Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/03/2023 NUMARASI : 2022/482 ESAS 2023/177 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı-alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/36835 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek borca, fer'ilerine, faize ve imzaya itirazlarının kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

ile borçlu konumuna düşürüldüğünü,bu sebeplerle borca ve imzaya itirazlarının kabulü ile öncelikle takibe konu senetteki imzanın borçlu-müvekkili şirket yetkilisine ait olmaması sebebiyle takibin tedbiren durdurulmasına ve devamında davanın kabulüne, davalının alacağın %20'sinden az olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, alacağın %10 u oranında para cezasına hükmedilmesine,yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Hemen burada, borçlunun kambiyo senetlerine mahsus yolla takibe geçilmezden evvel ihtiyati haciz kararının infazı sırasında borcu kabul beyanında bulunmasının yukarıda açıklanan ve ödeme emri ve beraberinde senedin tebliği ile doğan imzaya itiraz ve dava hakkını ortadan kaldırıp kaldırmayacağı üzerinde durulmalıdır. İhtiyati haciz, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 257 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup; rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş para borcu alacakları ile muayyen ikametgahı bulunmayan, mal kaçıran yada kaçan, hileye başvuran borçluların vadesi gelmemiş para borcundan doğan alacakları temin bakımından alacaklıya talep hakkı tanıyan ve şartların varlığı halinde borçlunun yedinde yada üçüncü kişide bulunan malları ve hakları üzerine konulan bir nevi güçlendirilmiş tedbirdir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddia ve beyanlarının doğru olmadığını, çekin alacak borç ilişkisi çerçevesinde ciro yoluyla müvekkiline geçtiğini savunarak davanın reddine ve tazminata karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi; bilirkişi raporu doğrultusunda davacının imzaya itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına, davacının borca itirazının, tazminat ve para cezası taleplerinin reddine karar vermiştir....

Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davacı borçlunun haksız olarak icra takibine konu borca ve kambiyo senedindeki imzaya itiraz etmiş olduğunu, borçlunun imza örneklerinin alınarak imzaya itirazının incelenmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, "...Davacının imza örnekleri dosya arasına alınmış, imzaya itirazın incelenmesi için dosya ve senet aslı Adli Tıp Uzmanı Bilirkişisi Dr. Ömer SELÇUK'a tevdii edilmiş ve alınan 23/05/2019 havale tarihli rapor içeriğine göre davaya konu bonoya atılan imzanın T1 eli ürünü olmadığı yönünde rapor bildirmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/10/2019 NUMARASI : 2018/304 ESAS 2019/626 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacılar dava dilekçesinde özetle; Davacıların Mahkememize verdiği dava dilekçesinde sonucu itibari ile özetle; İstanbul Anadolu 15.İcra Müdürlüğünün 2018/7527 esas sayılı dosyası üzerinden aleyhlerine icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak alınan senetten dolayı herhangi bir borçlarının olmadığını, adlarına atfen atılan imzanın atılan imzanın kendilerine ait olmadığını, belirterek imzaya itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve lehlerine tazminata karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Talep sonucu itibari ile kambiyo takibinde imzaya itirazdır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde imzaya itiraza ilişkindir. Somut olayda, davalı alacaklı tarafça, davacı borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde, davacı borçlu tarafça imzaya itiraz edilmesinden sonra, alacaklı vekilinin 20/10/2020 tarihinde, takipten feragat ettiği ve alacaklı tarafça aynı tarihte gerekli feragat harcının yatırıldığı anlaşılmaktadır. Davalı alacaklının, imzaya itirazı içeren iş bu dava açıldıktan sonra, takipten feragatı üzerine dosyanın işlemden kaldırılması, imzaya itiraz davasının konusuz kalması sonucunu doğurur. Ancak, takibe itiraz edilmesinden sonra, gerek borçlunun itirazdan vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut icra dairesine başvurulup takipten feragat edilmesi tazminat talebinin reddini gerektirmez....

Kanunu 21/1 maddesi uyarınca usul ve yasaya uygun olarak tebliğ yapıldığının tüm dosya kapsamından açıkça anlaşılacağını, davacıya usulüne uygun tebligat yapılmış olduğundan davacının imzaya itirazı için yasada öngörülen 5 günlük hak düşürücü sürenin geçtiğini, davanın usulden reddi gerekmekte iken yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece öncelikle olarak davacı yanın imza tarihi itibariyle mevcut ise Tapu Müdürlüklerinden, İlçe Seçim Kurulundan da imza örneklerinin celp edilmesi gerekmekte iken matbu gerekçe ile ek rapor talebinin reddine karar verilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemeye sunmuş oldukları rapora itiraz dilekçeleri ve imza incelemesi için yapılması gereken hususlar dikkate alınmadan eksik inceleme ve değerlendirme ile oluşturulan bilirkişi raporunun hükme esas alınmasının da usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir...

takibinin durdurulması ve iptali ile kötüniyet tazminatı, yargılama giderleri ve avukat tutması halinde ücreti vekâletin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Maddesi uyarınca tefrikine karar verildiği, bu dosyada itiraza konu olan takip dosyasına konu alacağın toplam 6.434,96- TL olduğu, yine her ne kadar mahkemesince davacının imzaya itirazının bulunmamasına karşın, hatalı değerlendirme ile imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve tazminat ve para cezasına hükmolunmuş ve bu husus davalı vekili tarafından istinaf talebine konu edilmiş ise de; istinaf talebine konu icra dosyasındaki toplam alacak miktarının da (23.877,72- TL) olduğu ve her iki dava dosyasındaki alacak miktarlarının ayrı ayrı İİK.nun ''İstinaf yoluna başvurma ve incelenmesi'' başlıklı 363. maddesinin 1. fıkrasındaki kesinlik sınırı olan 41.710,00TL'yi geçmediği anlaşıldığından, istinaf dilekçesinin esastan incelemeye geçilmeksizin İİK 363/1, HMK 346 ve 352 maddeleri gereğince usulden reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

UYAP Entegrasyonu