WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayımızda dosyada takibe dayanak akdin Trabzon İcra Müdürlüğü yetki alanlarında yapıldığına dair bir delil olmadığı gibi, genel yetki kuralları uyarınca (HMK 6/1 gereği) davalı-borçlunun ikametgahı ile takip konusu alacağın para alacağı olması sebebi ile (TBK 89/1-1 gereği) alacaklının ikametgahı icra daireleri yetkili icra daireleridir. Takip dosyasında, takip alacaklısının yerleşim yeri Vakfıkebir olup, takip borçlusunun yerleşim yeri ise adli teşkilat yönünden Vakfıkebir icra dairesine bağlı Beşikdüzü'dür. Dosya kapsamında bu nedenlerle Trabzon İcra Müdürlüğü değil, borca ve yetkiye itiraz dilekçesinde belirtildiği gibi Vakfıkebir İcra Dairesi yetkilidir. Bu nedenle davacının borca ve yetkiye yapılan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı Trabzon İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmaması nedeni ile reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir" şeklindeki gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından borçlu aleyhine 01/02/2022 tarihli sözleşmeye dayalı olarak bakiye alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlununda yasal süre de hem yetkiye hemde borca yönelik itirazlarını sunduğu anlaşılmaktadır. İtiraz dilekçesinde de anlaşılacağı üzere, borçlu aynı zamanda yetkiye de itiraz etmiş ve yetkili icra müdürlüklerinin İstanbul icra müdürlükleri olduğunu iddia etmiştir. Dava dilekçesinde alacaklı taraf icra müdürlüğünün yetkili olduğunu savunmuş ve yetkiye yönelk itirazında kaldırılmasını istemiştir. Mahkeme yetkiye yönelk itiraz hususunu hiç yargılamadan borca yönelik itirazları yargılamış ve dayanak belgenin İİK 68.maddede yazılı belgelerden olmadığını belirterek ret kararı vermiştir....

    Dosya üzerinde yapılan incelemede; mahkemece taraf delillerinin usulüne uygun olarak toplandığı, delillerin değerlendirildiği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda özetle; itirazın iptali davası açılabilmesi için yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak başlatılmış bir takip ve takibe karşı usulüne uygun olarak süresinde yapılmış bir itiraz bulunması hususunun dava ön şartı olduğu, icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve yetki itirazının geçerli olduğu, bu durumda öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünden inceleme yapılması gerektiği, takip konusu borcun para borcu olarak kabul edilebilmesi için davalının ticari ilişkiyi kabul ederek borca itiraz etmesi gerektiği, davalı tarafın gerek icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde gerek eldeki davada ticari ilişkiyi kabul etmediği, Ayrıca, takip konusu edilen ve zamanaşımına uğradığı anlaşılan senetler üzerinde davalının adı yazılı olsa da senet üzerine atılan imzaların dava...

    Yetki itirazının ileri sürülmesi hususu ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 19.maddesinde; ".. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir." şeklinde belirlenmiştir....

      Dava, faturaya dayalı ilamsız takipte borçlu davalı tarafından yetki ve borca itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu tarafından İcra Müdürlüğü'ne verilen itiraz dilekçesinde; İcra Müdürlüğü'nün yetkisine itiraz edilmiş, ... İcra Müdürlüğü'nün takipte yetkili olduğu belirtilmiştir. Yargıtay .... H.D.nin .../.../... gün ve .../... E. .../... K. sayılı emsal içtihatında ''...borçlunun yetki ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da mahkemede itirazın iptali davası açması halinde mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekir...'' Yargıtay .... H.D.nin .../../... gün ve .../... E. .../......

        İcra takibine dayanak yapılan senedin teminat olarak verildiği iddiası İİK.nun 169.maddesi kapsamında borca itiraz olup, bu itirazın aynı Kanunun 168/5.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren (5) günlük sürede icra mahkemesine bildirilmesi gerekmektedir. Somut olayda, borçluya örnek (10) nolu ödeme emrinin 12/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise açıklanan yasal beş günlük süre dolmadan 17/07/2013 günü icra mahkemesine vermiş olduğu itiraz dilekçesinde teminat olgusunu ileri sürmediği, bu süreden sonra yargılama devam ederken, alacaklının kollukta vermiş olduğu ifade tutanağını ibraz ederek senedin teminat amaçlı verildiği iddiasında bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü ve takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, itiraz ve şikayetlere müdahale yolu ile katılmaya yasal imkan bulunmamaktadır. Bu nedenle icra dosyasında taraf sıfatı dahi olmayan ....'...

          İNCELEME VE GEREKÇE Dava hukuki niteliği itibari ile tacirler arası faturaya dayalı alacak için başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. İtiraza konu ----- dosyası getirtilerek dosyamız içerisine alınmıştır. Dosyanın incelenmesinden ödeme emrinn davalı borçluya --- tarihinde tebliğ edildiği davalının --- tarihinde yetkiye ve borca itiraz ederek takibi durdurduğu , bunun -----tarihinde davanın açıldığı , gerek itirazın gerekse davanın süresinde açıldığı tespit edilmiştir. Borçlunun yetki itirazı ön inceleme duruşmasında TBK 89/1 uyarınca para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinden, davacının ikametgahı mahkemesi ve icra dairelerinin yetkili olması sebebiyle davalının adresi ------- olduğundan icra dairesinin yetkisine itirazının reddine karar kara verilerek yargılamaya devam olunmuştur....

            DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca yetki itirazı ve borca itiraz istemine ilişkindir. Somut olayda, davacıların icra mahkemesinde yetki itirazında bulunurken, takip konusu senette ihtilaf halinde Alaşehir Mahkemelerinin yetkili kabul edildiğini ve adres olarak Sarıgöl İlçesi gösterildiği halde, takibin Demirci İcra Dairesinde başlatıldığını ileri sürdükleri, ancak birden fazla olarak ifade ettikleri yetkili icra dairesinden hangisini seçtiklerini belirtmedikleri anlaşılmıştır. Bu durumda davacılar, yetki itirazında, HMK'nın 19/2. maddesinde yazılı "birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir" hükmünü yerine getirmediğinden ve bu konudaki talebin açıklatılmasına gerek bulunmadığından, yetki itirazının reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir. (Yargıtay 12....

            Somut olayda, borçlu, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında, açıkça borca itirazını belirtmemiş, akdi ilişkiyi kabul ettiği yada reddettiği yönünde beyanda bulunmamış olup, bu hali ile borçlunun akdi ilişkiyi kabul ettiği sonucuna varılması mümkün olmadığından, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. maddesinin uygulanması imkanı bulunmamaktadır. Bu durumda, HMK'nun 6. maddesi uyarınca borçlunun yerleşim yerinde takibin yapılması gerekip, borçlunun yerleşim yeri Kırklareli olduğuna göre Ankara İcra Müdürlüğü yetkisizdir." şeklinde verilen Yargıtay kararı doğrultusunda, davalının icra dosyasına yapmış olduğu yetki itirazı ile beraber davacının yetkisizlik kararının kaldırılması yönündeki talebinin reddine, yetkisizlik kararının kaldırılmağı için borca ve ferilerine yönelik itirazların incelenmediğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/478 KARAR NO : 2021/2876 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK M TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/848 ESAS 2020/408 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 37.icra Müdürlüğünün 2018/15400 sayılı dosyasında müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte Bakırköy icra dairelerinin yetkisiz olduğunu, müvekkili şirketin ticari sicil adresinin Güngören olması nedeniyle genel yetki kuralı gereği yetkili icra dairesinin İstanbul İcra Daireleri olduğunu, müvekkilinin takibe konu çekle ilgili alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını...

            UYAP Entegrasyonu