edilen borca, faize ve tüm ferilerine, ödeme emrine açıkça itiraz ettiğini, ayrıca senedin kötü niyetle ve ağır kusurla düzenlenmiş olması nedeni ile davalı tarafın %20'den aşağı olmamak üzere tazminata ve para cezasına mahkum edilmesine, ödeme emrinin iptaline, takip konusu bonoların kendisine gönderilen suretinde düzenleme tarihinin tam olarak gözükmediği, senetlerin kambiyo vasfının bulunmadığı ve zamanaşımı itirazında bulunduğunu, alacaklı gözüken taraf ile hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin mevcut olmadığını, karşı tarafa hiçbir borcunun bulunmadığını, imzası kendisine ait olmayan ve yasal unsurları mevcut olmayan senet icraya konulduğundan zararına sebebiyet vereceğinden icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına, takibe konu senetlerdeki imzaların tarafına ait olmaması sebebiyle imza itirazının, yetki itirazının ve sair borca itirazlarının kabulü ile icra takibinin iptaline, icra takibinin kötü niyetle ve ağır kusurla başlatıldığından davalının %20'den aşağı olmamak kaydı...
Karar gerekçesinden de anlaşılacağı üzere bu yetki ve borca itiraz ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 15/07/2015 tarihinden yasal 5 günlük süre geçtikten sonra 21/07/2015 tarihinde yapılmış olup, itirazın incelenmesi sırasında ödeme emrinin iptal edilmiş olması süresinde olmayan itirazı süresinde yapılmış hale getirmez. O halde geçerli bir ödeme emri kalmadığına göre itirazın reddi gerekirdi. Borçlunun ancak yeni bir ödeme emrinin tebliğinden sonra yeniden imza ve borca itiraz etme hakkı saklıdır. Mahkeme kararının bu gerekçelerle bozulması yerine onanması yönündeki Dairemiz sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum. 01/03/2017...
İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur. Borçlu süresi içinde ödeme emrine itiraz ederken yetki itirazını da birlikte bildirmemişse, artık takibin bundan sonraki safhalarında yetki itirazında bulunamaz. Yani borçlu esasa ilişkin itirazıyla birlikte aynı anda yetki itirazında bulunmamışsa daha sonra itiraz, süresi dolmasa dahi artık icra takibine yetki yönünden itiraz edemez. Hem yetkiye hem esasa itiraz etmek isteyen borçlunun, her iki itirazını da açıkça ve birlikte bildirmesi (yapması)gerekir.Somut olayda borçluya ödeme emri 17/11/2014 tarihinde tebliğ edilmiş olup borçlunun 19/11/2014 tarihinde borca itiraz ettiği, daha sonra 20/11/2014 vürut tarihli ikinci dilekçesiyle borca itirazın yanında ayrıca yetkili icra dairelerinin İzmir olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu görülmektedir. Şu hale göre borca itirazdan sonra yapılan yetki itirazı süresinde dahi olsa geçersizdir....
İstinaf Sebepleri Alacaklı, ...ve oğlu...’in senet üzerindeki imzaya itiraz eden ve Türkçe bilmeyen davacı borçlunun Türkiye’deki işlerini takip eden kişiler olduğunu, Antalya 16.Noterliğinin 01.02.2019 tarihli vekaletnamesindeki yetki içeriğine bakıldığında Sabrinisa’nın ticari mümessil olarak atandığının vekalet içeriğinde çok geniş yetki kapsamından anlaşıldığını, kefil olarak da senette imzası bulunan Sabirnisa’nın da imza örneklerinin alınması gerektiğini, senede ... veya .....nın imza atmasının muhtemel olduğunu, senedin kendilerine tanıklar huzurunda ...tarafından verildiğini, kötüniyetli veya ağır kusurlu olmadıklarını, bir tarafın imzaya itiraz ederken temsilcinin borcu ödemek istemesinin kötüniyetli olmadıklarının açık göstergesi olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Antalya 16....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun yetki itirazının takibin iptaline yönelik sair şikayet ve itirazlarından önce değerlendirilmesinin zorunlu olup yetki itirazının kabulüne karar veren icra mahkemesinin bu kararında alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedemeyeceği, icra mahkemesinin esasa ilişkin bir karar vermediği, borca ve imzaya itirazın yetkili icra müdürlüğünde ödeme emri tebliğinden sonra ileri sürülmesi halinde yetkili icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde değerlendirilebileceği, imzaya ve borca itirazın değerlendirilmesi sonucunda kanunda belirtilen koşulları taşıyorsa davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebileceği, icra mahkemesinde takip edilen dava ve duruşmasız işlerde maktu vekalet ücretine hükmedileceği öngörülmüş olup mahkemece takdir edilen vekalet ücreti nisbi vekalet ücreti olamayacağı gerekçeleriyle davacı borçlu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2021 NUMARASI : 2020/487 2021/133 DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
İİK'nın 169/a-1 maddesi, "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmünü içermektedir. Bu hükme göre, başvurunun niteliği de gözetilerek mutlaka duruşma açılmalı ve yetki itirazı duruşmalı olarak incelenmelidir. Bu bağlamda, daha özel bir kanun olan İİK'daki usul hükümlerinin, daha genel bir kanun olan HMK hükümleri ile değiştirildiği söylenemez....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2022 NUMARASI : 2020/22 2022/128 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, davanın kanuni süresinde açıldığını, itiraz konusu takip dosyasına ilişkin ödeme emrinin müvekkiline 11/01/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, İİK'nın 168/b. maddesi uyarınca kambiyo senetlerine mahsus takip yolunda borca ve imzaya itiraz süresinin 5 (beş) gün ve 5. gün 16/01/2021 tarihi olduğunu, sürenin sonuncu günü “resmi tatil günü”ne rastlarsa, sürenin “tatili izleyen günde” ve o günün tatil saatinde biteceğini, 16/01/2021 tarihinin hafta sonu resmi tatil gününe (cumartesi) denk gelmiş olması sebebiyle istinaf süresini izleyen ilk mesai günü olan 18/01/2021 tarihinde sona ereceğini, itirazın da 18/01/2021 tarihinde, yani kanuni süresi içinde yapıldığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169. maddesi uyarınca yetki ve borca itiraz ile İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraza ilişkindir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/03/2019 NUMARASI : 2019/31 ESAS 2019/332 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz KARAR : Adana 3.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/31 Esas 2019/332 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacılar T2 T1 Tic....