Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/06/2021 NUMARASI : 2020/76 ESAS - 2021/448 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 34.İcra Dairesinin 2020/3070 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine başlatılan takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Sakarya İcra Dairesi olduğunu, takibin 15.000- TL çek bedeli üzerinden başlatıldığını, ancak çek yaprak bedelinin 2.030- TL'sinin alındığını, takibin 12.970- TL üzerinden başlatılması gerektiğini, takibe konu çek bedelinin alacaklıya çeşitli tarihlerde PTT'deki posta çeki hebasına ödendiğini belirterek yetkiye ve borca...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değilse de; Borçlular, takibe konu bonoya istinaden yetkiye imzaya, borca ve faize itiraz etmiş olup, mahkemece, sair itirazların reddine, İİK 170/a maddesi uyarınca, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda tespit edilen miktarda tahrifat nedeniyle tahrifat öncesi miktar kadar takibin devamına karar verildiği, tahrif edilen miktar kadar da takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

    İİK'nun 168/5. maddesi uyarıca, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte yetkiye itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine yapılması gerekmekte olup, bu süre hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan ıslah yoluyla dahi ortadan kaldırılamaz. Dolayısıyla bu süre mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, ödeme emrinin 10/01/2016 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 10/01/2016 tarihinde takibe konu bonodaki imzaya ve borca itiraz ettiği, borçlu asilin ise 20/01/2016 tarihinde ıslah dilekçesi vererek yetki itirazında bulunduğu, bu durumda İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, yetki itirazının yasal 5 günlük sürede yapılmadığı görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlunun yetki itirazının süre aşımından reddi ile süresi içinde yapılan borca itirazlarının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/124 Esas, 2021/164 Karar sayılı dosyasında verilen yetki itirazının kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Aydın İcra Müdürlüğünün 2021/8256 Esas sayılı dosyasından başlatılan kambiyo takibine konu çekin keşide yerinin Ankara olduğunu, takibin Ankara İcra Dairelerinde başlatılması gerektiğini, alacaklı tarafından takip talebinde belirtilen ve müvekkillerine tebligat yapılan adresin Ankara  adresi olduğunu belirterek, yetkiye, borca, faize ve borcun sair tüm ferilerine itirazlarının kabulüne, konkordato mühleti içerisinde ve yetkisiz icra dairesinde başlatılan takibin iptaline, davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama sonuna kadar itiraza konu takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....

      Aymakoop Sitesi C4 Blok Apt No:4 C/144 Başakşehir adresine ödeme emri gönderildiği, bu ödeme emrinin de bila tebliğ dönmesi üzerine aynı adrese TK'nın 35.maddesi uyarınca 16/07/2019 tarihinde tebligat yapıldığı, tebligat zarfı üzerinde yer alan adres ile sicil gazetesinde yer alan adres bilgilerinin aynı olduğu, borçlunun adreslerin farklı olduğu yönündeki iddiasının dinlenilmesinin mümkün olmadığı, ödeme emrinin TK'nın 35.maddesine göre 16/07/2019 tarihinde tebliğ edilmesi işleminin usulüne uygun olduğu, bu nedenle usulsüz tebliğ şikayetinin reddi gerektiği, yetkiye, borca, imzaya ve senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayetlerinin ise süre aşımından reddi gerektiği gerekçesiyle usulsüz tebliğ şikayetinin reddine, yetkiye, borca, imzaya ve senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayetlerinin ise süre aşımından reddine karar vermiştir....

      Tüm dosya kapsamından; davacı tarafından davalı aleyhine Samsun İcra Müdürlüğü'nün 2018/56671 Esas sayılı takip dosyası ile 25.000,00 TL asıl alacak ve 665,75 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 25.665,75 TL alacak üzerinden 05/02/2018 vade tarihli 80.000,00 TL bedelli çek dayanak gösterilerek davalı hakkında takip başlatıldığı, davalının 29/05/2018 tarihli dilekçesi ile borca ve yetkiye itiraz etmiş olduğu, 30/05/2018 tarihli karar ile takibin yetki ve borç yönünden durdurulmasına karar verilmiş olduğu, 09/08/2018 tarihli tensip tutanağı ile alacaklı vekilinin talebi üzerine dosyanın kapatılmasına, dosyanın yetkili Çarşamba İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş olduğu, davacının takibin devamını sağlamak amacıyla iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır....

        Davacı T3 süre tutum istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin aleyhinde vermiş olduğu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle yerel mahkeme kararına karşı istinaf yoluna başvurduğunu, gerekçeli kararın kendisine tebliğinden sonra gerekçeli istinaf dilekçesini sunacağını beyan ettiği ancak gerekçeli kararın kendisine tebliğine rağmen gerekçeli istinaf dilekçesi sunmadığı görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava konusu uyuşmazlık kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2022/44 esas sayılı dosyası ile davalı alacaklı T4 borçlular T3 ve T1 aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığı, 06/01/2022 tarihinde ödeme emri tebligatının davacı/borçlulara tebliğ edildiği, davacıların 12/01/2022 tarihinde yetkiye ve borca itiraz ettikleri anlaşılmıştır....

        A.Ş.nin sahibi ve yetkilisi olarak kendisine tebliğ edilmediğini, tebligatın süreden reddedilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, bu nedenle mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu T1 San. A.Ş ve dava dışı Ömür Şarküteri Ltd. Şti aleyhine kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı T1 San. A.Ş temsilcisi T2 tarafından yetkiye, borca, imzaya ve faize itiraz ederek iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır....

        Bu durumda alacaklı, takibe konu alacağın İİK'nun 68/1. maddesinde sayılan belgelerden biri ile kanıtlamış, ancak borçlu, borca itirazını aynı nitelikte bir belge ile ispat edememiştir. O halde mahkemece, borçlu ... Dayanıklı Tüketim Malları Dağıtım ve Tic. Ltd. Şti'nin borca itirazının kesin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. Diğer taraftan, borçlulardan ..... Halinde İhlas Finans Kurumu A.Ş. yönünden, alacaklının yetkiye itirazın kaldırılması istemi reddedildiğine göre, borca itirazın kaldırılması isteminin esasının incelenmesi ve reddine karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-borçlu icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itiraz etmiş olup alacaklı 11.09.2009 tarihli dilekçe ile borçlunun borca ve faize yönelik itirazının kaldırılmasını istemeyerek icra dairesinin yetkisiz olduğunu bu tarih itibariyle kabul etmiş olmasına, 1086 sy. HUMK'un 193. (6100 sy. HMK'nın 20.) maddesi uyarınca icra dairesinin yetkisiz olduğunun kabulünün gerekmesine, 11.09.2009 tarihinden itibaren 10 gün içinde dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi istenmediğinden davanın ön şart yokluğu reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            UYAP Entegrasyonu