İSTİNAF İSTEMİ: Davacı vekili süresinde ibraz ettiği istinaf dilekçesinde; "Mahkemenin usulune uygun yapılmayan bir yetki itirazını kesin yetki kuralı ile değerlendirerek hatalı bir karar verdiğini, oysaki HMK 17 maddesi gereği yetki sözleşmesi münhasır yetki niteliğinde olduğu, kesin yetki gibi değerlendirilemeyeceğini, mahkemenin bu hususu resen incelemesinin mümkün olmadığını, kesin yetki hallerinin HMK. 11/1 12/1, 14/2 ve 15/2 maddelerinde açıkça düzenlendiğini, tacirler arasında yetki sözleşmesini düzenleyen HMK 17. maddesinin kesin yetkinin var olmadığı hallerde uygulanabildiğini, yetki sözleşmesinin kesin değil münhasıran yetki kapsamında kaldığını, ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada davalının HMK 19/2'de belirtilen süreler dahilinde yetki itirazında bulunmadığını, mahkemenin yetki sözleşmesini kesin yetki kuralı sayarak hatalı karar verdiğini, ilgili icra dosyası incelendiğinde borçlunun yapmış olduğu usulüne uygun bir yetki itirazının olmadığını, borçlunun 'Borca,...
. - K A R A R - Dava, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesine dayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, yetki itizarının kabulü ile mahkemenin ve ... İcra Dairesinin yetkisizliğine, dosyanın talep halinde ... Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı tarafından başlatılan icra takibine karşı davalı-borçlu vekili vermiş olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına da itiraz etmiş açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Bu durumda, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkili olup, olmadığı üzerinde durularak, şayet icra dairesi yetkisizse davanın bu yönden reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda sözleşmenin ifa yeri itibari ile davalının yetki itirazının haksız olduğu, ayrıca taraflar arasındaki uyuşmazlığın vade farkından kaynaklandığı taraflar arasında vade farkı hususunda bir defa uygulama bulunduğu, bu nedenle de vade farkı talebinin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı aleyhine girişilen icra takibinde hem borca, hem de icra dairesi ile mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece kendi yetkisine yönelik itiraz incelenmiş olmasına rağmen icra takibine yönelik itiraz hususunda değerlendirme yapılmamıştır. Hal böyle olunca İİK.’ nun 50. maddesi uyarınca mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik davalı itirazı değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....
Somut olayda, davacı alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla takipte davalı borçlunun, süresinde verdiği itiraz dilekçesinde, yetki itirazı dışında borca da itiraz ettiği, ancak akdi ilişkinin borçlu tarafından inkar edilmediği, sadece borçlu olmadığı belirtilerek itiraz edildiği, davaya cevap dilekçesinde de aynı şekilde sadece borçlu olmadığı belirtilerek akdi ilişki inkar edilmediğinden, 6098 sayılı TBK'nın 89. maddesinin uygulanması imkanı bulunmaktadır. Bu durumda, HMK'nın 10, TBK'nın 89. maddesi hükümleri uyarınca sözleşmenin yerine getirileceği ve alacaklının ikametgahı olan İzmir İcra Daireleri yetkilidir. Bu nedenle, ilk derece mahkemesince yetki itirazının kaldırılması talebinin reddi kararı usul ve yasaya aykırıdır. Davalı borçlu icra takibine yaptığı itirazında borca ve ferilerine de itiraz ettiğinden, davacı alacaklının İİK'nın 68. maddesi uyarınca borca ve ferilerine itirazının kaldırılması talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir....
İcra Müdürlüğü’nün 2014/16924 Esas sayılı dosyasıyla takip yapıldığını, takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takip ve davanın yetkisiz yerde başlatıldığını, ayrıca davacıya borçları bulunmadığını ve mal da teslim almadıklarını beyan ederek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalının icra takibine yapmış olduğu yetki itirazı yerinde görülerek usul yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı, ödeme emrinin tebliği üzerine icra dosyasına 19.09.2014 havale tarihli dilekçesiyle borca ve yetkiye itirazda bulunmuştur. İtiraz dilekçesinde yetki yönünden “... .., ...” ve “... İcra Daireleri’nin yetkili olduğunu bildirmiş olup, iki ayrı yerin yetkili olarak bildirilmesi nedeniyle usulüne uygun bir yetki itirazının bulunduğundan söz edilemez....
Dava, aidat ve sermaye arttırım alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yetki ve borcun esasına yönelik yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, alacaklı İİK'nın 50/2. maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak,...Mahkemesi'nden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1. maddesi uyarınca önce...Mahkemesi'ne itirazın kaldırılması için başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve itirazın kaldırılması için önce itirazın kaldırılması davası açılmışsa,...Mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....
, Senet üzerinde tahrifat olduğunu gösterir hiç bir bulgu bulunmadığını, Davacı borçlu tarafın yapılan kötü niyetli itirazın reddi gerektiğini, belirterek Yetki itirazının reddini yasaya, usule, hukuka ve hakkaniyet aykırı takibe ve borca itirazın reddini Haksiz itiraz nedeniyle davacı aleyhine %20'den az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilip yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, çek bedelinin tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi Ümraniye 3. İcra Müdürlüğünün 2009 /12995 sayılı dosyasında yapılmış, borçlu süresinde borca itiraz etmiş, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmemiştir. Davalı, 15.06.2009 gününde yapılan dava dilekçesi tebliğinden sonra 19.06.2009 tarihinde süresinde yetki itirazında bulunmuştur. İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme davalının ikametgahının bulunduğu yerdeki mahkemedir.(HUMKm..9) Akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu durumlarda BK.'nun 73/b-1 hükmüne göre alacaklının ikametgahı mahkemesinde de itirazın iptali davası açılabilir. Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi ikametgahı mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir....
Dava, taraflar arasında düzenlenen faturaya dayanarak yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi ... İcra Müdürlüğünün 2013 /209 Esas sayılı dosyasında yapılmış, borçlu süresinde borca itiraz etmiş, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmemiştir. Davalı, 05.12.2013 gününde yapılan dava dilekçesi tebliğinden sonra 11.12.2013 tarihinde süresinde yetki itirazında bulunmuştur. İtirazın iptali davasında yetkili mahkeme HMK'nın 6. maddesi uyarınca davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Akdi ilişkinin çekişmesiz olduğu durumlarda TBK'nın 89/1. madde hükmüne göre alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde de itirazın iptali davası açılabilir. Akdi ilişkinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık varsa, bu durumda alacaklının kendi yerleşim yeri mahkemesinde açtığı itirazın iptali davası yetki itirazı ile karşılaşabilir....
GEREKÇE : Dava, İnşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Davacı alacaklı tarafından ... 32.İcra Müdürlüğünün... esas sayılı dosyasında borçlu olarak borçlusu ... Ticaret AŞ'yi gösterilmiştir. İcra dosyaları fiziki olarak tutulmadığından UYAP sisteminde kayıtlı icra dosyası incelenmiştir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir....