Mahkemece, davalı borçlunun yetkiye itirazının reddine, takibin devamına, davalıca borca ve faizlere itiraz edilmediğinden davacının borç yönünden itirazın kaldırılması hakkında karar ihtihazına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu icra takibinde sadece icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş, borca yönelik itirazların saklı tutulduğu bildirilmiştir. İİK.’ nun 50/2. maddesi uyarınca icra dairesinin yetkisine yönelik itirazların incelenmesi İcra Mahkemesi’ nin görevi dahilindedir. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı tarafın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü’nün dosyasındaki borca kısmi itiraz ve yetki itirazında bulunma sebebinin davacı ile 6 adet pompa alım satımı hususunda anlaştıklarını paranın bir miktarının peşin olarak ödediğini kalan kısım olan ve kabul edilen 3.700,00TL civarında ödemeyi pompaların tesliminde ödemeyi kabul ettiğini, ilk icra emrindeki borcun kabul edilmesinin bu sebeple olduğunu, davacının satımı husunda anlaştıkları pompaları teslim etmediğini bu nedenle ikinci gönderilen icra takibinde borcun tamamına itiraz ettiğini, borca sebep mal teslimi ve satış yapılmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda davalının satış bedelini ödemediği, takibin satış bedelinden doğan bu borca ilişkin olduğu bildirildiğini, davalı borçlunun yetkisiz dairede yapılan takipte borca kısmen itiraz ettiği ve ödemeye ilişkin delil sunmadı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri aleyhine Diyarbakır 6. İcra Dairesi'nin 2017/9640 Esas sayılı dosyasıyla kambiyo senetlerine özgü alacaklara mahsus takip yolu ile yetkisiz icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Şırnak İcra dairesi olduğunu, ödeme emrinin 13/11/2017 tarihinde tebliğ alındığını, müvekkillerinin borçlu olmadığını, rehinle korunan bir alacağa önce rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması gerektiğini, yetkiye borca, faize ve ferilerine itirazlarının kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Buna göre, davaya konu takipte borçlunun borca itiraz ile birlikte yetkiye de itiraz ettikleri, buna karşın davacı tarafça borca yönelik itirazın iptali talep edilip yetkiye ilişkin itirazın davaya konu yapılmayarak zımnen kabul edilmiş sayılması gerektiği, böylelikle; yetkili bir icra dairesinde başlatılmış geçerli bir icra takibinin varlığı kabul edilemeyeceğinden borcun esasına girilmeksizin davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/7972 Esas, 2019/3061 Karar sayılı kararı) HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davanın usulden REDDİNE, 2-Alınması gerekli karar ve ilam harcının mahsubu ile artan .......
Esas sayılı takip dosyasından icra takibi başlattığını, bu takibe dayalı olarak borçluya gönderilen ilamsız takiplere mahsus ödeme emri davalı-borçluya 13.09.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğ üzerine İcra Müdürlüğüne verdiği 16.09.2019 tarihinde itiraz dilekçesi ile borca itiraz ettiğini, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı borçlu borca itiraz etmiş ise de, davalının fatura konusu mal hizmetleri aldığı dilekçelerinde sundukları fatura ve sevk irsaliyesi örnekleri, taraf defter ve kayıtları ile BA formlarıyla ortaya çıkacağını, davalının aldığı mal ve hizmetlerin bakiye bedelini ödememiş olması karşısında itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalı borçlu şirketin asıl alacağa ve yetkiye yönelik itirazının iptaline, haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz eden davalı borçlunun şirketten fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak üzere %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı alınmasına...
İİK'nın 169 ve 169/a maddelerinde borca, yetkiye, imzaya itirazın inceleme usulleri düzenlenmiştir. Yasanın 169/a maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde taraflar gelmese dahi yetkiye itiraz hususunda gereken kararın verileceği bildirilmiş yine aynı maddenin ikinci fıkrasında ise icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varılırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar, icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verileceği belirtilmiştir. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte yetkiye yönelik itiraz hususu ancak nihai kararla çözülebilecek bir ihtilaf olup ara kararla ya da dosyada olduğu gibi tensiple ve hükümde yer almaksızın yalnızca hükmün gerekçe kısmında açıklanmak suretiyle talebin değerlendirilmesi yerinde değildir....
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 21.01.2014 gün ve 2013/9059 Esas, 2014/326 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne verdiği 30.01.2012 tarihli dava dilekçesinde, müvekkili kooperatif üyesi ve daire sahibi olan davalının ödenmeyen aidat ve sermaye arttırım borcunun tahsil amacıyla ... 6. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9645 Esas sayılı dosyasında girişilen icra takibinin, yetkiye ve borca yapılan haksız itirazlar nedeniyle durduğunu ileri sürerek, yetkiye ve borca itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dosyasına yaptıkları yetki itirazının kabul edilerek, ... İcra Müdürlüğü'nce dosyanın ......
Şubesi'nden Alman Yapı Tasarrufu Kredisi kullandığını ve borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya Tebligat Kanununun 35.maddesine göre tebligat yapılmış, cevap da vermemiştir. Mahkemece, davalı borçlunun icra dairesine yaptığı yetkiye ve borca itiraz üzerine takibin icra dairesinin yetkisi yönünden de durduğu yetki itirazı icra mahkemesinde kaldırılmadan itirazın iptali davası açılamayacağı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir....
Şubesi'nden Alman Yapı Tasarrufu Kredisi kullandığını ve borcunu ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya Tebligat Kanununun 35.maddesine göre tebligat yapılmış, cevap da vermemiştir. Mahkemece, davalı borçlunun icra dairesine yaptığı yetkiye ve borca itiraz üzerine takibin icra dairesinin yetkisi yönünden de durduğu yetki itirazı icra mahkemesinde kaldırılmadan itirazın iptali davası açılamayacağı ve geçerli bir icra takibi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlanıldığı, borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazda bulunduğu, mahkemece ödeme emrinin henüz borçluya tebliğ edilmediğinden itiraz hakkının doğmadığı belirtilerek itarazın reddedildiği anlaşılmıştır.İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığı yönündeki itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir....