Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ ...Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * yoksulluk nafakasının artırılması talebine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 15.05.2007 sa....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.12.2007...

      Davada; davacı için 1991 yılında hükmedilen yoksulluk nafakasının artırılarak 1200 TL nafakaya hükmedilmesi istenilmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafından temyizi üzerine dairemizin 19.06.2012 tarih ve 2012/11214 E.- 2012/15578 K. sayılı kararı ile “...nafakanın belirlendiği tarihten dava tarihine kadar geçen süre, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile geçim ihtiyaçları, nafakanın niteliği ve hakkaniyet ilkesi gözetildiğinde ÜFE endeks oranına göre nafaka miktarının artırılması gerektiği” belirtilerek bozulmuştur....

        O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Aile Mahkemesinin 2017/662 Esas 2018/418 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile müşterek çocuklardan Tuana Sude için aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili için aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin 46 yaşında olduğunu, ev hanımı olduğunu, hükmedilen nafakanın müvekkilinin geçimini sağlamada yetersiz kaldığını, müşterek çocuğun eğitiminin devam ettiğini, eğitim ihtiyaçlarının arttığını, ülkede yaşanan ekonomik sıkıntılardan dolayı nafaka miktarlarının artırılması gerektiğini, müvekkili lehine hükmedilen nafakanın artırılarak aylık 6.000,00 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuk lehine hükmedilen nafakanın artırılarak aylık 3.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen herhangi bir cevap dilekçesi vermediği anlaşıldı....

          Aile Mahkemesi'nin 2018/371 Esas 2018/907 Karar sayılı kararı ile müvekkili lehine aylık 500,00 TL yoksulluk nafakası verildiğini, aradan geçen sürede nafakanın yetersiz hale geldiğini belirterek, aylık nafakanın 2.000,00 TL'ye çıkartılmasına ve TMK'nun 176/5. maddesi uyarınca nafakaya ilerleyen dönemlerde uygulanacak artış oranının belirlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 900,00 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takdir edilen nafakanın düşük olduğunu, ayrıca talep etmelerine rağmen nafakaya ilerleyecek dönemde uygulanacak artış oranının belirlenmediğini açıklayarak kararın kaldırılarak davanın tüm talepleriyle kabulünü istemiştir. GEREKÇE : Dava; yoksulluk nafakasının artırılması, artırılan nafakanın gelecek yıllarda artış oranının belirlenmesi isteğine ilişkindir....

          Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.Buna göre, mahkemece; dosya kapsamından faal olduğu anlaşılan davalıya ait Shell istasyonu nedeniyle davalının buradan gelir elde edip etmediğinin denetime imkan verecek nitelikte araştırılıp, sosyal ve ekonomik durumunun tam ve sağlıklı bir biçimde saptanması sonrasında, sonucu dairesinde; nafakanın belirlendiği tarihten dava tarihine kadar geçen süre, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile geçim ihtiyaçları, nafakanın niteliği, davalının geliri ile orantılı olacak şekilde TMK'nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak yoksulluk nakakasının TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin...

            Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; aylık 270,00 TL olarak ödenmekte olan yoksulluk nafakasının müvekkilinin ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını belirterek; aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4. maddesi gereğince; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Bu bağlamda iradın artırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir....

              TMK'nun 176/4. maddesine göre de; "Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay 3. Hukuk Daresinin uygulamasına göre; nafaka borçlusu davacı-davalının gelir durumu ile nafaka alacaklısı davalı-davacının ihtiyaçlarında, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

              Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, ....Aile Mahkemesince hükmedilen aylık 350TL yoksulluk nafakasının, dava tarihinden itibaren 300TL arttırılarak aylık 650 TL yoksulluk nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk nafakasının artırımına ilişkindir. TMK'nın 331. maddesi gereğince; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zamanın geçmesi aranmamıştır. Buna göre mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı zorunlu kılması gerekmektedir. Artırım davasında; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı gözönünde bulundurulmalıdır....

                UYAP Entegrasyonu