Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesi; vekil edeninin huzurda imzaları alınmadan yapılan imza incelemesinin hatalı olduğunu; davacı borçlu ile davalı alacaklı arasında herhangi ticari ilişki bulunup bulunmadığının ispatı için tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmeden eksik inceleme ile karar verildiğini savunarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Dava, yetkiye, borca ve imzaya itiraz davasıdır....

Takibe konu çekteki tanzim tarihindeki düzeltme imzasının davacı şirket yetkilisine ait olmadığının tespiti neticesi çekteki tanzim tarihinin 30/06/2019 tarihi bulunduğu ve yasal 10 günlük süresin içerisinde ibraza verilmediği anlaşılmakla çekin kambiyo vasfını kaybettiği gözetilerek davacı yanın imzaya itirazının bu şekilde borca itiraz olarak değerlendirilerek davalı takip alacaklısınca kambiyo vasfına yönelik takip hakkı bulunmadığından İİK 170/a Maddesi uyarınca davacı yönünden takibin iptaline karar vermek gerekmiş incelemenin İİK 170/a Maddesi uyarınca gerçekleştirildiği ilgili maddede tazminat öngörülmediği ve yasal koşulları oluşmadığından taraflarca kabul edilen tazminatın reddine, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile takip dosyasından davacı yana çıkartılan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile tebliğ tarihinin TK md. 32 gereği 11/09/2019 tarihi olarak belirlenmesine, davacı yanın yetki itirazının reddine, davacı yanın imzaya itirazının borca yönelik itiraz olarak değerlendirilerek...

Davacı T1 Vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava dilekçesindeki hususları tekrar ederek, davalı tarafın istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE:Unsurları tam bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekili , imzaya, borca, ferilerine ,faize itiraz ederek senedin davacı müvekkili tarafından ödendiğini beyan etmiş olup ilk derece mahkemesince imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacaklının tazminat ve para cezasına mahkumiyetine karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. "Borçlu beş gün içinde icra mahkemesine vereceği itiraz dilekçesinde, imzaya itiraz ile birlikte , imzaya itiraz ile çelişme halinde olmayana itiraz sebeplerini de bildirebilir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, keşideci borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine, imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 50/1. maddesine göre, para ve teminat borçlarına ilişkin icra takiplerinde yetkili icra dairesi, HMK'nun 447/2. maddesi atfıyla HMK'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanmak suretiyle belirlenir. Ayrıca, takip dayanağı akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir....

    İlk derece mahkemesi tarafından; “…Davacı ikametgahının Samsun/Çarşamba olduğunu belirterek çarşamba icra müdürlüklerinin yetkili olduğunu iddia etmiş ise de, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısına göre davacı şirketin adresi Çekmeköy/İSTANBUL olduğundan yetki itirazının yerinde görülmediği, mzaya ve borca itirazları yönünden sürekli mazeret verildiği, son kez mazeretleri kabul edildiği belirtildiği halde yine davayı takip etmedikleri tespit edildiği gerekçesi ile “1- Davacının yetki itirazının REDDİNE, 2- İmzaya ve borca itirazları nedeniyle HMK. 320/4 maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA ” karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; dava dilekçesindeki nedenlere dayalı olarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. Yetki itirazının, İİK.'...

    İcra mahkemesi imzaya itirazın kabulüne karar verirse, artık borca itirazın (misalde takas itirazının) incelenmesine gerek kalmaz.”(Prof. Dr. Baki Kuru, İcra İflas Hukuku El Kitabı- ikinci baskı, syf 807) Somut davada da davacı borca itiraz etmiş ise de imzaya itiraz yönünden kabul kararı verildiğinden açıklandığı üzere ayrıca borca itiraz yönünden bir inceleme yapılmamıştır. Davacının imzaya itirazının kabulüne; İİK m.170/3 gereğince, Harran İcra Dairesi'nin 2020/183 Esas sayılı takip dosyasında davacı-borçlu yönünden takibin durdurulmasına, karar verildiği görülmüştür....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 NUMARASI : 2020/497 ESAS - 2021/309 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, yetkiye, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Bursa İcra Daireleri olduğunu, müvekkilinin böyle bir borcu olmadığından borca ve tüm fer'ilerine açıkça itiraz ettiklerini, bono üzerindeki müvekkiline atfolunan imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını, imzaya açıkça itiraz ettiklerini, ödeme emrinde icra dairesinin banka hesap bilgilerinin ve alacaklı vekilinin banka hesap bilgilerinin yer almadığını belirterek itirazlarının kabulüne...

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1214 KARAR NO : 2021/577 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/01/2020 NUMARASI : 2018/30 ESAS, 2020/4 KARAR DAVA KONUSU : YETKİYE, İMZAYA, BORCA İTİRAZ KARAR : Yatağan İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/30 Esas, 2020/4 Karar sayılı dosyasında verilen imzaya itirazın kabulü kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla, Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Yatağan İcra Müdürlüğünün 2017/1396 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takipte İscehisar İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, dayanak senetlerdeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını, borca ve ferilerine itiraz ettiklerini bildirerek takibin durdurulmasına ve iptaline, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın %10’u oranında para cezasına mahkum...

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2014/506-523 sayılı kararı ile senet aslının icra müdürlüğü kasasında olmadığından ödeme emrinin iptaline, sair itirazların incelenme dışı bırakılmasına şeklinde karar verildiği ve bu karar üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçlulardan ...'a 12.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu ... adına çıkan tebligatın ise iade edildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 58-61. maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlular süresinde imzaya ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçluların borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki; İcra Hukuk Mahkemesi 2014/506-523 sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair itirazlar da incelenmemiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2020 NUMARASI : 2019/631 ESAS - 2020/423 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; ödeme emrinde alacaklının ve müvekkilinin adresinin belirtilmediğini, bu nedenle ödeme emrinin iptali gerektiğini, takip dayanağı senetteki imzanın ve diğer yazıların müvekkilinin eli ürünü olmadığını, müvekkilinin borcu bulunmadığını, bononun unsurlarının tam olmadığını, tanzim yerinin bulunmadığını belirterek takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

      UYAP Entegrasyonu