WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus yolla hakkında yapılan icra takibine itiraz eden borçlu şirket vekili takip dayanağı bononun şirket yetkilisi tarafından düzenlenmediğini ve şirketin borç nedeniyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Bu hali ile, itiraz İİK.nun 168/5 maddesine göre borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 169/a-6.maddesi; borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünü içermektedir....

    nın "Hükmün Kapsamı" başlığını taşıyan 297/2 maddesinde, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hüküm ile taraflara yüklenen borç ve tanılan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği öngörülmüştür. Buna göre şikayet dilekçesinde öne sürülen taleplerin ve dava nedenlerinin her birinin ayrı ayrı tartışılarak bunlar hakkında hangi sonuca ulaşıldığı ve verilen kararın ne olduğu hükümde birer birer açıklanıp gösterilmelidir. Davacı vekili dava dilekçesinde imzaya itiraz ile birlikte borca itiraz ettiklerini de belirtmiş olduğu halde, ilk derece mahkemesi tarafından sadece imzaya itiraz yönünden değerlendirme yapıldığı, borca itiraz yönünden değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bu hususta bir değerlendirme yapılmamış olması, olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi HMK.'nun 297/2. maddesinin açık hükmüne aykırıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 19.09.2014 tarihi olarak düzeltilmesini istediği ve ayrıca imzaya ve borca itiraz ederek takibin iptali talebinde bulunduğu; mahkemece, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu karar gerekçesinde belirtildikten sonra, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir.İİK.nun 168/4-5.maddesi hükmü gereği borçlunun, borca ve imzaya itirazını ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içinde icra...

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı borçlu vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, yetkiye ve imzaya itiraz ettiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda yetki itirazının reddine, imzaya itirazın kabulüne karar verildiği, karara karşı davalı alacaklı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

      un örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede icra mahkemesine yaptıkları başvuruda, sair şikayet ve itirazlarının yanısıra senetlerdeki keşideci imzalarının muris Sabit Kurtul'a ait olmadığını da ileri sürerek imzaya itiraz ettikleri, mahkemece Adli Tıp Kurumunca düzenlenen rapor esas alınarak imzaya itirazın kabulüne karar verildiği görülmektedir. Mahkemece hükme esas alınan 26.06.2014 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda; "senetlerdeki imzaların Sabit Kurtul 'un eli ürünü olup olmadığı hususunun tespit edilemediğinin" bildirildiği, bu rapora karşı alacaklının hüküm kurmaya elverişli olmadığı ve yeniden bilirkişi raporu alınması gerektiğini ileri sürerek itiraz ettiği belirlenmiştir. Adli Tıp Kurumundan alınan raporda, imzanın borçlu eli ürünü olup olmadığı hususunda net bir görüş bildirilmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, imzaya itiraz ederek takibin iptalini istediği, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve alacaklı aleyhine %20 tazminata hükmedildiği, mahkeme kararının alacaklı tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır. 6102 sayılı TTK'nun 808/1. maddesine göre; çekin süresinde muhatap bankaya ibraz edildiği, ibraz günü...

          Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçlunun mahkemeye başvurusunda, yetkiye, borca ve imzaya itiraz ettiği, yargılama devam ederken yetki itirazından feragat ettiği, mahkemece feragat nedeni ile yetki itirazının reddine, bonoda tahrifat yapılmış olması gerekçesi ile borca itirazın kısmen kabulüne karar verildiği, alacaklı ve borçlu tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi'nce, istinaf başvurusunun esastan ayrı ayrı reddine karar verildiği, alacaklının temyiz yoluna başvurduğu görülmektedir....

            Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, davacının sehven eklendiğini öğrenince borçlu kaydının silinmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle müvekkili aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla Mahkeme kararının bu yönlerden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacının istinaf başvurusu yönünden yapılan inceleme sonucunda: Her ne kadar davacı dava dilekçesinde imzaya ve borca itiraz etmiş ise de; davacının takibe konu bonoda borçlu sıfatıyla yer almadığı, buna rağmen takip talebinde borçlu olarak gösterildiği, bu hususun davalı tarafından sehven davacıya takip yöneltildiği beyan edilerek kabul edildiği, bu nedenle imzaya ve borca itiraz yönünde inceleme yapılmadan davacı yönünden takibin iptaline karar verildiği dikkate alındığında, Mahkemece davacı lehine tazminata hükmedilmemesi isabetlidir....

            nun 169/a maddesinde tanımladığı şekilde resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belgeye dayanmadığını, davacı borçlu beyanlarını4n geçerli bir imzaya itiraz niteliğinde olmadığını, İİK.'nun 62/5 maddesi uyarınca takibe esas senet altındaki imzaya ve açıkça ve ayrıca itiraz etmeyen borçlunun senet altındaki imzayı kabul etmiş sayılacağını belirterek davanın reddine, davacı borçlunun takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece davacı borçlunun takip senedindeki imzaya açık olarak itiraz etmediği bu sebeple borçlunun borçlu olmadığını İİK 169/a maddesinde düzenelenen belgelerle ispat etmesi gerektiği, buna ilişkin herhangi bir belgenin dosyada bulunmadığı anlaşılmakla; davacı borçlunun borca itirazının reddine, karar verilmiştir....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin borçlu davacıların velisine 10.02.2021 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın mahkememize İİK 168/4-5 maddesi gereğince yasal 5 günlük itiraz süresi geçirilerek 16.02.2021 tarihinde açıldığı gerekçesiyle davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Şikayetçiler istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesini tekrar etmek suretiyle ... ve ... karantina tedbirleri kapsamında belli bir süre karantina altına alındığını, başvurunun gecikmiş itiraz olarak kabul edilmesi gerektiğini, ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir. C....

              UYAP Entegrasyonu