Takip dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 02/04/2009 tarihinde tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, borçlunun dosya borcuna 14/04/2009 tarihinde itiraz ettiği, borca itiraz süresi ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün olduğundan Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 14/04/2009 tarihli kararı ile itiraz süresinde olmadığından takibin devamına karar verildiği, borçlu davacı yeniden 2. kez 14/11/2022 tarihinde iş bu borca itiraz ederek itiraz dilekçesi sunduğu ve icra müdürlüğünce de 14/11/2022 tarihinde süresinde olmadığından bahisle itirazı reddedilerek takibin devamına karar verilmiştir....
AŞ ile anlaşıldığını ve fiili taşımanın da bu şirket tarafından gerçekleştirildiğini, hasarın hangi aşamada ve ne şekilde meydana geldiğinin sabit olmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama doğrultusunda, davamıza konu taşıma işinde hasar tarihinin 20/05/2014 olduğu, ilk icra takibinin İstanbul Anadolu ... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı icra dosyasında 20/01/2015 tarihinde başlatıldığı, yapılan takipte borca ve yetkiye itiraz üzerine takibin 05/02/2015 tarihinde durduğu, aradan 1 yıl 9 ay geçtikten sonra 11/11/2016 tarihinde icra dosyasının yetkili icra dairesine gönderilmesinin talep edildiği, Büyükçekmece ......
İcra Müdürlüğünün 2015/23076 Esas numaralı dosyası ile takip başlatıldığını, davalılarca 21.12.2015 tarihinde borca ve borcun tüm ferilerine itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, TBK 146 maddesine göre kanunda aksine hüküm bulunmadıkça her alacağın 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, bu süreden sonra borçların zamanaşımına uğrayıp, eksik borç haline geldiğini, eksik borçların da dava edilemeyeceğini, davacının kötü niyetli olduğunu, haksız davanın reddi doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. İstinafa konu karar, İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/03/2018 tarihli 2016/246 Esas, 2018/157 Karar sayılı davanın reddine yönelik kararıdır....
Somut olayda ödeme emri borçluya 17.06.2009 tarihinde tebliğ edilmiş olup borçlu yasal 7 günlük süresi içinde 24.06.2009 tarihinde yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Buna göre, icra mahkemesinin itirazın süresinde olmadığına dair kararı yerinde değildir. Öte yandan, borçlu borca itirazları yanında yetkiye de itiraz ettiğinden, borçlunun borca itirazından feragat etse dahi, geçerli ve sürede bir yetki itirazı olduğundan takip durmaya devam eder. İtiraz üzerine duran takipte takibin devamı alacaklının İİK 66 ve devamı maddeleri koşulunda icra mahkemesinde itirazın kaldırma kararı ile yapılabilir. Bu durumda mahkemece yapılacak işlem takibin devamına dair icra dairesi kararına yönelik şikayetin kabulü ile takip kesinleşmeden konulan hacizlerin kaldırılmasına karar vermekten ibarettir....
Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip yapıldığı anlaşılmış olup, takibe dayanak bono incelendiğinde; düzenleme tarihinin yanında düzenleme yeri olarak Konya'nın gösterildiği, bu sebeple Konya İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu anlaşılmakla, davacının yetki itirazının yerinde olmadığı, yine davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde açıkça "öncelikle yetkiye olmak üzere takibe, borca, faize ve tüm ferilerine yasal süresi içerisinde itiraz ediyoruz" şeklinde yetkiye itiraz dışında borca ve ferilerine de itiraz edildiği, ancak borcun ödendiğinin yasada sayılan belgelerden biri ile ispatlanamadığı, yine talep edilen faiz miktarında da fazla bir talebin söz konusu olmadığı, bu sebeple borca ve faize yönelik itirazın da yerinde olmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince davacının yetkiye, borca ve faize itirazının reddine karar verilmesinde ve takip geçici olarak durdurulduğundan...
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın, 30.12.2021 tarihinde vekaletnamesini Biga İcra Müdürlüğünün 2021/3674 Esas sayılı dosyasına sunduğunu, söz konusu vekaletnamenin Biga İcra Müdürlüğü tarafından 31.12.2021 tarihinde onaylandığını ve davacının borca itiraz dilekçesinin reddedildiğini, İİK Madde 168/5 gereği borca ve yetkiye itiraz süresi 5 gün olduğundan ve vekaletnamesinin de onaylanma tarihi 31.12.2021 tarihi olduğu dikkate alındığında davacının iş bu davayı 5 günlük itiraz süresi geçtikten sonra 10.01.2022 tarihinde açtığını, davacı tarafın süresinden sonra yaptığı yetkiye ve borca itiraz taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde yetkiye ve borca itiraza ilişkindir....
. - K A R A R - Davacı vekili; davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının yetkiye ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu, senetlerin üzerinde Bodrum Mahkemelerinin açıkça yetkili kılındığını, ayrıca davalının sunduğu ödeme belgesinin başka bir borca ilişkin olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı 24/03/2011 tarihli duruşmadaki beyanında; takibe dayanak senetleri davacıdan aldığı borç paralara karşılık verdiğini, ancak borcunu ödediğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 ödeme emrinin tebliği üzerine yasal 7 günlük süre içeresinde borca ve yetkiye itiraz edildiği, takibin durdurulması kararı üzerine alacaklının şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca ve yetkiye itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verilmiş olsada itirazın takip borçlusu tarafından yapılmadığını, takipte üçüncü kişinin itirazı üzerine takibin durdurulması kararının doğru olmadığını belirterek takibin durdurulmasına ilişkin müdürlük işleminin iptalini talep ettiği, mahkemece...
haklı olduğu, borca ve faize itirazların da yetkili icra mahkemesinde incelenmesi gerektiğinden bahisle istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
, çekte ciro silsilesinin kopuk olduğunu, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, ayrıca dosya işlemsiz bırakılmakla çekteki zamanaşımı süresinin de dolduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayeti ile yetkiye, borca, imzaya, feriler ile zamanaşımına itirazlarının kabulüne, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....