İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2019/822 ESAS, 2021/102 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil hakkında İstanbul 4. İcra müdürlüğünün 2019/42932 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, müvekkili şirketin tek yetkilisinin Onur Yaylacı olduğunu, takip konusu çekteki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece açıkça imzaya itiraz etmelerine rağmen davanın niteliği itibariyle borca itiraz olarak değerlendirip imza örnekleri almadan davanın reddine karar verildiğini, dava dilekçelerinde konu, sonuç ve talep kısmında borca ve ferilerine ve imzaya itiraz ettiklerinin açıkça belirtildiğini, yerel mahkemece dava dilekçelerinin eksik özetlendiğini, İstanbul Anadolu 1.İcra Müd.2020 /16295 sayılı takibe konulan 10.11.2018 tanzim 17.07.2019 vade tarihli 30.000,00- TL tutarlı senetteki imzanın kesinlikle müvekkiline ait olmadığını, Adil Üstündağ, Zafer Gökmen ve T3 isimli şahısların sahte imzalarla ya da mobing ve zorla işçilere boş senedi imzalatarak piyasaya sürdüklerini, dava konusu senedin ise sahte imza ürünü olduğunu, bu takibe karşıda yetki itirazında bulunduklarını ve menfi tespit davası açacaklarını, yetkili icra müdürlüğünün Seyhan İcra müdürlüğü olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına...
İcra Müdürlüğü’nün 2018/24369 sayılı dosyasında müvekkili aleyhine ilamsız icra yolu ile başlatılan takipte takibe, borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, ancak yetki itirazlarında yetkili icra dairesini göstermediklerini, bu nedenle itirazlarının geçerli olmadığını ve icra dairesinin yetkisinin kesinleştiğini, buna karşı davalı alacaklının yetki itirazını kabul ederek dosyanın İstanbul İcra Dairesi'ne gönderilmesini istediği, bunun üzerine icra müdürlüğünce dosyanın İstanbul icra tevzi büro'suna gönderildiğini, yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu beyanla şikayetin kabulü ile 07/11/2018 tarihli yetkisizlik ve dosyanın İstanbul İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesi kararının iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulmuştur. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "......
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Somut olayın alıntılanan kanuni düzenlemeler ve yapılan açıklamalar çerçevesinde değerlendirilmesinde, davacının genel olarak borcunun bulunmadığı yönündeki itirazını yukarıda alıntılanan kanun maddesinde işaret olunan nitelikte deliller ile ortaya koyamamış olduğu, bu kapsamda da mahkememizce İİK. m. 169 hükmünde öngörülen borca itiraz için öngörülen usul dairesinde yapılan incelemede davacının davasının borca itiraz istemi yönünden de reddinin gerektiği anlaşılmıştır. Buraya kadar yapılan tüm açıklamalar çerçevesinde davacının yetkiye, borca ve imzaya yönelik itirazlarının tümden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davacının yetkiye, imzaya ve borca yönelik itirazlarının REDDİNE, İcra takibi muvakkaten durdurulmamış olduğundan davalı yanın tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte yetkiye ve imzaya itiraz isteğine ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 Sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 Sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; yetkilisi olduğu şirketinin resmi ve özel kurumlardaki işleri için dilekçeye dönüştürülmek suretiyle kullanılması amacıyla açığa imza atılan boş kağıtların avukat olan alacaklıya verildiğini, boş kağıtlardan birinde bulunan imzanın görüntüsünün alacaklı tarafından veriliş amacına aykırı olarak bilgisayar ortamında kopyalanarak kullanıldığını, senet içeriğinin de bilgisayar ortamında sahte bir şeklide oluşturulduğunu, bu nedenle senetteki keşideciye atfen atılmış imzaya itiraz ettiğini, sahte senetten dolayı borcu olmadığını bu nedenle borca, imzaya, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiğini belirterek takibin İİK’nın 170/3 hükmü gereğince durdurulmasına ve alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde yetkiye ve borca itiraz ile şikayete ilişkindir. 3. Değerlendirme Borçlunun İcra Mahkemesine başvurusunda ileri sürdüğü yetkiye ve borca itiraz ile şikayet iddialarının yasal 5 günlük süreye tabi olduğunun ve kesinleşen ... Bölge Adliye Mahkemesi 22....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 21/01/2016 tarih, 2015/25000 Esas - 2016/1776 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet reddedildiğine göre murise yapılan ödeme tebliğ tarihine göre hakkındaki takip kesinleşmiştir. Murisin itiraz hakkının bulunmadığı hususlarda mirasçıların da itirazda bulunmaları mümkün değildir. Bu nedenle borca ve imzaya itiraz hakları yoktur....
tarihlerinin değiştirildiği ve davacı yerine başkası tarafından imza atıldığı olduğunu, bilirkişi raporunda ise hem tarihlerin, hem de imzanın davacıya ait olduğu kanaatine varıldığını, bilirkişi raporu ile davacının haksız ve hukuksuz şekilde imza itirazında bulunduğunun ve kötüniyetli davranarak yalnızca müvekkilinin alacağına ulaşmasını engelleme kastı ile davrandığının ortaya çıktığını, tazminat ve para cezasına hükmedilmemesinin usul ve yasa ile bağdaşmadığını, kısmen kabul, kısmen red kararı ile aleyhe vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek, kararın tazminat ve para cezası yönünden kaldırılmasına, davanın imzaya ve borca itiraz açısından reddine, davacı aleyhine %20'den aşağı olmamak üzere tazminata ve %10'dan aşağı olmamak üzere para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borca ve yetkiye itiraz, İİK'nun 168/5 maddesi gereği ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük sürede yapılmalıdır. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece resen gözetilir. İtiraza konu takip dosyasında ödeme emrinin davacı şirkete 11/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı şirket tarafından ödeme emrinin tebliğinden 5 günlük süre geçtikten sonra 21/11/2019 tarihinde imzaya itiraz edildiği, mahkemece imzaya itirazın süreden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, her ne kadar davalı vekili katılma yolu ile istinaf talebinde bulunmuş ise de; dava nedeni ile takip durdurulmamış olmakla tazminata hükmedilmemesi de yerinde olduğundan, davalının istinaf talebi de yerinde bulunmamış olup, HMK.355 mad....