Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLER: Afyonkarahisar İcra Müdürlüğünün 2020/18368 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Takip arkadaşlığı olması nedeniyle diğer takip borçlusu Salih Hazer yönünden Afyonkarahisar İcra Dairesinin yetkisi kesinleştiğinden yetki itirazının reddine, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden birisiyle ispatlanamadığından reddine, kambiyo hukukuna yönelik şikayetinin de yerinde görülmemesi nedeniyle reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, ciro silsilesinin kopuk olduğu, alacaklının yetkili hamil olmadığı, bu sebeple kambiyo vasfı olmadığından kambiyo takibi yapılamayacağı, takibin iptaline karar verilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan kambiyo hukuku şikayeti, yetkiye ve borca itiraz istemine ilişkindir....

İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, kambiyo hukukuna dayalı şikayet ile ödeme emrine ilişkin şikayetin süresinde olmadığı, faize itirazdan da feragat edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2021/13600 Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, İcra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, taraflar arasında herhangi bir alacağın söz konusu olmadığını, buna dair bir senet imzalanmadığını, icra dosyasında hesaplanan faiz oranının da hukuka aykırı olduğunu, takibe konu kambiyo senedinin kambiyo senetlerinde bulunması zorunlu unsurları bulundurmadığını, ödeme emrininde hukuka aykırı olduğunu, takibe konu kambiyo senedinin parmak izi ile imzalandığını, ancak parmak izi ile imzalanan senetlerin geçerli olması için iki tane tanığın bulunması gerektiğini ancak takibe konu senette böyle bir durumun olmadığını, herhangi bir tanığın bulunmadığını, bu nedenle kambiyo senedinin geçersiz olduğunu, belirtlen sebeplerle açıkça senede,borca,takibe,işlemiş ve işleyecek faize,faiz oranına,parmak izine,yetkiye,ödeme emrine ve imzaya itiraz ettiklerini, davanın kabulü ile yetki...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takibe karşı borçlunun, yetki itirazı ve iflas erteleme davasında verilen tedbir kararı nedeniyle takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.Kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.nun 172. maddesine göre, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte icra...

    Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç Borçlunun adına çıkartılan ödeme emri tebligatını almaktan imtina etmesi üzerine ödeme emri tebliğ evrakının TK'nın 21/1. maddesine göre mahalle muhtarına teslim edildiği ve 2 nolu haber kağıdının borçluya elden verildiği, komşuya haber verme yükümlülüğünün bulunmadığı, ortağı olduğu şirketin adresine tebligat yapılmasının sözkonusu tebligatı geçersiz kılmayacağı, tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu gerekçesi ile borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Borçlu, istinaf dilekçesi içeriğini tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ödeme emri tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile yetkiye ve borca itiraza ilişkindir. 2....

      tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından, bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 nolu ödeme emrinin borçluya 31/10/2009 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin, 03.02.2012 tarihinde borçlunun yeni tespit edilen "İhlas cad. 234. sk. Erguvan Konutları B Blok Daire 16 Yakuplu Büyükçekmece" adresine tebligat çıkarılmasını talep ettiği, çıkarılan ikinci ödeme emrinin 03.04.2012 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilince icra mahkemesine sunulan 09.04.2012 tarihli dilekçede, yetkiye, borca ve zamanaşımına itiraz edildiği, mahkemece, yetkiye, borca ve faize itirazın süreden, zamanaşımına itirazın ise 3 yıllık süre dolmadığından reddine karar verildiği görülmektedir. Alacaklı tarafın her zaman yeniden ödeme emri tebliğ hakkı bulunup, borçluya tebliğ edilen her ödeme emri ayrı bir itiraz hakkı doğurur....

        Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 03/12/2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun şikayet dilekçesinde belirttiği üzere, aynı icra takip dosyasına ilişkin ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/83 E. sayılı dosyasında 04/12/2013 tarihinde imzaya itiraz ettiği, dolayısıyla en geç 04/12/2013 tarihinde takipten ve tebligattan haberdar olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, borçlunun 24/11/2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuru, İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonra olup, mahkemece, borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile imza ve borca itirazlarının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir....

          Davacı tarafça dava açılırken imzaya, borca ve faize itirazın yanında yetkiye itirazda ve kambiyo şikayetinde de bulunulmuş, mahkemece 26/09/2019 tarihinde yetki itirazı ve kambiyo şikayeti taleplerinin tefrikine, diğer talepler yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 11/10/2019 tarihli karar ile de imzaya, borca ve faize itiraz yönünden açılan davanın HMK'nın 320/4 maddesi gereği açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK.nun 170/a-2 maddesi gereğince hakim, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verir. Ancak bunun için, icra mahkemesine yapılan itiraz veya şikayetin beş günlük sürede olması gerekir....

          Somut olayda, alacaklının 3 adet bonoya dayalı olarak 16/06/2021 tarihinde tebliğ edilen ödeme emriyle kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başladığı, takip dayanağı bononun tanzim yerinin Çarşamba olduğu anlaşılmıştır. Öncelikle yetkiye yönelik itirazın değerlendirilmesi gerektiğinden, davacı borçlunun yetki itirazının bononun düzenlenme yeri ve borçlunun yerleşim yeri dikkate alınarak üzerinde ödeme yeri gösterilmeyen; fakat açıkça düzenlenme yeri gösterilen ve düzenlenme yerinin Çarşamba olduğu, takibin de Çarşamba İcra Müdürlüğü'nde başlatıldığı dikkate alınarak davacının yetkiye itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Öte yandan davacının kambiyo takibine konu bonoların protesto edilmeden takibe konulduğuna yönelik şikayeti incelendiğinde; TTK'nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygu lanması gereken TTK.nun 714 ve 730. maddeleri uyarınca, keşideci protesto edilmediği takdirde hamil, lehtara ve diğer cirantalara karşı müracaat hakkını kaybeder....

          İİK'nun 170/a maddesi gereğince; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun, İİK'nun 168. maddesinde belirtilen yasal beş günlük sürede, borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

            UYAP Entegrasyonu