nin icra dairesinin yetkisine dair itirazının reddine karar verilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle öncelikle memur muamelesini şikayete ilişkin taleplerinin kabulü ile icra müdürlüğü kararlarının iptaline, yetki itirazının süresinde yapıldığının kabulü ve icra memur muamelesini şikayet taleplerinin reddi halinde borçlu Lider Gıda Ltd. Şti.'nin yetki itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı borçlu T5 T7 T7 T8 vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlunun yazılı ve sözlü olarak borca itiraz etme iradesinin bulunmasının yeterli olduğunu, İİK 62. maddenin itirazın şeklini ve zorunlu unsurlarını belirtmediğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarına göre de borçlunun dilekçesinden genel olarak itiraz iradesi çıkarılabiliyorsa geçerli bir itiraz olarak kabul edilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/417 ESAS - 2022/217 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İstanbul 28.İcra Müdürlüğünün 2021/33417 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, yetkili icra dairesinin Gaziosmanpaşa icra daireleri olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
Dairelerinde, icra takibine giriştiğini, davalının haksız yere icra takibine itiraz ettiği iddiasıyla itirazın iptali istemine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların "...."da ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak... yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın ... Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince....Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/12/2019 gününde oy birliği ile karar verildi....
Borçlunun takip talebinde istenen işleyecek faiz oranına itirazı da borca itiraz niteliğinde olduğundan bu maddede öngörülen zorunluluğa ve kurala tabi olup bu husustaki itirazını icra mahkemesine bildirmelidir. Ancak somut olayda boçluların ödeme emri tebliğ tarihlerine göre yasal süre içerisinde işlemiş faiz miktarına ya da işleyecek faiz oranına bir itirazı olmadığı görülmektedir. Bu nedenle mahkemece, şikayet dilekçesinde talep olmadığı halde takipte kesinleşen işlemiş faiz oranı ve miktarına yönelik bilirkişi raporu aldırılması yerinde değildir. Öte yandan, takip talebinde istenen faiz oranının cinsinin belirtilmesi ya da istenen faiz oranının o tarihte uygulanan yasal veya ticari faiz oranlarından birine denk gelmesi durumunda o cins faiz oranının istendiğinin kabulü gerekeceğinden ödeme emrine yasal sürede itiraz edilmemiş olsa bile faizin istenen faiz türüne göre ve değişen oranlarda hesaplanması gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ve alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı borçlunun süresi içinde icra mahkemesine yaptığı başvurusunda alacaklı ile aralarında yaptıkları sözleşmeye istinaden takibe dayanak bonoların verildiğini yetki itirazı ile birlikte sözleşmenin geçersiz olması nedeni ile de borcun kalmadığını belirterek borca ve ferilerine itiraz ettiği, mahkemece 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında yargılama yapılması zorunlu olduğundan Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır...
DEĞERLENDİRME : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 169, 169/a maddeleri uyarınca yetki itirazı, takibe konu senedin teminat olduğu olduğu iddiasıyla borca ve faize itiraz, alacak ipotek ile teminat altına alındığından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılmadan kambiyo senetlerine özgü takip yapılamayacağına yönelik şikayet istemine ilişkindir....
ye ödeme emrinin Ankara adresinde 02/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, anılan borçlunun, icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmadığı gibi, böyle bir iddia ve ispatın da olmadığı, diğer bir ifade ile anılan borçlu yönünden icra müdürlüğünün yetkisinin 07/10/2015 tarihinde kesinleştiği, itiraz eden borçlu ....'nin ise, borçlu .... yönünden Ankara İcra Müdürlüğünün yetkisi kesinleştikten sonra 09/10/2015 tarihinde yetki itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. 6102 sayılı TTK'nun 780. maddesi uyarınca; düzenlenme yeri çekin şekli unsurlarındandır. Yine aynı Yasa'nın 781/3. maddesi gereğince; düzenlenme yeri gösterilmemiş olan çek, düzenleyenin adı yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır. Belirtilen nedenlerle çekin şekli unsuru olan düzenlenme yerinin, yetki sözleşmesi ile tespit edilen yer olarak kabulü mümkün değildir....
Kan. 32. maddesi ışığında tebliğ tarihi belirlenmeli, belirlenecek bu tarihe göre başvuru 5 günlük itiraz ve şikayet süresi içerisinde ise borçlunun sırasıyla yetki itirazı ile sair itiraz ve şikayetleri incelenip karara bağlanmalı, değil ise bu başvurular süreden reddedilmelidir. O halde mahkemece bu hususlar değerlendirilmeden itirazın esası hakkında karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabule görede bonolarda hamil durumunda olan alacaklının dayanak protokolde imzası bulunmadığı ve protokolünde işyeri devir bedeli ile ilgili olduğu, böylece çeklerin teminat çeki olduğunu belirleyici özelliği taşımadığı gözetilmeden ve alacaklının ne suretle kötüniyetli olduğu tartışılmadan yaptığı takibin iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13/07/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi. ...
Asliye Hukuk Mahkemesince ise "...davalıların sadece borca itiraz ettiği böylelikle takip yapılan icra dairesinin yetkisini kabul ettikleri yetkili icra dairesinde yapılan takibe itiraz sonucunda açılan itirazın iptali davasında .... mahkemelerinin yetkili olduğu..." gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı vekili, muris .... hakkında.... İcra Müdürlüğünün 2015/9326 Esas sayılı dosyası ile kambiyo takibinde bulunduklarını, murisin takipten önce vefat ettiğinden takibin düştüğünü, yasal mirasçıları hakkında .... 6. İcra Müdürlüğünün 2015/16633 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinde bulunduklarını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosya kapsamında davalının süresinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davalıların ...'de ikamet ettiği, eldeki davada da davalının süresinde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır....
Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. Öte yandan, İİK'nun 170/2 ve 3. maddesinden, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takiplerde imzaya itirazın da duruşmalı olarak incelenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, başvuru borca, yetkiye ve imzaya itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur....