İcra Dairesi 2022/3530 E. sayılı takip dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Somut olayda takip dayanağı bonoda açıkça düzenleme yeri olarak ''Konya'' yazdığından Konya icra dairelerinin de yetkili olduğu, davacı borçlunun, borca itiraz konusunda mahkemeye bir belge ibraz etmediği, alacaklı vekili tarafından da borca itirazın kabul edilmediği, netice itibariyle borçlunun iddialarını İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamadığı gerekçesiyle "Davacının yetki itirazının reddine, Davacının borca ve ödeme emrine itirazının reddine" karar verildiği görülmüştür....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre davacı alacaklının Iğdır İcra Müdürlüğü'nün 2010/1609 Esas sayılı dosyası ile davalı borçlu aleyhine takip başlattığı, borçlunun süresinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, öncelikle icra dairesinin yetkisinin incelenmesi gerektiği, icra takibine konu alacağın fatura alacağı olduğu, dolayısıyla yetkili icra dairesinin borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi olduğu nazara alınarak itirazın iptali talebinin yetki yönünden reddine, icra müdürlüğü dosyasının süresinde başvuru yapılması halinde yetkili Elazığ Nöbetçi İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. Davalı borçlunun mahkemenin yetkisine de itiraz etmesi sebebiyle öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının değerlendirilmesi gerekmektedir....
İcra müdürlüğünün 2020/6895 esas sayılı dosyasına süresinde borca ve yetkiye itiraz edildiğini, borcun ödendiğini, icra müdürlüğü itirazları üzerine takibi durdurduğnu, duran takibe istinaden takibin devamı için yasalar itirazın iptali veya itirazın kaldırılması için alacaklıya başvuru hakkı tanıdığını, ancak alacaklının bu başvurular yerine şikayet yolu ile takibin devamını sağlamaya çalıştığını, davanın kötü niyetle açıldığını, icra Müdürlüğü 04.05.2021 tarihli kararı ile yetki yönünden takibi durdurduğunu, 13.10.2020 tarihinde borca itirazlarına istinaden takibi durdurduğunu, şikayet için yedi günlük yasal süreyi geçtiğini, şikayetin reddinin gerektiğini, Bursa İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu kabul edilse bile borca itiraz da olduğundan dolayı takibin devamının mümkün olmadığını, sadece yetki yönünden takibin devamının hiç bir fayda sağlamadığını, borca itiraz da mevcut iken takibin kanunun belirlediği yöntemler ile (itirazın iptali veya itirazın kaldırılması) devam etmesini sağlamak...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2021 TARİHLİ EK KARAR NUMARASI : 2018/348 ESAS 2021/66 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine davalı vekili Av. T5 tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Mersin 6....
nin ticaret sicilde kayıtlı adresinin Sarıyer olduğu, HMK 7/2 gereği ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin yetkili olduğu, mahkemenin yetki itirazının reddine ilişkin gerekçesi yerinde olmamakla birlikte yetki itirazının reddine karar verilmesinde sonucu itibariyle isabetsizlik bulunmamaktadır. Somut olayda; vadesi geçmiş unsurları tamam kambiyo senedine dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati haciz kararına ancak İİK 265.madde de yazılı sebeplerle itiraz edilebilir. İhtiyati haciz yargılamasında tahkikat yapılması mümkün bulunmamaktadır. Bunun dışında menfi tespit, istihkak veya itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek hususlar, ihtiyati haciz kararına itiraz olarak ileri sürülemez....
DAVA KONUSU : Satıcının Açtığı İtirazın İptali KARAR : İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında İzmir 16.icra müdürlüğünün 2018/11150 E.sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının borcun kendisine ait olmadığını bildirerek borca, faiz miktarına ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, davalının beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davalının borca ve icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin İzmir 16.icra müdürlüğünün 2018/11150 E.sayılı dosyası üzerinden devamına, takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı, kesin yetki kuralının bulunmadığı bir davayı yetkisiz bir mahkemede açmışsa, seçme hakkı itiraz eden davalıya geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Yetki itirazının ileri sürülmesi" başlıklı 19/2. maddesinde; "Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmünü içermektedir. Yine, 116/1- a maddesinde kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazını "ilk itiraz" olarak düzenlemektedir. 117/1. madde ise; "İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez." hükmünü içermektedir. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır.(Emsal;Yargıtay 20....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak ve taleplerinin yetki itirazına ilişkin olduğu, esasa ilişkin bir itiraz yokken icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan yetkiye ve borca itiraz davasına ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin borca itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunmadığını, yasal itiraz süresi geçtikten sonra 01/03/2021 tarihinde dava dilekçesinden ayrı olarak itiraz dilekçesi göndermiş olduğunu, süresi içerisinde yapılmayan yetki itirazına muvafakatlerinin olmadığını, her ne kadar yetki itirazında yetkili icra dairesinin İznik olduğu gösterilmişse de takibin başlatıldığı Bursa İcra Daireleri de T.B.K. 89. Maddesine göre seçimlik haklarından dolayı yetkili olduğunu, ayrıca söz konusu icra takibinde borca yapılan itirazın haksız ve borcun tahsilini geciktirmeye yönelik olduğunu belirterek, davanın reddine, takibinin devamına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davacının yetki itirazının reddine, davacının borca, faize ve borcun fer'ilerine yönelik itirazları ile tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, dair karar verilmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçluya örnek 9 numaralı ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; yetki itirazı ile birlikte muaccel bir alacak olmadan, davalı tarafın henüz bir riski bulunmadan,ihtarname cevabı beklenmeden ve ihtarnameye itirazları sonuçlanmadan takip başlatıldığı, takipte istenilen miktarda borcun bulunmadığı, istenen faizin ve faiz oranlarının yüksek olduğunu, borcun bir kısmının ödendiği ve yapılandırıldığını ileri sürerek borca ve ferilerine itiraz da bulunduğu görülmüştür. Borçlunun ileri sürdüğü hususlar, borca itiraz niteliğinde olup İİK'nun 150/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 62/1. maddesi hükmüne göre; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamsız icra takibinde, her türlü itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yapılması zorunludur....