WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, imzaya, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 20/05/2018 tarihi olarak kabul edilmesini talep etmiştir....

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; aleyhine başlatılan takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiğini, borçlunun ikamet adresinin İstanbul Büyükçekmece ve tebligatın yapıldığı adresin de Büyükçekmece olduğundan yetkiye itirazla; icra dosyanın görevli Büyükçekmece İcra Müdürlüğüne gönderilmesine dair yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiştir. II....

    Davacı alacaklı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davalı vekilinin, gerek yetkisizlikle gelen icra müdürlüğünde gerekse yetkisizlik üzerine gelen somut dava konusu icra müdürlüğünde borca itiraz ettiğini, fakat imzaya ayrıca ve açıkça itiraz etmediğini, bu nedenle borca itiraz dilekçesinde imzaya açıkça itiraz etmeyen borçlunun, itirazın kaldırılması davasında artık imzaya itiraz edemeyeceğini, Yargıtay kararlarının da bu yönde olduğunu, takip dayanağı belgenin kesin borç ikrarını içeren bir belge olması bir yana, Yargıtay içtihatları gereği de İİK'nun 68. maddesi kapsamında borç ikrarını içeren belge olarak kabul edilmesi gerektiğini, 09.01.2020 tarihli taraflar arasındaki borç mutabakat belgesindeki ilk cümlede davalının, kayıtsız şartsız 110.131,00 TL borcu bulunduğuna ilişkin kabulü ve imzası bulunduğunu, anılan belgenin 2. cümlesinde ise bu borcun davalı tarafından 13.01.2020 tarihinde müşteri evraklarıyla ödeneceğinin, yani ne şekilde ödeneceğinin kararlaştırıldığını,...

    Davalıların ödeme emrine karşı sundukları itiraz dilekçesinin içeriğinden itirazın sadece icra dairesinin yetkisine yönelik olduğu, borçluların takip konusu borca dair itirazlarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Borçlu sadece icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise görevli mahkeme icra mahkemesidir. (Yargıtay 19. HD. 29.03.2012 T. 13640/5218; 21.02.2011 T. 8115/2209, ) Somut olayda borçlular 15/10/2019 tarihli itiraz dilekçesinde , takip yapılan Bursa 13. İcra Müdürlüğü'nün yetkisiz olduğunu, Bandırma Nöbetçi İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple yetkiye itiraz ettikllerini bildirmişlerdir....

      İcra Müdürlüğü'nün 2018/12322 esas sayılı takip dosyasına ilişkin olarak ödeme emrine, takibe, imzaya, yetkiye, borca itiraz ve şikayet istemine ilişkindir. Mahkemece, ilk olarak verilen red kararının Dairemizce kaldırılması sonrasında ilk derece mahkemesince, Dairemizin kararı doğrultusunda davacının talepleri değerlendirilmiş ise de; dava dilekçesinde talep konusu edilmeyen 75.000,00- TL lik çekle ile ilgili hüküm kurulmuştur. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesinde; "...Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir...." düzenlemesine yer verilmiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı dava dilekçesinde özetle; Hakkında başlatılan icra takibine ilişkin ödeme emrini 12/04/2019 tarihinde tebliğ aldığını, yasal süre içinde itiraz ve şikayetlerini yaptığını, yetkiye, imzaya, borca ve faize itiraz ettiğini, zamanaşımı defiini ileri sürdüğünü, takip dayanağında Afyon icra dairelerinin yetkili olduğunun düzenlendiğini, ancak Sinanpaşa İcra Dairesi'nde takibin başlatıldığını, Sinanpaşa'nın yetkisiz olduğunu, Adana'da ikamet ettiğini, yetkili yerin Adana İcra Daireleri olduğunu, davalıya borcunun bulunmadığını, davalının kendisinin imzasını kullanarak ve taklit ederek sahte senet düzenlediğini, düzenlediği sahte senette tahrifat yaptığını, düzenlenme tarihinin 2008 olarak yazıldığını, ancak daha sonra 2018 olarak tahrifat yapıldığını, tahrifat olduğundan davalı tarafından sunulan belgenin kıymetli evrak niteliğinde olmadığını, davalıya borcu olmadığından borca ve faize ve diğer ferilerine itiraz ettiğini, senetlerin zamanaşımına uğradını, davalı...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2023 NUMARASI : 2021/965 ESAS - 2023/133 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi taraflarca talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine İstanbul 18.İcra Müdürlüğü'nün 2021/20874 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, yetkiye, imzaya ve borca itiraz ettiklerini ve şikayetlerini ileri sürmüş, davalı vekili; davanın reddini talep etmiş, Mahkeme; davanın kabulüne karar vermiş, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dosya incelendiğinde; davacının katılma yoluyla istinaf kanun yoluna başvurduğu, ancak istinaf harçlarını yatırmadığı görülmüştür....

      İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/506-523 sayılı kararı ile senet aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığından ödeme emrinin iptaline, sair itirazların incelenme dışı bırakılmasına şeklinde karar verildiği ve bu karar üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçlulardan ...'a 12.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkan tebligatın ise iade edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 58-61. maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlular süresinde imzaya ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçluların borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki; İcra Hukuk Mahkemesi 2014/506-523 sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair itirazlar da incelenmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu hakkında çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, borçlu vekili, takibe konu çekteki imzanın vekil eden şirket yetkilisinin imzasının olmadığını, bu nedenle imzaya ve borca itiraz ettiğini, 17/05/2016 havale tarihli ek beyanını içerir dilekçesinde de yetkiye ilişkin itirazda bulunduğu, müvekkilinin adresinin Şırnak ili ... ilçesi olduğunu, tebligatın da bu adrese yapıldığını, bu nedenle yetkiye itirazlarının kabulü ile ......

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve borca itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde, hem icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiği, hem de imzaya itiraz edildiği, yetki itirazı sebebiyle davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ edilip, savunma hakkı tanındıktan sonra duruşma açılıp yetki itirazının değerlendirilmesi gerekirken dava dilekçesi tebliğ edilmeden ve duruşma açılmadan davanın açılmasından bir gün sonra dosya üzerinde karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

          UYAP Entegrasyonu