İcra Hukuk Mahkemesi'nin 26/06/2019 tarih 2018/5 esas 2019/491 karar sayılı mahkeme kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkından Mersin 6.İcra Dairesinin 2017/16412 esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takibe dayanak çekte keşidecinin imzasının müvekkiline ait olmadığını, muhatap banka tarafından da çekteki imzanın keşideciye ait olmadığı kuşkusu doğduğundan üzerinde herhangi bir işlem yapılmadığını, müvekkili ile davalı arasında hiçbir şekilde ticari veya akdi ilişki gerçekleşmediğini beyan ederek yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilerine itirazlarının kabulüne, davalı aleyhine % 20 kötü niyet tazminatı ve %10 para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, muteriz borçlunun icra mahkemesine başvurusunda kambiyo takibinde senet aslının sunulmadan takibe başlandığı şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece davacının imzaya ve borca itirazının reddi ile şartları oluştuğundan icra inkar tazminatı ve para cezasına hükmedildiği, davacı tarafça dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. Borçlunun imzaya itirazı üzerine mahkemece bilirkişi raporu alındığı, 09/10/2019 tarihli ATK raporunda imzanın borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği, mahkemece 14/09/2018 tarihinde takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiği ve icra müdürlüğüne gönderildiği, icra müdürlüğü tarafından da tedbirin uygulandığı görülmüştür....
Davlılar vekilinin akdi ilişkiye ve imzaya ilişkin itirazları bizim alanımız dışında olduğu değerlendirme yapılamamıştır..." şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, Genel kredi sözleşmesine dayalı olarak borçlu ve müteselsil kefil hakkında alacaklı tarafından yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine alacaklı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İİK. 67/1. Maddesinde: "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." düzenlemesi mevcuttur. Borçlular tarafından Antalya ...İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasına verilen ... tarihli itiraz dilekçesinde; imzaya, borca itiraz ediyoruz, şeklinde beyanda bulunulduğu, ancak mahkememiz dosyasına verilen ... tarihli cevap dilekçesinde ise imzaya itiraz edilmediği, görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/10/2021 NUMARASI : 2020/53 ESAS - 2021/665 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Takibin Taliki Veya İptali|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, takibe konu çeklerdeki imzanın müvekkil şirket yetkililerine ait olmadığını, ayrıca borca da itiraz ettiklerini söyleyerek imzaya ve borca itirazlarının kabulüne, takibin iptaline, davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/497 KARAR NO : 2021/832 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TURHAL İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2020 NUMARASI : 2018/83 ESAS - 2020/77 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı 14/11/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı vekillerinin 07/11/2018 tarihli kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılan takipte ödeme emri gönderdiklerini, bu ödeme emrinin tarafına 13/11/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, 20.000,00 ve 22.000,00 TL tutarlı iki adet bonaya ilişkin tarafınca verilmiş herhangi bir senedin söz konusu olmadığını, bu nedenle açıkça borca ve imzaya itiraz ettiğini, karşı taraf ile aralarında bir yem alış verişi olduğunu, bu yem alışverişi neticesinde tarafının ödeme yaptığı irsaliye faturaları olduğunu, başkaca alacaklıya bir...
Maddesi uyarınca imbat site yönetiminin aktif ve pasif dava ehliyetinin bulunduğunu, takibin yetkili icra müdürlüğünde başlatıldığını, davacı tarafın borcunu ödemediğini ve takibe haksız itiraz ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, " ... Davacının yetkiye, imzaya, borca ve tüm ferilerine itirazının incelenmesinde ; Bilindiği üzere kambiyo senetlerine yönelik takipte şikayet ve itiraz süreleri 5 günlük hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesine dava konusu yapılmadıkça dinlenemez. Somut olayımızda da ödeme emrinin davacıya 06/10/2021 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davanın 5 günlük hak düşürücü süre sonrasında 12/10/2021 tarihinde açıldığı görüldüğünden davacının süreye tabi itiraz ve şikayetlerinin usulden reddine karar verilmiştir. Site yönetimine karşı takip başlatılabilmesi için yönetim ile alacaklı arasında akdî ilişkinin bulunması gerekli ve yeterlidir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/08/2021 NUMARASI : 2021/329 ESAS - 2021/551 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini söyleyerek itirazın kabulüne, davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya, İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. Karşıyaka 3.İcra Müdürlüğünün 2019/8788 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından, borçlu davacı aleyhine 17/07/2019 keşide tarihli çek nedeniyle 122.901,22TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 09/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın 16/08/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın, yasal 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....
Davacı borçlu vekili , istinaf dilekçesinde imzasına itiraz etmek istedikleri senetlerden birisini maddi hataya dayalı olarak itiraz dilekçesinde yanlış bildirdiklerini ancak 06/12/2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ve 16/01/2020 tarihli duruşmada 11/11/2018 düzenleme tarihli 210.000 TL lik senetteki imzaya itiraz ettiklerini beyan ederek hatalarını düzelttiklerini, duruşmada hazır olan davalı vekilinin buna itiraz etmediğini, davalı vekilinin itiraz etmeyerek iddialarını genişletmelerini zımnen kabul ettiğini beyan etmiş ise de; dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal açıdan olanak bulunmadığı gibi, HMK.nun 176 ve devamı maddelerinde düzenlenen ve dava prosedüründe tatbiki mümkün olan ıslah müessesesinin imzaya itiraz hakkında uygulanma olanağı da yoktur....
İstinafa konu kararın kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebligat şikayeti, yetkiye imzaya ve borca itiraza dair olduğu, davacı vekilinin takibin durdurulmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verildiği, hüküm kısmında sehven İİK'nun 170/a maddesi gereğince iptaline yazılmış ise de kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmamak için hüküm kısmında düzeltilme yapılmadığı belirtilmiş, yine dava yetkiye itiraz olarak da açılmış olup yargılama sürecinde davacı tarafın yetki itirazından feragat ettiği ancak feragat ile ilgili bir hüküm kurulmadığı görülmüş olup her iki hususun da HMK'nun 353/1- b-2 maddesi gereğince dairemizce yapılan istinaf incelemesi sırasında düzeltilebileceği görülmüştür....