Mahkemece, davalı borçlunun icra dairesine yaptığı yetkiye ve borca itiraz üzerine takibin icra dairesinin yetkisi yönünden de durduğu yetki itirazı icra mahkemesinde kaldırılmadan itirazın iptali davası açılamayacağı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece, İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenip, yetkisiz olduğu sonucuna varıldığı takdirde dava koşulları oluşmayacağından davanın reddine, icra dairesinin yetkili olduğu sonucuna varılması durumunda işin esasına girilerek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Mahkemece, davalı borçlunun icra dairesine yaptığı yetkiye ve borca itiraz üzerine takibin icra dairesinin yetkisi yönünden de durduğu yetki itirazı icra mahkemesinde kaldırılmadan itirazın iptali davası açılamayacağı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece, İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenip, yetkisiz olduğu sonucuna varıldığı takdirde dava koşulları oluşmayacağından davanın reddine, icra dairesinin yetkili olduğu sonucuna varılması durumunda işin esasına girilerek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Dava konusu borç abonelik sözleşmesinden kaynaklanan para alacağına ilişkin olup 7155 sayılı kanun ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan yönetmelik gereğince takibin Merkezi Takip Sistemi üzerinden yapıldığını, ilgili yönetmeliğin 11.maddesinde borca itiraz durumunda 2004 sayılı İİK hükümlerinin uygulanacağı , yetkiye itiraz halinde sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçe- neğinin seçileceği belirtilmiş iken, hem borca hem yetkiye itiraz halinde izlenecek yolun belirtil- mediğini, ayrıca borca ve yetkile birlikte itiraz olunması halinde MTS portalından yetki itirazının kabulüne yönelik bir seçenek veya buton bulunmadığını ,kaldı ki yetki itirazında bilirtilen yerde dava açıldığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı olup, telefon aboneliği sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle MTS üzerinden başlatılan...
Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; abonelik sözleşmelerine dair alacaklarda Merkezi Takip Sistemi üzerinden icra takibi başlatılmasının yasal zorunluluk olduğunu, Merkezi Takip Sistemi Yönetmeliğinde borçlu tarafından hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu ve hem yetki hem de borca itiraz durumunda yetkili icra dairesine gönderme gibi kullanılacak bir buton veya seçeneğin bulunmadığını, takibin devamı için borçlunun yetki itirazında gösterdiği yerde itirazın iptali davası açılmasından başka bir yol bulunmadığını, davalı tarafından yapılan itiraz da sadece yetkiye ve borca yönelik olup, davalının icra takibinin geçersizliğine ilişkin bir itirazı bulunmadığını, bu hali ile takip hukuku bakımından geçerli bir takibe yönelik itirazın iptali talep edilmiş olmakla, mahkemece re‘sen gözetilemeyen, davalı tarafça da ileri sürülmeyen bu hususun mahkemece usulden ret kararına esas alınması hatalı olduğunu, dava şartının yokluğu nedeniyle verilen usulden...
İcra Dairesi'nin 2009/3954 takip sayılı dosyasında, borçlular tarafından yetkiye ve borca itiraz edildiği, davalı- borçlu şirketin itirazı üzerine 13.05.2009 tarihinde, davalı-borçlu ...' in itirazı üzerine 14.04.2009 tarihinde takibin her iki borçlu açısından durdurulduğu, alacaklı tarafından Kayseri 2....
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 21.01.2014 gün ve 2013/9059 Esas, 2014/326 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne verdiği 30.01.2012 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili kooperatif üyesi ve daire sahibi olan davalının ödenmeyen aidat ve sermaye arttırım borcunun tahsil amacıyla ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9645 Esas sayılı dosyasında girişilen icra takibinin, yetkiye ve borca yapılan haksız itirazlar nedeniyle durduğunu ileri sürerek, yetkiye ve borca itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dosyasına yaptıkları yetki itirazının kabul edilerek, ... İcra Müdürlüğü'nce dosyanın ......
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle------ davalının yapmış olduğu itirazın İcra İflas Kanunu'nun 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir. Bir itirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış, geçerli, ayakta bulunan bir icra takibinin varlığı şarttır. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve bu itirazın olumlu veya olumsuz sonuçlandırılmadığı hallerde geçerli bir takibin bulunamayacağı açıktır, o halde bu husus İİK nun 67. maddesi uyarınca bir dava şartıdır ve dava şartı da mahkemece resen gözetilmek zorundadır. (HMK nun 114/2 ve 115/1 maddeleri) Somut olayda davalı hem--- hem borca itiraz etmiştir. İcra ve İflas Kanunun 50. maddesi yetki sorununu düzenlemektedir....
Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz. Dosyanın incelenmesinde, davacı tarafından ... 2. İcra Müdürlüğünün 2012/14803 esas sayılı dosyası ile 27/08/2012 tarihinde davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, alacaklı davacı tarafından bu defa 18/06/2013 tarihinde ... 7. İcra Müdürlüğünün 2013/14435 esas sayılı takibi başlatıldığı ve her iki takibin de aynı alacağın tahsili amacıyla yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davalı aleyhine daha evvel başlatılan ... 2....
Esas sayılı icra takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, anılan takipteki ödeme emrinin davalı borçluya tebliği üzerine davalı vekili marifeti ile 04/12/2019 günlü borca itiraz dilekçesiyle icra takibine itiraz ettiğini, anılan takibin bu itiraz üzerine 09/12/2019 tarihinde icra müdürlüğü kararı ile durduğunu, bu kararın davacı tarafa tebliğ edilmediğini, 10/01/2020 günü arabuluculuk süreci ile takibin durmasından haberdar olunduğunu, itiraza konu icra takibinde davalı borçludan ödenmeyen 81.500,00 TL asıl alacak, 12.104,42 TL işlemiş faiz olmak üzere takibe giren toplam miktar olarak 93.604,42 TL ve takip sonrası işlemiş faiz, icra ve vekalet ücreti, asıl alacağa bağlı diğer ferilerin talep edildiğini, borcun sebebi olarak 28/02/2019 vade tarihli asıl alacağın gösterildiğini, davalının icra takibine davacıya borcunun olmadığı iddiasıyla haksız yere itirazda bulunduğunu, davalının takibe yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu bu nedenlerle itirazın iptali ile...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde yetkiye, borca ve faize itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının yetki itirazının kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, Mahkemece istemin kabulüne, yetki itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra dairesine sunduğu itiraz dilekçesinde, yetkiye itirazının yanında borca ve faize de itiraz ettiği görülmektedir....