Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlk derece mahkemesinin; davacı borçlunun yetki itirazının kabulü kararında isabetsizlik bulunmadığı gibi davalının istinaf dilekçesinde kendi müvekkilinin tacir olduğu iddiasının bulunduğu karşı tarafla ilgili bir iddiasının bulunmadığı da sabit olmakla bu istinaf sebebi de yersizdir. Borca itiraz yönünden ise yukarıda da değinildiği gibi yetki itirazının kabulüne karar verilmekle, sair itiraz ve şikayetlerin de konusuz kalacağı ve bu hususlarda, yetkili icra müdürlüğünce çıkartılacak ödeme emri üzerine, itiraz halinde yetkili icra mahkemesince gerekli kararın verilebileceği aşikardır. HMK.'nun 355. Maddesi kapsamında Dairemizce resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmamaktadır....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; yetki itirazı ile beraber borca itiraz ettiği, mahkemece, yetki itirazının kabulü ile ... ... İcra Dairesi'nin yetkili olduğuna karar verildiği anlaşılmaktadır. Genel haciz yolu ile başlatılan bir takipte, her türlü itirazın İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine bildirilmesi zorunludur....

    Borçlu/Davalı vekili, icra dosyasındaki --- tarihli itiraz dilekçesinde, yetkili icra dairesinin ---- tarihinde davacı şirkete 20.000 TL ödendiğini belirttiği, dilekçenin sonuç ve istem kısmında, yetki itirazının kabul edilmesini ve ödenen 20.000 TL'ye ilişkin dosya borcu hesaplanarak UYAP'a kaydedilmesini talep etmiştir. Davacı vekilince de, bu ödemeye ilişkin icra dairesine bildirimde bulunulmuştur. Bu kapsamda, davalının icra dairesindeki itiraz dilekçesinde borca açık bir itirazı değil de, ödemeye ilişkin bir bildirimde bulunulduğu, bu noktada itirazının sadece yetkiye yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar ışığında; Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, alacaklı İİK'nın 50/2. maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak, icra hukuk mahkemesinden isteyebilir(Yargıtay --- Bu noktada, sadece yetki itirazı için itirazın iptali davası açılamayacağından davanın reddine karar verilmiştir....

      O halde, mahkemece, HMK'nun 17. maddesi gereğince, takip dayanağı bonodaki yetki şartının geçerli olmadığı, ayrıca borçlunun yerleşim yeri adresinin ve ödeme emrinin tebliğ edildiği adresinin İstanbul Adliyesi yetki sınırlarında olmadığı, davacı - borçlu tarafından da yetkili icra dairesinin Bodrum İcra Daireleri olarak gösterilmiş olduğu hususu gözetilerek yetki itirazının kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden davacının yetki itirazının kabulüne, yetki itirazı kabul edilmiş olmakla borca itiraz konusunda hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince İstanbul 9....

      Somut olayda; borçlunun icra müdürlüğüne ibraz ettiği 26/09/2019 tarihli dilekçesinde husumet ve yetkiye itiraz edildiği, husumet itirazı içeriğine göre genel olarak itiraz iradesinin çıkarılabildiği, gerçek maksat ve isteğinin borca itiraz iradesini taşıdığı , bunun geçerli bir itiraz olarak kabul edilmesi gerektiği, kaldı ki borçlu tarafından Kocaeli İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğuna yönelik yetki itirazında bulunulduğu geçerli bir yetki itirazı söz konusu iken yetki itirazı kaldırılmadan takibe devam edilmesinin İİK 66/1 maddesine aykırılık teşkil edeceği dolayısıyla itiraz nedeniyle durdurulmuş takip nedeniyle takibe devam edilerek haciz istenmesine yasal olanak bulunmadığı, tüm bu sebeplerle şikayetin reddine karar vermek sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın Reddine" karar verildiği görülmüştür....

      Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerektiği, belirtilen yetki kuralının kesin yetki olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmesi gerekriği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 27. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, terekenin borca batık olduğunun tespiti davasında yetkili mahkemenin alacaklının ikametgahı mahkemesi olduğu, ancak bu yetki kesin olmayıp esasa cevap süresi içerisinde ilk itiraz olarak ileri sürülmesi gerektiği, davalıların ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesine yetki itirazı bulunmadığından davaya bakmakla yetkili mahkemenin davanın açıldığı ... Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ölmeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmişse miras reddedilmiş sayılır. (TMK'nın 605/2. maddesi). Mirasçılar zımnen mirası kabul etmiş durumuna düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczini isteyebilir....

        Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibinde birden fazla takip borçlusu bulunması halinde, her borçlunun yetkiye ve borca itirazları ayrı ayrı incelenir. Bir borçlunun yetki itirazının kabulü ve itiraz eden borçlu yönüyle yetkili icra müdürlüğünün tespiti, diğer borçlular yönüyle de yetkili icra müdürlüğünün tespit edildiği anlamına gelmez. Belirtilen nedenlerle, bir borçlunun yetki itirazı hakkında hüküm tesisi, diğer borçluların yetkiye ve borca ilişkin itirazlarının incelenmesine engel değildir. O halde mahkemece, borçlunun yetki itirazının incelenerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yoluyla takibe geçilmiş, borçluya örnek no 7 örnek ödeme emri 19/04/2021 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu vekili tarafından icra müdürlüğüne sunulan 26/04/2021 tarihli itiraz dilekçesiyle yetki itirazı ile birlikte borca kısmi itiraz edilmiş ve icra müdürlüğünün 27/04/2021 tarihli kararı ile İİK. 62/1. maddesine göre süresinde olan itiraz nedeniyle İİK.nun 66. maddesi uyarınca takibin durmasına karar verilmiş, alacaklı vekilinin icra müdürlüğünce borçlunun yetki itirazının reddine karar verilmesi talebinin icra müdürlüğünün şikayete konu 29/04/2021 tarihli kararı ile yetkiyi değerlendirme merci olmadığı sebebiyle talebin reddine karar verilmiş olduğu görülmüştür. İlamsız takiplerde borçlunun itirazı üzerine takibin durması halinde izlenecek yollar İİK'nın 67. ve 68....

          Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, İtirazın iptali davalarının 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 67....

          Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, İtirazın iptali davalarının 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 67....

            UYAP Entegrasyonu