Asliye Hukuk ve ... 2. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekilinin, 24.05.2013 tarihli dilekçe ile; alacağına karşılık olmak üzere davalının 12.000.-Euro değerinde bono verdiğini, bono bedelini ödememesi üzerine davalı hakkında icra takibi yaptığını, davalının haksız imzaya ve borca itiraz ettiğini ve itiraz sonucunda takibin iptal edildiğini ve davalının 7.645,00.-TL davacıdan tahsil ettiğini, davalının sahte senet düzenlemek iddiası ile davacı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ve ... 3. Asliye Ceza Mahkemesine dava açıldığını, asliye ceza mahkemesine açılan davanın görevsizlikle ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/179 Esas sayılı dosyasına kayıt edildiğini ve mahkeme kararıyla 11.12.2000 düzenleme tarihli 11.01.2001 vadeli 12.000....
ye ödeme emri 16/03/2004 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlunun ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmediği gibi, aksine 22.04.2004 tarihinde dosyaya sunduğu mal beyanı dilekçesinde borca karşı herhangi bir itirazı olmadığını ve borcu kabul ettiğini beyan ettiğini, söz konusu icra takip dosyasından, alacağın tahsili amacı ile icrayı ilerletici işlemler yapılmış ve her işlem ile 10 yıllık zamanaşımı süresi yeniden başlatıldığını, ancak davalı borçlu, alacağın icra takibinden sonra zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile İcra Ve İflas Kanunu 71/2 maddesi uyarınca 18.08.2022 tarihinde Bursa 6. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/504 E. dosyası ile dava açtığını, Bursa 6....
Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak, itirazlar incelenmek suretiyle varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak, itirazlar incelenmek suretiyle varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur. O halde mahkemece, duruşma açılarak, itirazlar incelenmek suretiyle varsa tarafların delilleri değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinden inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
yaptığını ileri sürdüğü ve mahkemece, 12.240 TL asıl alacak ve ferileri yönüden itirazın kabulüne ve takibiin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....
Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine dair ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı taraf işbu takibe itiraz ettiğini ve haksız olan bu itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, borçlunun itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu, borçlunun itirazında borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve bu haksız itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun uzun süreden beri müvekkile olan açık faturalardan kaynaklanan borcunu ödemediğini, müvekkilinin mal ve hizmeti teslim ettiğini ve bunun sonucunda alacağa konu faturayı tanzim ettiğini belirterek ... 33 . İcra Müdürlüğü’nün...Esas sayılı dosyasına yapılan davalının haksız itirazının iptali ile icra takibinin devamına, davalı/borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....
Dosyada davacı tarafından yapılan borca itirazına ilişkin borcu ödediğine ertelediğine ilişkin delil sunmadığı ve çekin de zamanaşımına uğramadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir. Davalının inkar tazminatı talebi yönünden Borçlunun icra mahkemesi'ne başvurusu, İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 169/a-6. maddesinde, borca itirazın icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle reddi halinde, takip muvakkaten durdurulmuş ise, borçlunun takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği öngörülmüştür. Mahkememizce takibin geçici durdurulmasına karar verilmediği" gerekçesiyle yetki itirazının, borca itirazın ve davalı vekilin tazminat talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı borca ve yetkiye yapılan itirazın iptali ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçeye göre davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyizine gelince; Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan tahliye istemli ilamsız icra takibi sırasında, borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca birlikte itiraz etmesi nedeniyle borca ve yetkiye yönelik itirazın iptali için genel mahkemede dava açılmıştır....
Davalı iş sahibi ise icra dairesine vermiş olduğu itiraz dilekçesinde, takibin yetkisiz icra dairesinde yapıldığnı, yetkili icra dairesini İlçesinin bağlı olduğ İcra Daireleri olduğunu, takibe konu 2006,2007 ve 2008 yıllarına ait faturalardaki alacakların zamanaşımına uğradığını ileri sürerek yetkiye ve borca itiraz etmiştir. İtirazın iptâli davalarında, Yargıtay'ın istikrar kazanmış uygulamalarına göre, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmişse, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun yada olmasın öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın değerlendirilip sonuçlandırılması gerekir. Oysa mahkemece, icra dairesinin yetkisine yapılan bu itirazla ilgili olumlu yada olumsuz bir karar verilmemiştir. Sorun, icra takibind İcra Müdürlüğü'nün yetkili olup olmadığında toplanmaktadır....