"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek (10) ödeme emrinin tebliği üzerine avalist borçlunun imzaya, yetkiye ve borca itirazı olduğunu ileri sürerek, süresinde icra mahkemesine itirazda bulunduğu anlaşılmaktadır. İİK'nun 169/a-1. maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....
Ancak; 18 yaşından küçük olan sanık hakkında hükmedilen seçenek yaptırımın yerine getirilmemesi halinde, kısa süreli hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından seçenek yaptırımın gereklerinin yerine getirilmemesi durumunda kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verileceği kısmının çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Suça sürüklenen çocuk hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelemesine gelince; Müştekinin 11.07.2008 günlü oturumda; suça sürüklenen...
için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, suçların tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda olan sanık hakkında aynı Yasanın 66/1-e, 66/2. maddelerinde belirtilen 5 yıl 4 aylık asli dava zamanaşımının, karar tarihi olan 18.02.2009 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... savunmanının temyiz itirazı yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde; Sanıkların eylemine uyan TCK'nın 151/1, 31/2. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasanın 66/1-e, 66/2, 67/3. maddelerinde öngörülen 4 yıllık zamanaşımı süresinin, karar tarihi olan 26.02.2010 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 18.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
nun 447/2. maddesinin göndermesiyle 6100 sayılı HMK'nun 6. maddesinin 1. cümlesine göre, yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu yönünde yetkili icra dairesi tayini yapıldığı ve yetkiye itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinden anılan daire kararı ile ....İcra Hukuk Mahkemesi 30.09.2014 tarih ve 2013/650 Esas 2014/1118 Karar sayılı ilamının bozulmasına karar verildiği belirlenmiş ise de; yetki yönünden kararın bozulmasına dair temyiz itirazı olmadığı halde, Dairemiz kararının maddi hataya dayalı olarak verildiği anlaşıldığından karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 20/04/2015 tarih ve 2015/7729 Esas-2015/10497 Karar sayılı temyiz dilekçesinin kabulüne ilişkin kararının kaldırılmasına oybirliği ile karar verildi....
SUÇ : Nitelikli hırsızlık HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Müştekiye ulaşılamaması nedeniyle kovuşturma aşamasında dinlenilmediği ve mahkeme tarafından katılma konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilemediği, gerekçeli kararın ise usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği anlaşıldığından; müştekinin temyiz başvurusunun süresinde olduğu kabul edilerek, 5237 sayılı CMK'nın 237/2. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak müştekinin suçtan doğrudan zarar görmesi nedeniyle davaya katılan olarak kabulüne karar verilmekle yapılan incelemede; Sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK'nın 142/1-a maddesinde düzenlenen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın sorgusunun alındığı 02.12.2013 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki genel haciz yolu ile takipte yetkiye ve borca itirazın kaldırılması uyuşmazlığı dolayısıyla yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile yetkiye ve borca itirazın kaldırılmasına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında, yetki itirazı yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, taraflar arasında aktedilen temlik sözleşmesine dayalı icra takibinde yetkiye ve borca yapılan itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkindir. İİK’nun 50 nci maddesi yetki meselesini düzenlemektedir. Maddenin ikinci fıkrasında yetki itirazının esas hakkında itirazla birlikte yapılacağı, Tetkik Merciinin önce yetki itirazını inceleyip kesin bir sonuca bağlayacağı, belirtilmiştir. Bu madde hükmünün itirazın iptali için müracaat edildiği hallerde de uygulanacağının kabulü gerekir. Zira, İİK’nun 67'nci maddesinde açıkça “Takip talebine itiraz edilen ve itirazın kaldırılması için mercie müracaat etmek istemeyen alacaklı” denildiğine göre, alacaklıya ya mahkemeye yada mercie müracaat imkanı bakımından bir tercih hakkı tanınmaktadır. Alacaklı tercihini mahkemeye müracaat şeklinde yapmışsa artık mahkemenin hem icra dairesinin yetkisine itirazı ve hem de borcun esasına ilişkin itirazı incelemesi gerekecektir....
Davacı borçlu tarafından, hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde, yetki, imza, borç ve ferilerine itiraz edilmiş, ancak mahkemece, hatalı olarak, davacının imza itirazı bakımından kısa karar oluşturulmuş, yetki itirazı hususunda hüküm kurulmamış, davacının yetki itirazı konusunda hükmün gerekçesinde her hangi bir değerlendirmeye yer verilmemiş, bu şekilde yalnızca davacının bir kısım talepleri hakkında hukuki değerlendirmede bulunulmuş ve hüküm kurulmuştur. Davacının yetki itirazı konusunda olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın 14.11.2012 tarihli nüfus kayıt örneğine göre, 06.09.2012 tarihinde öldüğünün anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...' n temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK' nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK' nın 64/1. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 28.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....