen...
Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ; "Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Isparta Aile Mahkemesi'nin 2006/281 Esas, 2006/281 kararı ile davacı lehine hükmolunan 150,00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 23/08/2021 tarihi ile aylık 865,00 TL'ye çıkarılmasına ve mükerrer tahsilata esas olmamak üzere davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, nafakanın gelecek yıllarda TÜİK tarafından açıklanan yıllık ÜFE ortalaması oranında artırılmasına,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; taleplerinin tam kabulü gerektiği yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili, davanın reddi gerektiğini ileri sürmek suretiyle hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış yoksulluk nafakasının arttırımı istemine ilişkindir....
Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 176. maddesinin birinci fıkrasında, yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Somut olayda irat şeklinde ödeme tarafların ekonomik sosyal durumu dikkate alındığında Kanunun (TMK m. 176/1) amacına uygun değildir. O halde, yoksulluk nafakası yükümlüsünün yoksulluk nafakasını toptan şekilde ödemesinin uygun olacağı gözetilerek, bu yönde hüküm kurulması gerekirken, nafakanın irat şeklinde ödenmesine karar verilmesi somut olay bakımından isabetli bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir....
Taraflarca yapılan istinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince sair istinaf başvurularının esastan reddine, davacı-karşı davalı kadın yararına yoksulluk nafakasının miktarına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına 800.00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Bölge adliye mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki davanın tamamı yönünden temyiz edilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 176. maddesinin birinci fıkrasında, yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebileceği öngörülmüştür. Yoksulluk nafakasının toptan ya da irat biçiminde ödenebilmesine karar verilebilmesi için, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün göz önünde bulundurulması gerektiği açıktır. Somut olayda irat şeklinde ödeme tarafların ekonomik sosyal durumu dikkate alındığında Kanunun (TMK m. 176/1) amacına uygun değildir....
GEREKÇE : Asıl dava, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası arttırım davası, karşı dava ise, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasıdır. Davalı-k.davacı erkek istinafında, nafaka arttırım talebinin kabulünün hatalı olduğunu, nafakanın kaldırılmasını aksi takdirde indirilmesini talep etmiştir. Davacı dava dilekçesinde, boşanma kararında lehine hükmedilen 1.400 TL nafakanın 800 TL arttırımı ile 2.200 TL'ye çıkartılmasını talep etmiş olup, mahkemece HMK 31.maddesi gereğince arttırım miktarının ne kadarının yoksulluk, ne kadarının iştirak nafakasına ilişkin olduğu hususunun açıklattırılması gerekirken bu hususa dikkat edilmeden yargılamanın sonuçlandırıldığı görülmüş olup, bu yönde istinaf olmadığından bu husus eleştirilmekle yetinilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Dava, boşanma davasında hükmedilen 400 TL yoksulluk nafakasının yetersiz kaldığı iddiası ile 1.000 TL'ye arttırımı istemine ilişkindir. Davalı cevap dilekçesi ile; toplam ödemelerinin 1.468 TL maaşının ise 1.670 TL olduğunu savunarak nafaka miktarının arttırılmamasını hatta indirilmesini dilemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile aylık 400 TL yoksulluk nafakasının 600 TL'ye arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....