Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA KONUSU : Satıcının Açtığı İtirazın İptali KARAR : İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı hakkında İzmir 16.icra müdürlüğünün 2018/11150 E.sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalının borcun kendisine ait olmadığını bildirerek borca, faiz miktarına ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, davalının beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davalının borca ve icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin İzmir 16.icra müdürlüğünün 2018/11150 E.sayılı dosyası üzerinden devamına, takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Müdürlüğü'nün 2011/6485 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığı, yasal süresi içinde borçlu yüklenici tarafından yetkili icra dairesinin Bakırköy olduğu gerekçesiyle icra dairesinin yetkisine ve borcun aslı ile ferilerine itiraz edildiği, yetki itirazı sonucunda dosyanın .... İcra Dairesi'ne gönderildiği ve 2011/11883 Esas sayısını aldığı anlaşılmıştır. Mahkeme tarafından yetkili icra dairesince düzenlenen ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğine dair tebligat parçasının olmadığı, bu durumda usulüne uygun da borca itiraz olmayacağından açılan davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmiş ise de; mahkeme dosyası arasında bulunan ......

    nin ticaret sicilde kayıtlı adresinin Sarıyer olduğu, HMK 7/2 gereği ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin yetkili olduğu, mahkemenin yetki itirazının reddine ilişkin gerekçesi yerinde olmamakla birlikte yetki itirazının reddine karar verilmesinde sonucu itibariyle isabetsizlik bulunmamaktadır. Somut olayda; vadesi geçmiş unsurları tamam kambiyo senedine dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmiştir. İhtiyati haciz kararına ancak İİK 265.madde de yazılı sebeplerle itiraz edilebilir. İhtiyati haciz yargılamasında tahkikat yapılması mümkün bulunmamaktadır. Bunun dışında menfi tespit, istihkak veya itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek hususlar, ihtiyati haciz kararına itiraz olarak ileri sürülemez....

      Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçluya örnek 9 numaralı ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda; yetki itirazı ile birlikte muaccel bir alacak olmadan, davalı tarafın henüz bir riski bulunmadan,ihtarname cevabı beklenmeden ve ihtarnameye itirazları sonuçlanmadan takip başlatıldığı, takipte istenilen miktarda borcun bulunmadığı, istenen faizin ve faiz oranlarının yüksek olduğunu, borcun bir kısmının ödendiği ve yapılandırıldığını ileri sürerek borca ve ferilerine itiraz da bulunduğu görülmüştür. Borçlunun ileri sürdüğü hususlar, borca itiraz niteliğinde olup İİK'nun 150/a maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanun'un 62/1. maddesi hükmüne göre; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamsız icra takibinde, her türlü itirazın, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesine yapılması zorunludur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra dairesine yaptığı başvuruda, yetki itirazında bulunduğu ve devamında borca itirazlarını sunduğu, alacaklının borçlunun itirazı ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın kaldırılması isteğiyle yaptığı başvuru üzerine mahkemece, takibin yetkisiz yerde yapılmış olması nedeniyle itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK.'nun 63. maddesi uyarınca, borçlu, itirazında bildirdiği sebeplerle bağlı olup; alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında, itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. Buna göre; itirazında sebep bildirmiş olan borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında, bildirdiği sebepler dışında kalan ve fakat alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılabilen borca itiraz sebeplerini ileri sürebilir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; yetki itirazının hatalı olarak reddedildiğini, takibe konu senet ile ilgili Bakırköy İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, borca yönelik itiraz ettiklerini, müvekkilinin karşı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, dosya kapsamındaki mevcut banka dekontlarından bu durumun anlaşılacağını söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....

      Davanın temelini olusturan icra takibinde borca itirazla birlikte icra dairesinin yetkisine de itiraz edilmiştir. Yetkili icra dairesinde takip yapılması itirazin iptali davasının koşullarından birisidir. Hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edildiği durumlarda mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde mahkemenin kendi yetkisi yönünden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUC: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle yetkisiz mahkemede ikame edilen davaya yetki yönünden itiraz ettiklerini, dava 6100 sayılı HMK uyarınca genel yetkili mahkeme olan davalıların yerleşim yeri mahkemesinde açılmasının gerektiğini, davalı müvekkili şirketin adresi Küçükçekmece olduğunu ve yetkili mahkeme Bakırköy Mahkemeleri olduğunu, İstanbul mahkemeleri, davalı şirket için yetkili mahkeme olarak kabul edilemeyeceğini, bu nedenlerle, iş bu davaya öncelikle yetki yönünden itiraz ettiklerini, davacı yanın dilekçesinde belirttiği borç tutarında mutabakat sağlanamadığını, bu uyuşmazlıklar giderilmeden, davacı yan icra takibine başladığını, doğal olarak müvekkili şirket, mutabık kalmadığı bedelden dolayı başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, tarafların ticari defterleri incelendiğinde, yukarıda açıklanan uyuşmazlık daha net anlaşılacağını, işbu uyuşmazlık, bilirkişi incelemesine muhtaç olduğunu, bu nedenlerle, işbu davayı kabul etmediklerini ve reddini talep ettiklerini...

          İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, ayrıca borç ilişkisine, faize, ferilerine de itiraz ettiklerini beyanla yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili ... İcra Dairelerine gönderilmesine, yine borca, ferilerine ve faize itiraz doğrultusunda takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Dosya üzeri karar verildiğinden cevap dilekçesi sunulmamıştır. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; icra takibinde çek hesabının bulunduğu yer ve hesap sahibinin bulunduğu yer ve keşide yerinin ..., borçlunun adresinin de ... olduğu ve ödeme emrinin bu adreste tebliğ edildiği, bu itibarla, anılan hükümler uyarınca İstanbul ... İcra Dairesinin takibe yetkili olmaması nedeniyle yetki itirazının kabulü ile, davacı borçlu yönünden İstanbul ... İcra Müdürlüklerinin yetkisizliğine; talep halinde dosyanın yetkili icra dairesi olan ......

            tüm bu itirazlarının yersiz olduğunu, nafakaya ilişkin icra takiplerinin Türkiye'nin her yerindeki icra müdürlüklerinden yapılabildiğini, Yargıtay içtihatlarının da bu doğrultuda olduğunu, kaldı ki davalı yanca 29/04/2021 tarihli itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunulmadığından icra dairesinin yetkisinin zımmen kabul edilmiş olduğunu, sonrasında icra takibine itirazda bulunulamayacağını, davalı yanın borca itiraz dilekçesinde nafaka ara kararının içeriğini tartışmış, verilen kararın usul ve yasaya uygun olmadığından bahisle borca itiraz etmiş olup, söz konusu itirazın tartışma yerinin icra dairesi olmayıp, bu hususa ilişkin itirazların borcun varlığını ortadan kaldırmayacağını, Perşembe Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesince hükmedilen tedbir nafakasının feri olduğunu ve davalı yanca bu güne değin bir ödeme yapılmadığını, kaldı ki tedbir nafakasına ilişkin mahkemeye yapılan itirazların da reddedilmiş olduğunu, davalı yanın mahkeme hükmüne göre borçlu olduğunu bilmesine rağmen sırf söz...

            UYAP Entegrasyonu