Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı emsal içtihadında özetle;"Borçlu tarafından ödeme emri tebliğ tarihine göre beş gün içinde icra mahkemesine verilecek itiraz dilekçesiyle takibe konu senetle ilgili imza itirazıyla birlikte, imzaya itirazla çelişmeyen itiraz sebepleri de bildirilebilir (örneğin, zamanaşımı, yetki, derdestlik vb.). Buna karşılık borçlu, imza itirazıyla birlikte borcu ödediğini bildiremez. Çünkü imzaya itirazla ödeme itirazı birbiriyle çelişme halindedir.Somut olayda borçlu, itiraz dilekçesinde borcu kabul ederek ödeme iddiasında bulunduğuna göre artık geçerli bir imza itirazından bahsedilemeyeceğinden ödeme itirazını İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlamalıdır." denilmiştir. Somut olayda, borçlular vekili itiraz dilekçesinde hem borcun ödendiğini hem de imzaya itiraz ettiklerini beyan etmiş ise de, anılan emsal içtihat gereğince imzaya yapılan itiraza itibar edilmemiştir....

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun yetki itirazının takibin iptaline yönelik sair şikayet ve itirazlarından önce değerlendirilmesinin zorunlu olup yetki itirazının kabulüne karar veren icra mahkemesinin bu kararında alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedemeyeceği, icra mahkemesinin esasa ilişkin bir karar vermediği, borca ve imzaya itirazın yetkili icra müdürlüğünde ödeme emri tebliğinden sonra ileri sürülmesi halinde yetkili icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde değerlendirilebileceği, imzaya ve borca itirazın değerlendirilmesi sonucunda kanunda belirtilen koşulları taşıyorsa davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebileceği, icra mahkemesinde takip edilen dava ve duruşmasız işlerde maktu vekalet ücretine hükmedileceği öngörülmüş olup mahkemece takdir edilen vekalet ücreti nisbi vekalet ücreti olamayacağı gerekçeleriyle davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir...

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yetki itirazı konusunda inceleme yapılmadan esasa ilişkin olarak karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporuna itirazları nedeniyle yeni bir bilirkişi raporu alınmadığını ayrıca müvekkil tarafından yapılan şikayetin incelendiği Bakırköy CBS şikayeti ile 2022/35419 Sor. Sayılı dosyasının incelenmediğini, mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İİK'nın 50/2. maddesi gereğince; yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kat'i surette karara raptolunur. Dava dilekçesinde borçlu davacı, yetkiye itirazla birlikte imzaya itirazını ileri sürmüş ise de, mahkemece yetkiye itiraz hakkında öncelikle karar verilmesi gerekirken, yetkiye itiraz konusunda hiçbir değerlendirme yapılmadan esas hakkında karar verilmiştir....

    İ.İ.K'nun 168/5 ve 169/a maddesine dayalı yetki itirazıdır. 6100 sayılı HMK'nun 19/2 maddesine göre yetki itirazında bulunan tarafın yetki itirazında yetkili mahkemeyi, birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği yetkili mahkemeyi göstermesi gerektiği, aksi takdirde yetki itirazının dikkate alınamayacağı, davacı borçlunun yetki itirazında yetkili icra dairesini bildirmediği, yetki itirazının 6100 sy. HMK'nun 19/2 maddesine göre geçersiz olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. İmzaya İtiraz Yönünden: İstek,2004 sayılı İİK.'nun 168/4 ve 170. Maddesine dayalı imzaya itirazdır. 6098 sy. TBK'nun 504/3. maddesinde; "Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, sulh olamaz, hakeme başvuramaz, iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez, kambiyo taahhüdünde bulunamaz, bağışlama yapamaz, kefil olamaz, taşınmazı devredemez ve bir hak ile sınırlandıramaz" hükmüne yer verilmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/03/2023 NUMARASI : 2022/115 ESAS 2023/148 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilleri aleyhine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/7275 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu bonodaki imzanın müvekkillerinin murisine ait olmadığını, murisin davalıya borcunun bulunmadığını, ayrıca takibin yetkili icra müdürlüğünde başlatılmadığını yetkili icra müdürlüğünün Niğde İcra Müdürlüğü olduğunu belirterek imzaya, borca ve yetkiye itirazın kabulüne, takibin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanun'un 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiği, 6100 sayılı HMK'nın 211. maddesinde imza incelemesinin yöntemi gösterilmiştir. Öte yandan İcra mahkemesi, önüne gelen itiraz ve şikayetleri İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usul kurallarını uygulayarak takip hukuku bakımından kesin hükme bağladığından, anılan mahkemenin kararları kural olarak maddi anlamda kesin hüküm niteliği taşımaz. Bu nedenle borca veya imzaya itirazın incelenmesi sırasında sahtelik iddiasına dayalı olarak genel mahkemelerde açılan davaları bekletici mesele yapamaz. Cumhuriyet savcılığına aynı nedenle yapılan şikayet ve ceza mahkemesinde açılan dava da kendiliğinden icra takibini durdurmaz ve bekletici mesele yapılamaz....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/111 Esas sayılı dosyada senedin kambiyo vasfına ilişkin şikayet davası açıldığı ve bu hususun söz konusu dosyada tartışıldığı anlaşılmakla, dairemizce bu yönden inceleme yapılmamıştır. Her ne kadar mahkemece bilirkişi raporları hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de, dava dilekçesi incelendiğinde davacının 07431 nolu senetteki imzaya itiraz ettiği halde, bilirkişi Osman Değirmencioğlu ve Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan incelemede itiraz konusu olmayan 17/04/2015 keşide tarihli 30.000 TL'lik senet yönünden imza incelemesi yapıldığı ve mahkemece şikayet konusu olmayan belge yönünden düzenlenen rapora istinaden hüküm kurulduğu anlaşılmakla, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayet konusu olan 07431 nolu belge yönünden imza incelemesi yapılarak sonucuna göre karar verilmek üzere dosyanın esasının incelenmeksizin mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlular ve alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının (REDDİNE), 2- Borçluların temyiz itirazlarına gelince; Alacaklı lehtar tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibine karşı borçluların icra mahkemesine başvurarak, diğer şikayet ve borca itirazın yanında takibe dayanak bonodaki imzaya itiraz ettikleri ve takibin durdurulmasını istedikleri, mahkemece imzaya itirazın kabulü ile takibin...

      No: 2 Muratpaşa /Antalya olduğunu, genel yetki kuralı gereği Antalya İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, icra dosyasının dayanağı olan çekin keşide yeri ve muhatap banka şubesinin de Manisa Adliyesi yargı yetkisinde olmadığını, ayrıca kambiyo senetlerine bağlı alacakların aranacak borçlardan olduğundan alacaklının yerleşim yeri adresinin de yetkili olmadığını, yine takibe konu çekte bulunan imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, müvekkilinin talimat ile imza yazı örneklerinin alınması ve çekte bulunan imza üzerinde inceleme yapılması halinde imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığının ortaya çıkacağını, tüm bu nedenlerle imzaya itiraz ettiklerini, açıklanan nedenlerle öncelikle yetki itirazlarının kabulü ile icra dosyasının yetkili Antalya İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, ayrıca imzaya itirazlarının kabulüne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Davalı-alacaklı vekili istinafa cevap dilekçesinde; diğer takip borçlusunun yetki itirazında bulunmadığından Anadolu icra müdürlüğünün yetkisinin kesinleştiğini, müvekkili çekin yetkili ve meşru hamili olduğunu, davacının çek üzerindeki imzaya itiraz etmediğini, çalıntı iddiası ve yapılan ödemelerin yetkili hamile karşı ileri sürülmesinin mümkün olmadığını beyanla davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu